Her ne kadar deplasman yoruculuğu gibi yolculuk olsa da kötü zemine rağmen güzel bir maç oldu Hekimoğlu FK – Afyon maçı.. Her iki takımda kartlarını açık oynadılar. Bu tercihlerinden dolayı da 90 dakika boyunca da bol gollük pozisyonlar bulurken gollü beraberlikle ayrıldılar.  

Niye maç Vakfıkebir’de diye merak edip sorunca Federasyon 2. lig ve yukarı klasman takımları sentetikte oynamayacak yasağı getirmiş cevabını alınca 3. ligle BAL takımları hatta amatörlerin canı yok mu diye sordum kendi kendime! 

Madem zararlı bu sahalar diğer takımları da oynatmayın. Hem bu sahaları federasyon büyük büyük tantana ile yapmadı mı? Bu ne perhiz ne lahana turşusu demezler mi adama? 

Bir başka görüşte o da hayır yanlış diyorlar dedi TFF, bir takım ben x sahada oynamak istiyorum derse ortalama bir yıl için sertifika karşılığında 200 bin TL vermeleri gerekiyormuş. Bana bu soygun gibi geldi.  

Dönelim maça bilirsiniz, sezon başı maçları zordur. Bu zorluktan dolayı da sürprizlere gebedir. Üstüne üstlük bir de liginin çiçeği burnunda takımıysanız dikkatli olmalısınız. Dün ki karşılaşma Hekimoğlu adına adeta gitti geldi. Galip de gelebilirdiler tersi de olabilirdi. Banan göre maçın en güzel yönü Volkan’ın enfes frikik golüydü. Golü erken bulan Hekimoğlu takımı attığı golün moralinden zaman zaman da olsa pas trafiğini hızlandırmaya organize atak geliştirmeye teşebbüs ederlerken bir ön direk basit hatasından gol yediler Hekimoğlu hazır bir görünüm vermedi aslında yeni bir takım oluşunun sancısını çekeceğe benziyor bu süre az hatalarla atlatılmalı. Dünden en çok önemsediğim eksiklik Taha Balcı’nın adeta yalnızları oynamasıydı, çok yalnız kaldı. Bu oyuncu sayısal olarak destekleinir bir de orta sahaya gelip top alması önlenirse gol krallığını bu yılda egale etmemesi için neden yok.  

Yeri gelmişken bir başka oyuncu Murat Cem’e de birkaç sözüm olacak. Bak kardeşim, Trabzonspor’dayken son 5 hafta bu oyuncu neden oynatılmaz diye yazıyordum. Bu lütuf değildi, sen iyi bir kumaşsın geldiğin yere dönmelisin ama dünkü halinle değil.  

Sana Şenol Güneş’in Trabzonspor Efsanelerindeki kitabındaki anılarından bir örnek vereyim. Güneş “biz 4 kaleciydik. Bir maç haftası önündeki üç kaleci sakatlandı. Ama yine de beni oynatmadılar. Azmettim formayı giyeceğim dedim ve yıllarca giydim. Takım kaptanlığına kadar yükseldim. Evet Murat sanırım aklın hala Trabzonspor’da ise yanlış yapıyorsun. Trabzonspor’a dönmekte senin elinde oynadığın takımın önemli bir parçasısın ve profesyonel bir futbolcusun. Arkadaşlarınla birlikte bu güzide takımı hak ettiği yere taşımalısınız.  Bu bir ağabey nasihatıdır. Lig başında uyarmak istedim hepsi bu kadar, umarım alırsın.