Trabzon'a bir şeyler yapma gayreti içinde olduğunu ifade eden Örs, ""Ben Trabzon milletvekiliyim. Trabzon için bir şeyler yapma gayreti içerisindeyim. Sizlerin istekleri ve beklentileri doğrultusunda yine sizin adınıza ve sizlerin verdiği yetkiyle Meclis'te vazife yapıyorum. Millet böyle takdir etti, bize muhalefet görevi verdi. Muhalafetin görevi bir noktada vatandaşın avukatlığını yapmak, onların problemlerini onlar adına dile getirmek ve sorunların çözümü noktasında katkı sağlamaktır. İktidarın görevi de bizim dile getirmiş olduğumuzi sorunların, problemlerin çözümü noktasında gereken icraatları yapmaktır. Biz vatandaşlarımızın ve şehrimizin sorunlarını dile getirmek, milletin sesi olmak için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeyiz.

Akçaabat, Trabzon’un tarihi, sosyal ve kültürel öneme haiz bir ilçesi. Ancak, son zamanlarda gündemi meşgul eden sorunların başında deniz dolgu yol projesi gelmektedir. Bu göz ardı edilemeyecek kadar çok ciddi bir meseledir. Akçaabat'taki bütün bileşenler, sivil toplum örgütleri ve Akçaabat halkı bu noktada kararlıdır. Akçaabatlılar deniz dolgusuna karşıdır. Halen daha net bir şekilde bu yol yapılacak mı, yapılmayacak mı bilemiyoruz. Sağlıklı bir bilgi paylaşımı yok. Bu sebeple 8 Ekim tarihinde TBMM Başkanlığı’na Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan’ın cevaplandırması için bir soru önergesi verdim. Akçaabat sahilinde deniz dolgusu ile yapılması planlanan bir yol projesi var mıdır? Varsa çalışmalar hangi aşamadadır? diyerek kamuoyunun merak ettiklerini ve ne yapılmak istendiği hususuna ilişkin sorularımızı sıraladık. Sayın Bakan muhtemelen soru önergemize bir cevap verecektir. O zaman deniz dolgusu yol projesi hakkında net bir bilgi sahibi olacağız" dedi. 

TOZLU RAFLARDAN KALDIRILMASI GEREK
Trabzon'un doğu ve batıda ki komşu illerinde Güney Çevre Yolu yapılarak sorunların çözüldüğünü ifade eden Örs, "Akçaabat’taki deniz dolgusu yol projesine gelinceye kadar önce doğuda ve batıda komşumuz olan şehirlere bakalım. Güney Çevre Yolu’nu yaparak bu sorunu çözmüşler. Biz burada bir takım çözümler üretebiliriz. Alttan geçit, üstten geçit, yandan geçit filan… Hiç uğraşamaya gerek yok. Çözüm belli; çözüm Güney Çevre Yolu’dur. Güney Çevre Yolu çalışmalarının acilen başlatılmasını istiyoruz. Güney Çevre Yolu Projesi’nin çalışmaları 90’lı yıllarda Sayın Bakan Eyüp Aşık Döneminde başladı, daha sonra İYİ Parti Teşkilat Başkanımız Sayın Koray Aydın’ın bakanlığı döneminde projelendirildi. Ancak ne olmuşsa bu proje tozlu raflara kaldırıldı ve halen orada duruyor. Bu şehir Güney Çevre Yolu’nu istiyor. Güney Çevre Yolu Projesi o tozlu raflardan indirilip bir an önce uygulamaya geçirilmelidir.

Güney Çevre Yolu sadece bir trafik ya da yol projesi değildir. Güney Çevre Yolu aslında bir şehirleşme projesidir. Bu projeye sadece trafik sorununu çözecek diyerek bakmak doğru değildir. Bu proje şehrin güneye doğru genişletecek, Trabzon’a bir Trabzon daha katacak bir projedir. Şuan da on altı kişilik kabinede dört tane Trabzonlu bakanımız var. Bunu şimdi yapmayacağız da ne zaman yapacağız? Biraz zorlayıcı olalım. Peşini bırakmayalım" diye konuştu. 

YAPILMAMASI İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ
Akçaabat'a Deniz Dolgusu yolun inşallah yapılmayacağını ifade eden Örs, "Bu deniz dolgusu yol inşallah yapılmayacak. Yapılmaması için elimizden geleni yapacağız. Sizlerde bu konuyu sürekli gündemde tutarak bu kararlara imza atanlara, söz verip yapmayanlara, bir şehri ve insanları mağdur edenlere sizin niyetinizi biliyoruz ha! Ama biz de buradayız, ayaktayız, kolluyoruz sizi diyerek mesaj verin. Burada siyasi polemik yapmıyorum. Biz talep edeceğiz, tepki göstereceğiz. Sonuca göre mesajımızı vereceğiz. Vatandaşın mesajını verdiği yer sandıktır. Kim ya da hangi parti olursa olsun, seçim zamanı sen eksik yaptın, sen beni ihmal ettin diyerek mesajı vermek lazım.

İletişim çağındayız. Vatandaşımız her mecrada bana ulaşıyor ve bu tür sorunları soruyor. Çare arıyor. Millet bana soruyorsa benim de gidip bunu mecliste sormam lazım. 

Bu deniz dolgu porjesi konusunda direncimizi azaltmayalım. Demokratik şekilde her türlü hakkımızı, hukukumuzu aramamız gerekiyor. Akçaabatımızın denizinin gitmemesi için, kumumun gitmemesi için, balığının gitmemesi için ayakta olmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı. 

BULA BULA ORASI MI BULUNDU?
Örs, sözlerine şu şekilde devam etti: Bir başka husus da Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisi 26 Kasım 2018 tarihinde aldığı bir kararla Akçaabat’ın Yıldızlı mahallesinde kanalizasyon arıtma tesisi projesi yapılması kararı vardı. Orası doğal bir koy. Bir tane doğal koyumuz var Akçaabat’ta. Bula bula orası mı bulundu? Bu konu ile ilgili de 6 Mayıs 2019’da Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat Kurum’un cevaplandırması için bir soru önergesi verdim. Bu önerge de “Fabrikanın olmadığı, tarımın yok olduğu Akçaabat’ta refah düzeyini arttıracak tek seçenek turizm iken, ilçenin en güzel plajlarından ve doğal koylarından biri olan Yıldızlı sahiline kanalizasyon arıtma tesisi kurulması düşüncesi hangi kurumun talebidir? Bu talebin gerekçesi nedir? diye sordum. Ancak bu önergeye beş aydır olumlu ya da olumsuz bir cevap gelmedi. Yıldızlı’daki sahili, Sera Gölü Vadisi’ni bir turizm projesi yapmak gerekirken kanalizasyon arıtma tesisi de nereden çıktı? Bu işin iktidarı, muhalefeti yok. Doğrunun yanında olalım. Sera Gölü Vadisi’ni bir turizm vadisi haline getirelim. Bunun uğraşı içinde olmamız lazım. 

Ben inanıyorum ki hangi milletvekili olursa olsun Akçaabat’ta yapılmak istenen deniz dolgusu ve kanalizasyon arıtma tesisi yapılmasına en az benim kadar karşı olduklarına inanıyorum. 

AKÇAABAT'IN TÜTÜNÜ BİTİRDİLER
Eskiden Atapark’ta bir TEKEL binası vardı. Yüzlerce binlerce ailenin ekmek kapısıydı. Şimdi TEKEL’in yerinde alışveriş merkezi var? Niye TEKEL binası yerinde AVM var.? Çünkü tütün olmayınca TEKEL'e gerek yok. Akçaabat’ın tütününü de bitirdiler. Baktığımız zaman bu sadece Akçaabat’a özgü bir problem değil. Trabzon’un her yerinde sosyoekonomik problemlerimiz oldukça fazla. Bununla ilgili yörenin problemlerinin çözümüne yönelik araştırma önergesi verdim. Umarım gündeme alınır. Biz burada bunu gündeme alalım, tartışalım, araştıralım bir çare bulalım diyoruz. Kimseyi suçlamıyoruz. Gelin birlik olup vatandaşın derdine çare olalım diyoruz. Ama maalesef iktidar sahibi arkadaşlarımız tarafından dikkate alınmıyor, göz ardı ediliyor. Biz sorunları dile getiriyoruz. Yeri geliyor mecliste, yeri geliyor sokakta, yeri geliyor kahvehanede, yeri geliyor bir toplantıda bunu bağıra bağıra söylüyoruz. Bizim görevimiz bu. 

Bundan sonra ne olur? Akçaabat’taki sivil toplum örgütleri ve diğer bileşenlerine sesleniyorum "Birlikteliğinizi, siyaset üstü kurup devam ettirirseniz bu sorunların çözüleceğine inanıyorum."