Son günlerde Türkiye’nin gündeminden düşmeyen Yeşilyol projesi ile ilgili CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen konuya önem göstererek eylemlere katılmış, ihalelerin AK Parti’ye yakın firmelere verildiğini öne sürmüştü. Bunun üzerine Günebakış Gasetesi Sahibi Ali Öztürk Bugünkü köşe yazısında Haluk Pekşen’I yalanlayarak ihalelerin Pekşen’in dediği firmalara verilmediğini açıkladı.
Bunun üzerine ise Haluk Pekşen bir açıklama yaparak Gazeteci Ali Öztürk’ü ağır ithamlarda bulundu.
Şimdi gelin iki tarafın iddialarını okuyalım.
Gazeteci Ali Öztürk’ün Pekşen’in iddialarını çürüten yazısı….
Yeşil Yol ve Haluk Pekşen’in Söylemleri
Yeşil Yol’la ilgili eylemlerin en başından beri ideolojik eksende sergilendiğini dile getirmiştik. Eylemlerin siyasi boyutuna ise CHP öncülük ediyor. CHP’nin yürüttüğü tepkilerin önünde de Trabzon Milletvekilimiz Haluk Pekşen yürüyor.
Pekşen’in bölgeye gelerek gerçekleştirdiği eylemlerde bir ayrıntı kafamıza takıldı. Haluk Bey, Yeşil Yol’un ihalesinin Cengiz İnşaat ile Kolin İnşaat firmalarına verildiğini ve güzergah üzerinde kurulacak tesislerin sahiplerinin bile şimdiden belli olduğunu ileri sürmüştü.
Pekşen’in bu çerçevedeki açıklamasını tekrar hatırlayalım: “Kimse yola karşı değildir. AKP iktidarının tüm rant projelerini masum bir kılıfla kamuoyuna sunmuş olduğu sözde yayla turizminde 40 turizm merkezi kimler tarafından parsellenmiştir ve paylaşılmıştır? Yeşil Yol ihalesi 19 km’lik bölümler halinde nasıl yapılmış ve % 34’ü millete küfreden Cengiz İnşaat’a, % 33’ü ise Kolin İnşaat’a verilmiştir. Yol güzergahındaki 40 turizm merkezi kimler arasında paylaşılmıştır.”
En başından beri ciddiye aldığımız bu boyutu dün DOKAP Başkanı Sayın Ekrem Yüce ile konuştuk. Ekrem Bey’e üç soru sorduk. 1- Çarşamba’dan Artvin’e Yeşil Yol’un ihalesini kimler aldı? Cengiz İnşaat ile Kolin İnşaat’a yüzde kaçı verildi? 2- Yol güzergahındaki 40 turizm merkezindeki konaklama yerlerinin ihalesi yapıldı mı? Yoksa bu tesisler tercihle mi verildi? 3- Çarşamba’dan yola çıkan bir turist Yeşil Yol’u ne kadar sürede tamamlar?
***
Ekrem Bey sorularımıza çok şaşırdı. Aynen şu ifadelere yer verdi: “Üstadım... (Birbirine böyle hitap ederiz) Sizin gibi bir gazeteciye bu soruları yakıştıramadım. Bu yola bu kadar yabancı kalmışsınız. (Sonra devam etti)
1- Biz DOKAP olarak yol ihalesi yapmadık. Çarşamba bölgesini Ordu’ya kadar Samsun Büyükşehir Belediyesi yapıyor. Ordu sınırları içinden Ordu Büyükşehir sorumlu. Trabzon sınırları içinden Trabzon Büyükşehir sorumlu. Giresun, Gümüşhane, Rize ve Artvin sınırları içinden ise o illerin Özel İdareleri... Biz yalnızca ödenek verdik. Onlar ihale mi yaptılar, kendi araçlarıyla mı yapıyorlar doğrusu bilmiyorum. Ama galiba kendileri yapıyor.”
Bunun üzerine Trabzon kısmını işin uzmanı ve takipçisi Trabzon Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Kul’a sorduk. Trabzon güzergah merkezlerini sıraladı ve şunları söyledi: “Erikbeli-Tonya Merkez- Kadıralak- Işıklar- Kayabaşı- Maçka Merkez- Sümela- Çakırgöl- (Gümüşhane Bölgesini dolanıp geliyor) Limonsuyu- Sultan Murat- Çaykara Merkez, Uzungöl ve Çayıroba... Ardından Rize sınırlarına giriyor. Yolların % 80’i eskiden zaten yapılmış. Eski Genel Müdür Hüseyin Alioğlu döneminde açılmış. 3-4 km’lik kısımlar kalmış. Onların da çoğunu biz açıyoruz. Bazı bölümlerde 100 bin, bazı bölümlerde 500 bin liralık ihaleler oluyor. En büyük ihalemiz 5 milyon liralık. Bunların hepsini Trabzonlu müteahhitler aldı. Bu rakamlar Cengiz için Kolin için komik rakamlar. Onlar bunların ihalelerine dönüp de bakmaz bile... Yeşil Yol bizim geleceğimiz. Buna hep beraber sahip çıkalım:” (Tekrar Yüce’nin sorularımıza verdiği cevaplara dönelim)
2- Biz sadece koridoru belirledik ve işaretledik. 40 rota, 40 nokta, parolasıyla yolun geçeceği turizm merkezlerini belirledik. Mesela, “Beştaş- Kümbet- Sis Dağı- Karaca Mağarası- Süleymaniye- Zigana- Çakırgöl, Sümela, Uzungöl, Sultan Murat, Ayder vb...” Bu turizm merkezleri ile ilgili henüz imar çalışması yapmadık. Dolayısıyla tesis izni diye bir şey olamaz. Daha konaklama alanları belirlenmedi. Sadece güzergah işaretlendi.
3- ‘Yılda ne kadar turist gelir?’ sorumuza şu cevabı verebilirim. Hedefimiz 7 gün 8 gece... Yıllık 8 milyon konaklama... Tüm bölge için 100 bin yatak düşünüyoruz. Kent merkezleri de bunun içinde...”
***
Geriye dönüp baktığımızda, Yeşil Yol’la ilgili bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların iyi niyetinden nasıl bahsedebiliriz? İdeolojilerine teslim olmuş psikolojileriyle, bir büyük kalkınma projesini karalamalarına izin vermemeliyiz. Ortada ne Cengiz ne Kolin inşaat var. Ne de verilen tesis... Yalnızca Yeşil Yol’u ideolojiye esir etmeye çalışanlar var. Bir gerçeği kamuoyu ile paylaşalım istedik.
Ali Öztürk’ün bu iddialarına CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen’in cevabı ise şu şekilde oldu.
Karadeniz’den Günebakış Gazetesinde yer alan Ali Öztürk’ün gerçeklerin anlaşılmaması üzerine kurulu, doğruları çarpıtan sözde köşe yazısı üzerine bu açıklamaya gerek görülmüştür.
Sıradan bir gazetecilik dikkati ve özeni gösterilmesi durumunda gerçeğin tüm açıklığıyla kamuoyu bilgisine sunulacağı açıktır. Tarafıma bilgi sahibi olma yönündeki tavsiyenizi dikkatle okudum. Bu konuda sahip olduğum bilgi ve birikim, yolsuzluk yapanların yakasına yapışıp, yargı önünde hesap soracak kadar yetkindir. Yeşil Yol konusundaki bilim yuvası üniversitelerin içerisine girdikleri sessizlikten bir an önce sıyrılıp, gerçeği kamuoyuyla paylaşmaları bilimsellik ve bölge geleceği açısından son derece önemlidir.
Karadeniz’in sosyo-ekonomik gelişimi, göçün durdurulması, istihdam olanaklarının artırılması, bölge kalkınmasını sağlayacak yeni yatırımların yapılması hepimizin ortak isteğidir. Ancak süslü laflar altında şimdiye kadar yapılan birçok işin arkasında bölgenin talanına, ekolojik yıkımına, altyapının daha da kötü olmasına, susuzluğun artmasına, bölge halkının yoksullaşırken, yandaşların zenginliğinin giderek artmasına tanık olduk, oluyoruz. Karadeniz sahil yolu projesi acı gerçeğini hepimizi görüyoruz, yaşıyoruz. Konunun uzmanlarının, paydaşlarının görüşleri dikkate alınmadan, birileri daha da zengin olsun diye doğayı betona teslim edince, en ufak bir yağış sele, toprak kaymasına, ciddi bir erozyona, tam bir felakete dönüşmektedir. Bu yol suyun doğal akışını kestikçe, denize yönelik her dolgu, bölgenin ekolojik dengesinde ve coğrafyasında sorunlara yol açmaya devam edecektir. Birileri daha zengin olsun diye şimdi de yaylalarımızı hukuka karşı hile yaparak betona teslim edilmek istenirken, halen bazılarının gerçekleri çarpıtmak istemesi ancak aymazlıktır. Doğanın sömürüsüne karşı daha küresel bir algı ve topyekûn bir savunma hattı oluşturulması gerekirken, akıl süzgecini iktidarın sesine ipotek ettirenlerin, halkın çığlığını duymamalarının arkasındaki sebep gayet net anlaşılmaktadır.
AKP iktidarı halka değil ranta yönelik hizmet anlayışını devam ettirdikçe, bizler gerçeklerin arayıcısı olacağız, yapılan her yanlışa, talana, yolsuzluğa her türlü satılık kaleme rağmen dur diyeceğiz.
Gerçekleri görmemekte ısrar etmenize rağmen aşağıdaki linklerden ihale dağılım çizelgesini, talan gerçeğini görebilirsiniz:
http://www.sendika1.org/2015/07/yesil-yol-projesinde-butun-ihaleler-cengize/
http://yereldemokrasi.net/calismalar/dogu-karadeniz/#infografik
http://yereldemokrasi.net/calismalar/dogu-karadeniz/
http://www.grihat.com.tr/yesil-yol-projesinde-butun-ihaleler-kufurcu-cengize-21536h.htm
