DOLMUŞA BİNMEK, LÜKS SAYILIYOR ARTIK!

DOLMUŞA BİNMEK, LÜKS SAYILIYOR ARTIK!

Trabzon’da dolmuşa binmek, artık neredeyse minibüsle seyahatten çok, küçük çaplı bir yatırım gibi… 21 TL olan ücretin 25 TL’ye çıkmasıyla birlikte, şehirde bir yerden bir yere gitmek isteyen vatandaş, önce cebini sonra da güzergâhını düşünüyor.

Bakın bu zammın detayına: Sadece dolmuşlar değil, taksiler de uçuşa geçti. Açılış 55 TL, indi-bindi 160 TL… Allah aşkına, bir yerden bir yere adım atmanın bile bedeli var artık! Taksilerle ilgili durum zaten ayrı bir dünya, oraya girmeyeceğim ama dolmuşun hali bile içler acısı.

Yahu daha birkaç yıl önce insanlar 5-6 liraya şehir içinde dolmuşla gezerdi. Şimdi doğudan batıya bir gidiş-geliş 150 TL’ye yakın. Aile boyu gezmeye kalksanız, küçük bir tatil parasını gözden çıkarmanız gerekiyor.

Ama esas gariplik nerede biliyor musunuz?

Zam geliyor, herkes şikayet ediyor ama yine de kimse dur demiyor. Ne belediye başkanından ses var, ne başka bir yetkili çıkıp “Yahu bir dakika” diyor. Şoförler odası ise “Gider çok, amortismanlar uçtu” diyor. E iyi de, vatandaşı kim amorti edecek?

Bir de şu çelişkiye bakın: “Yakıta zam geliyor” deniliyor ama herkes biliyor ki son haftalarda akaryakıt fiyatları sabit seyrediyor. Yani, bu sefer zam yakıta değil; doğrudan vatandaşa geldi.

İşin ilginç yanı ise, yapılan bu zammı dolmuşçu esnafı bile yeterli bulmuyor. Onlara göre bu ücret lastiğe yetmiyor, tamirciye gidemiyorlar, evin masrafına karışmıyor. Onlar da haklı bir yandan ama böyle bir denklemde çözüm nasıl olacak, bilen yok.

Aslında çözüm belli.

Büyükşehir Belediyesi otobüs sayısını artırmalı, ekspres hatlarla doğu-batı aksını güçlendirmeli. Elektrikli otobüsler konuşuluyordu hani, işte tam zamanı. Yoksa bir sabah uyanıp Trabzon sokaklarında tuk tuklarla işe gitmeye başlayacağız. Tayland’a gitmeden Tayland bize gelecek.

Vatandaşla şoför arasında sıkışan bu ulaşım meselesi, öyle "oldu bitti"ye getirilecek bir konu değil. Ulaşım bir şehirde en temel hizmettir. Hadi bir dolmuş parası verip şehir turu atmayın ama bu zammın nereye varacağını da iyi hesaplayın.

Yoksa şoför haklı, yolcu haklı, ama en sonunda şehir hep birlikte zararda kalır.