FETÖ/PDY soruşturması kapsamında ByLock kullandığı gerekçesiyle gözaltına alınan zabıt kâtibi E.U., yaşadığı stres nedeniyle karnındaki bebeğini yitirdi. Gözaltına alındığında 8 haftalık hamile olan U, yaşadığı stres ve panik sonrası hastaneye kaldırıldı ve doktor bebeğin kalp atışlarında bir terslik olduğunu söyledi. Ailesi, görevli polis memurlarından E.U.’nun hastanede kalmasını istese de, memurlar bunun mümkün olmadığını belirtip genç kadını tekrar nezarethaneye götürdü. Oradayken 4. gün E.U.’nun ismin ByLock listesinde olmadığı ortaya çıktı ve genç kadın sarbest bırakıldı. U., hemen soluğu hastanede aldı ama doktorlar bebeğini kaybettiğini söyledi. Önce 4,5 yıldır çalıştığı zabıt kâtipliğinden açığa alınan 6 ay sonra da ihraç edilen U., hakkında açılan davadan 3 gün önce beraat ettiğini öğrendi.

‘İlk defa o gün duydum’

U. yaşadıklarıyla ilgili Milliyet’e şunları anlattı: “Birden bire eve giren polisler tarafından gözaltına alındım. Neden gözaltına alındığıma dair kimse açıklama yapmadı. Trabzon Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğümde ise ByLock kullanıcı olduğumuz için gözaltına alındığımızı öğrendim. ByLock kullanıp kullanmadığımız soruldu. ByLock’un ne olduğunu ilk defa o gün duydum. Sözü edilen FETÖ örgütü ile uzaktan yakından alakam yok. Yaşam tarzım onlara çok uzak. Bir de Türkçe öğretmenliği mezunuyum, defalarca KPSS’ye girdim ama atamam olmadı. 2010 yılında sorular çalındığı yıl ben de sınava girmiştim bir bağlantım olsaydı, o sorular bana da verilirdi. Atanamadığım için ben de düz KPSS puanıyla zabıt kâtipliğine başladım. 

‘Neden araştırma yapılmadı?’

Gözaltındayken haliyle çok korktum ve büyük bir stres yaşadım. O gece sürekli ağladım ve yazın ortasında grip oldum. Hastaneye kaldırıldığımda ise bebeğimin kalp atışlarında sorun olduğu söylendi ama buna rağmen polisler beni tekrar nazerathaneye götürdü. 4 gün sonra ByLock listesinde isimin olmaması ve hamileliğimle ilgili sıkıntı yaşamam nedeniyle serbest bırakıldım. Çıkar çıkmaz hastaneye gittik bebeğimin kalbinin durduğunu söylediler. Kürtaj yaptırmak zorunda kaldım. Gözaltı öncesi bebeğimin ve benim herhangi bir sağlık problemi yoktu. Varsayım üzerine gözaltına alındım. ByLock kullandığımdan şüphelenmiş ama emin değiller. Sırf bu yüzden, kullanmadığım ByLock yüzünden önce bebeğimden sonra işimden oldum. Sıkıntılar bununla da bitmedi. Küçük bir yerde yaşadığım için, insanlar başta hep önyargı ile yaklaştılar. 2 yılın sonunda da beraat ettim. Ama bu süre içerisinde hem maddi hem de manevi olarak çok yıprandım. 2 yıldır işsizim. İnsanların hayatını karartmak bu kolay olmamalı, buna kimsenin hakkı yok. Ellerinde tüm imkanlar varken, neden gözaltına alınmadan neden gerekli araştırma yapılmadı?”