Kalp krizi genellikle ileri yaşlarda görülen hastalık olarak bilinsede maalesef günümüzde 45 yaş altı kişilerde de bu hastalığın görüldüğü ve son yıllarda artış gösterdiği bilinmektedir. Modern çağın getirdiği yaşam koşulları genç yaş olarak adlandırabileceğimiz bu hasta gurubunda bir çok risk faktörünüde beraberinde getirmektedir.

Obesite (şişmanlık): yeme alışkanlıklarımız oldukça önemli. Yapay ve katkı maddesi içeren gıdalar, aşırı yağlı ve tuzlu içerikleri olan yiyecekler, öğünlere dikkat etmeden yapılan yeme alışkanlıkarı , ihtiyaçtan çok fazla karbonhidrat alımı ve yüksek kalorili yiyeceklerin tüketimi vücuda yağlanmaya , obesiteye ve insülin direncine neden olmaktadır. Çocukluk çağından itibaren yapılan hatalı beslenme yöntemleri erken yaşta kan yağlarında yükselme ve karbonhidrat metabolizmasındaki bozukluklara yol açmakta netice itibarı ile vücudumuzdaki damarlarda sertleşmeye neden olan inflamatuar(yangı) süreçleri tetiklemektedir. Bu nedenle yapay içerikli gıdalardan uzak durulmalı, dengeli besin öğeleri içeren liften ve sebzelerden zengin dietlerin tercih edilmesi hastalıktan korunmak için gereklidir.

Hipertansiyon (yüksek tansiyon): İstirahat halinde  kan basıncının normal olan 120/80 değerinden daha yüksek seviyelerde olması çok tehlikelidir. Damar çeperlerine sürekli yüksek basınç harabiyete ve neticede kireçlenmeye neden olabilecek plak oluşumuna zemin hazırlar. Kan basıncı ölçümlerinin zamanında yapılması gerkmektedir. Şayet yüksek olarak seyrediyorsa altta yatan anatomil veya hormonal nedenler araştırılmalı , kan basıncı mutlak suretle kontrol altına alınmalıdır.

Ailesel yatkınlık ve Genetik:  Daha önceden ailesinde ani ölüm,erken yaşta  kalp krizi, yüksek tansiyon vb hastalıkların olması uyarıcı olmalıdır. Genetik faktörler bizlere doğuştan gelir onları değiştiremeyiz ancak erken dönemde önlemler alınarak hastalık kontrol altına alınabilir. ve aile hikayesinin olması bizler için uyarıcı olmalıdır. 

Sigara(tütün vb kullanımı): Günümüz yaşam koşulları ve psikososyolojik etkiler nedeni ile erken yaşlarda sigara veya tütün kullanımı ileride yaşanabilecek kalp krizi için neden olabilir. Tütün kullanımı terk edilmeli, gerekirse profesyonel destek alınmalıdır.

Stress: Günümüzde yoğun iş hayatı ve çevre koşulları insan doğasına uygunsuz yaşam koşulları sunmaktadır. Netice itibarı ile yaşadığımız stres yükü vücudumuzda hormonal, psikolojik vb yollar ile olumsuz sonuçları doğurmakta bun durum kalp ve damar hastalıkları için risk olarak geri dönmektedir. Uyku düzenine dikkat etmek, kendimize ve hobilerimize daha çok zaman ayırabileceğimiz yaşam tarzı seçilmelidir. 

Hareketsiz yaşam tarzı: modern çağın bize sunduğu en büyük kötülük hareketsizliktir. Aktif hareket için yakın mesafelerde otomobil kullanmak yerine yürümeyi tercih etmeli , asansör yerine merdiven kullanmayı tercih etmek başlangıç için uygundur. Hareketsiz yaşam şekli , obesite ve diabet gibi hastalıkarı tetikleyerek erken yaşta kalp rahatsızlığı riskini arttırmaktadır.

Şeker hastalığı (diabet) : diabet tüm sistemleri etkileyen ilerleyici harabiyetle giden ve kronik bir hastalıktır. Erken dönemde tanı konulması ve tedavisi elzemdir. Gecikmiş tanılar ve tedavisi yapılmayan bu hastalık erken yaşta kalp krizi riskinide beraberinde getirmektedir.

Yukarıda belirttiğim riskler günümüzde erken yaş gurubunda kalp ve damar hastlalıklarının  ortaya çıkmasındaki en önemli nedenlerindendir. Tanı ve tedavi yöntemlerinde ortaya çıkan yenilikler heyecan vericidir. Tüm bu saydığımız risk faktörleri erken dönemde fark edilip tedavi edilebilir. Yine bu hasta gurubunda tıkalı olan damarların verdiği zararları engelleyebilmek için Koroner Bypass ameliyatları güvenli ve başarılı bir şekilde yapılabilmektedir.