Futbol öylesine esir almış ki bizleri sağlıklı kararlar veremiyoruz. Beynimizde yavaş yavaş büyüyen ur gibi düşünün. Hepimizde var aslında. Bazen görme duyumuzu elimizden alıyor, bazen hatırlama duyumuzu. Tek amacı bizi kendi arzu ve dilekleri doğrultusunda ele geçirmek ve yönetmek.

Başarılı olamadığını söyleyebilecek biri yoktur herhalde.

Bencillik ve sadece ben ekseninde nefes alan, öldürmeyen ama süründüren bir illet gibi düşünün.

Yan etkileri çok ve görülebilir seviyede.

En doğrusunu,

En olurunu,

En muhteşemini,

En akla gelmeyecek olanını,

En güzel taktiği,

En şampiyon olabilmenin formülünü yine sadece ve sadece biz biliriz duygularını ekliyor diğer 5 duyumuzun yanına.

En büyük numarası da bir süre sonra hiç kimseyi dinlemez hale sokmasıdır bedenimizi.
Böyle ironi katıp anlattığımız bir hastalık ile ne kadar yol gidebiliriz Trabzonspor taraftarları olarak hiç bilmiyorum.

Her kafadan farklı bir ses çıktıkça ve çıkan başka sesleri beğenmeyip kulak tıkadıkça kim gelirse gelsin beğenmeyecek geride kalan kaç kişi varsa..

Belkide sırf bu yüzden kimseye danışmadı sayın Muharrem Usta ve kendisini yöneten "UR" ile alın size yeni teknik direktörünüz budur dedi..

Muz_

Bazı transferler vardır ki oyun planını sırf bu futbolcular üzerine kurar teknik ekip.Belki bir Messi'miz yok alsın sazı eline ve o an açılması gereken ne kilit varsa açsın ama genelde klasik oyun anlayışlarını hep yansıtmaya çalışmışızdır sahaya..

Uzun boylu forvet aldığımız yakın tarihleri bir hatırlayın ve attıkları gollerin çoğunun kafayla değilde ayakla olduğunu gözünüzün önüne getirin.

Lange, Ersen martin, cardozo gibi futbolcularımızın havadan gelebilecek her topu ağlarla buluşturacaklarını bekledik hep..

Olmadı..

Neden derseniz eğer, orta kesmeyi bilmeyen kanat oyuncuları ile çalıştık da ondan. Orta kesmeyi öğretemediğimiz futbolcularmı desek yoksa.

Şimdi bir şans yakaladı Trabzonspor. Çikita Muz kıvamında orta kesebilen tek adamı kadromuzun başına getirdik. Umarım bu özelliğini takımdan birilerine aşılar ve topu diz kapaklarına, faroz gurubuna ve ya Jan başkanın giremediği tribünlere kesmekten vazgeçeriz...