CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, Trabzon’da katıldığı Ekonomi Masası toplantısının ardından 61saat’in sorularını yanıtladı.
Gümüşhane’nin Torul İlçesinde doğan, ilk ve orta öğrenimini Trabzon’da tamamlayan Aydoğan, bu açıdan kente yabancı bir isim değil.
Trabzon’da yapılan Ekonomi Toplantısının verimli bir ortamda geçtiğine dikkat çeken Aydoğan, “Çok olağanüstü güzeldir toplantı yaptık. Farklı sektörlerin, hem siyasal anlamda hem de ekonomik anlamda karşılaştıkları sorunları birlikte masaya yatırdık.

Özellikle turizm sektöründe, lojistik sektöründe, farklı ülkelerle siyasal ya da ekonomik anlamda iletişim bozukluklarımızla alakalı alınması gereken tedbirleri arkadaşlarımız hem bizden önermeleri duyuyorlar, hem de kendi önermeleri ile olgunlaşmayı sağlıyor.

Ekonomi, bir yanıyla hukuksal süreç, diğer yanıyla sosyolojik süreç. İkisi bir birini çok yakından etkileyen şeyler. Aynı zamanda bölge barışı, diğer devletlerle olan ilişkilerimiz küresel anlamda ekonomik ilişkileri etkiler vaziyette.
Trabzon bir liman kenti, Trabzon lojistik anlamda Türki Cumhuriyetler dahil olmak üzere çok ciddi alana interlanta hizmet verecek bir kent. Kapasite anlamda düşük bir kapasiteyle durum ifa ediliyor. Ulaşımın ne şekilde olacağı, turizme ilişkin yasaların hangi şekilde düzenlenmesi gerektiği, iş ve iş veren ilişkilerinin hangi denge üzerinde kurulması yönünde sektör temsilcileri ile çok kaliteli bir görüşmemiz söz konusu. Ben bu bölgenin insanı olarak ekonomi masanının da hukukçusu olarak bugüne kadar ir çok toplantıda bulundum ama kendi bölgemizde ki toplantımızın bu düzeyli, önermelerinden sonuç çıkarılacak şekilde gerçekleşiyor olması beni çok mutlu ediyor” dedi.

TRABZON LİMANI VE DEMİRYOLU

Trabzon Limanının potansiyelinin kullanılması için demiryoluna ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Aydoğan, “Biz demiryolunun Trabzon açısından ve diğer iller açısından çok kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Sektör temsilciler ile yaptığımız görüşmelerde, kuşkusuz karayolu, nakliyeceğini yok etmeyecek şekilde demir yolu nakliyeceği ile dünyanın diğer ülkelerine ulaştıracağımız mamülleri - malları çok daha ucuza ulaştırabileceğimizi gördük. Sektör temsilcileri, Karayoluyla 3’de 1 ağırlıktaki yükü demiryoluyla 3’de 1 fiyatla ulaştırılabileceğini izah ediyorlar.
Karayolunun ölmesi gerekmiyor, ama demiryolu ile nakliye ve lojistik hizmetlerinin verilmesi elzemdir. Bu anlamda da bölgenin kentlerinin bir biriyle bağlantısı ve dünya bağlantısı anlamında demiryolunun gerekli olduğunu düşünüyoruz. Trabzon Limanı açısından da çok kıymetli olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

BÖLGE TURİZMİ VE SUUDİ ARABİSTAN’IN TAVRI

Bölge son dönemde gelişen turizmin ve Suudi Arabistan’ın kendi vatandaşlarına Türkiye’ye gitmemeleri yönünde uyguladığı politikayı da değerlendiren Aydoğan, “Bölgenin barış bölgesi şekline dönüşmesi gerekiyor. Sadece Suudi Arabistan meselesi değil. Civarımızda ki diğer ülkelerle de barış içinde bir arada yaşıyor olmamız lazım.

Bizim CHP olarak Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı şeklinde pakt önerimiz var.
Suudi Arabistan ve Türkiye arasında ki ilişkiler daha çok Türkiye’nin ‘Şahsım devleti’ şeklinde bizim tarif ettiğimiz yönetilmesinden kaynaklı, kişiler arasında gerginliğe dayalı ilişkileri kopma noktasına ya da donma noktasına taşıyor.
Suudi Arabistan, ABD’den ayrı tez geliştiren bir ülke değil. Geliştirdiği tezler ABD ile Türkiye ilişkileri üzerinde oluşuyor.  O yüzden biz dış politikada, kişilere bağlı değil, kurumsal ve Atatürk’ün “Yurtta sulh cihanda sulh” ilkesi üzerine kurgulamış olduğu doğru ve barışçıl ilişkileri önemsiyoruz.
Sektör temsilcisi arkadaşlarımız da bunu dile getirdiler”