Türkiye’nin geleneksel ihraç ürünlerinden çekirdeksiz kuru üzümde başarılı bir sezon yaşanıyor. Ortalama ihraç fiyatı 2 bin doları aşan kuru üzüm ihracatı, yüzde 20’lik artışla 365 milyon dolara ulaştı.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, 1 Eylül 2018 tarihinde başlayan 2018-19 sezonunda, kuru üzüm ihracatının 20 Nisan tarihi itibariyle geçtiğimiz sezonun aynı dönemine göre miktar bazında yüzde 3’lük azalışa karşılık, değer bazında yüzde 20’lik artışla 365 milyon dolara ulaştığını dile getirdi.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin Ege İhracatçı Birlikleri’nde 2018 yılı olağan mali genel kurul toplantısında konuşan Celep, kuru incir ihracatının yüzde 20’lik azalışla 180 milyon dolar, kuru kayısı ihracatının ise yüzde 4’lük gerilemeyle 193 milyon dolar olarak kayıtlara geçtiğini kaydetti.

KURU MEYVE İHRACATININ YÜZDE 61’İ EGE BÖLGESİ’NDEN

2018 yılında Türkiye geneli kuru meyve ihracatını da özetleyen Celep, "Kuru meyve ihracatımız miktar bazında yüzde 4’lük artışla 510 bin 588 ton, değer bazında ise yüzde 8,5 oranında artışla 1 milyar 388 dolar olarak gerçekleşti. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği olarak 2018 yılında Türkiye geneli toplam kuru meyve ihracatının yüzde 61’ini gerçekleştirmiş bulunuyoruz" şeklinde konuştu.

TMO İLE İŞ BİRLİĞİNDE KURU ÜZÜMÜN DEĞERİNİ ARTTIRDIK

Kuru meyve sektörünün üç ana ihraç ürünü çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir ve kuyu kayısı ihracatında ve üretiminde yaşanan sorunlara çözüm bulmak için Kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı ürünleri için ürün komiteleri kurdukları bilgisini veren Celep, şöyle devam etti:

"Komitelerimiz hem ticari hem de teknik seviyede toplantılar düzenledi. Lisanslı depoculuk sisteminin kurulması ve Toprak Mahsulleri Ofisi’nin kuru meyve alımı yapması için girişimlerde bulunduk. Tarım ve Orman Bakanımız Bekir Pakdemirli, TMO Genel Müdürü Ahmet Gürdal ve üreticiler ile yakın temas ve iş birliği halinde olmanın önemini her platformda dile getirerek üretici toplantıları düzenledik. Bu yürüttüğümüz çalışmalar sayesinde ürünümüze değer kattık. Hem yurt içinde hem de yurt dışında yürütülen bilimsel projelere finansal ve teknik destek verdik. Tanıtım çalışmaları ve ticaret heyetleri düzenledik. Gıda güvenliği ile ilgili sorunların çözümü için yayım ve eğitim çalışmaları yaptık. Sektörümüzü ilgilendiren tüm toplantılara katıldık ve yurt dışı işbirliklerimiz sayesinde AB Komisyonu nezdinde yürütülen lobi faaliyetlerinde aktif rol aldık."

"Çin, Özbekistan gibi rakip üretici ülkelerle rekabet edebilmek için kendi içimizde birlik olmayı başarmamız gerekiyor" uyarısında bulunan EKMİB Başkanı Birol Celep, "Sağlıklı gıdalara olan talebin ve tüketici beklentilerinin gün geçtikçe arttığı, diğer yandan, rekabetin daha da zorlaştığı günümüzde, kuru meyve ihracatının kurallarını değiştirmek ve bu kıymetli ürünlerimizi çok daha profesyonelce pazarlamak için tüm kaynaklarımızı seferber etmek ve bunları etkin kullanmak zorundayız. Dünyanın en büyük üzüm üreticisi ve ihracatçısı olarak üzüm piyasasına alıcıların değil bizlerin yön vereceği, kuru kayısımızın ve kuru incirimizin dünya piyasalarında hak ettiği değeri bulacağı bir sistemi kurabiliriz.Bunun için sektör paydaşları olarak bir arada olmalı, kısa-orta-uzun vadeli stratejilerimizi gözden geçirmeliyiz. Üniversite-sanayi işbirliğini sağladığımız, Ar-Ge, tasarım ve markalaşma gibi konularda adımlar attığımız zaman, inanıyorum ki; sürdürülebilir bir ihracat artışı yakalayacağız ve ürünlerimiz dünya pazarlarında çok daha kıymetli olacak" diyerek sözlerini tamamladı.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin olağan mali genel kurul toplantısında 2019 yılı bütçesi ve iş programı da kabul edildi.

(İHA)