Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Muhiddin Gülal, “Şu an itibarıyla TMSF kayyumluğunda yönetilen 807 şirket bulunuyor. Bunların aktif büyüklüğü 60,3 milyar lira, öz kaynak büyüklüğü de 25,9 milyar lira seviyesinde. Hemen hemen 10 milyar dolarlık bir aktif büyüklüğe sahip bir yapıya vaziyet ediyoruz. İstihdam sayımız da 40 bin 669. Tedarikçilerimizi de işin içine dahil ettiğimizde bu sayı 70-80 bin seviyelerine kadar çıkıyor” dedi.

TMSF Kayyumluğu’nda Ocak 2017 tarihinden bu yana yönetilen Aydınlı Grup’un 2019 performansı, 2020 yatırım ve büyüme planları ile gelecek dönem hedeflerinin paylaşıldığı basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda, şirketin hazır giyimde 2019 yılında bir önceki yıla göre ciroda yüzde 27’lik büyüme başarısı gösterdiği kaydedildi.

TMSF Başkanı Muhiddin Gülal yaptığı açıklamada, şu an itibarıyla TMSF kayyumluğunda yönetilen 807 şirketin bulunduğunu söyleyerek, "Bunların aktif büyüklüğü 60,3 milyar lira, öz kaynak büyüklüğü de 25,9 milyar lira seviyesinde. Hemen hemen 10 milyar dolarlık bir aktif büyüklüğe sahip bir yapıya vaziyet ediyoruz. İstihdam sayımız da 40 bin 669. Tedarikçilerimizi de işin içine dahil ettiğimizde bu sayı 70-80 bin seviyelerine kadar çıkıyor. Bu manada aslında çok önemli bir sosyal sorumluluk da yürütüyoruz. Şu an bizim işçilerimizin herhangi bir alacağı söz konusu değil. Şirketlerin sürdürülebilir bir büyümeye kavuşması lazım. Bu anlamda ekonomik sorumlulukta bizim üstümüzde. Bu şirketleri devraldığımızdan bugüne öz kaynaklar yüzde 42, aktif olarak ise yüzde 40 büyüdü." dedi.

“AYDINLI GRUP’U 2,4 MİLYAR LİRALIK AKTİF BÜYÜKLÜĞÜYLE DEVRALDIK. ŞU ANDA GRUBUN AKTİF BÜYÜKLÜĞÜ 4,6 MİLYAR LİRA”

Bu şirketlerin içinde 12-13 tane büyük grubun bulunduğunu vurgulayan Gülal, “Bunların toplam aktifinin, tüm şirketlerin aktifinin yüzde 80’ini oluşturuyor. Bu nedenle de söz konusu büyük şirketlere odaklanıyoruz. Bunu yaparken iki temel parametreyle bunların performanslarını değerlendiriyoruz. Birincisi biz bu şirketleri aldığımızda neredeydiler diye bakıyoruz. İkincisi de yıllar itibarıyla nasıl bir gelişim gösterdiler. Bu açıdan baktığımızda Aydınlı Grup’un özkaynak büyüklüğü biz devraldığımızda 712 milyon lira idi, şu an 2,4 milyar lira seviyesine ulaştı. Artık çok daha güçlü bir şirketle karşı karşıyayız. Yüzde 243 artış söz konusu. Bunun iki temel sebebi var; geçmiş yıllarda ciddi karlar elde ettik, artık bu karları eski sahiplerine dağıtmıyoruz, öz kaynaklara dahil ediyoruz. Burada bir de sermaye artırımı söz konusu oldu. Özkaynaktaki artışın genel olarak sebepleri bu. Asıl önemlisi biz Aydınlı Grup’u 2,4 milyar liralık aktif büyüklüğüyle devraldık. Şu anda grubun aktif büyüklüğü 4,6 milyar lira seviyesinde. Biz bu grubu yüzde 89 aktif olarak büyüttük” ifadelerini kullandı.

“BİR ÖNCEKİ YILA KIYASLA BURADA YÜZDE 27’LİK ARTIŞ SÖZ KONUSU”

Gülal, Aydınlı Grup’un geçen yıl 2,5 milyar lira ciro elde ettiğini belirterek, “Bir önceki yıla kıyasla burada yüzde 27’lik artış söz konusu. Grubun 2018 itibarıyla ihracat rakamı 450 milyon lira. Mağaza sayısı ise 659’a yükseldi. Geçen yıl 70 mağaza açtık ve 2020 itibarıyla burada yüzde 20 büyüme hedefliyoruz. Bu şirketlerin hukuki süreçleri devam ediyor. Geçen hafta itibarıyla Aydınlı Grup’da müsadere kararı ilk derece mahkemesi tarafından verildi. Müsadere kararı suça iştirak etmiş eski hissedarların hisselerinin Hazine’ye devri manasına geliyor. Bu manada Erciyes Anadolu Holding’de, Koza Altın’da, Naksan’da ve Aydınlı’da müsadere kararı verildi. Tabii bu kararlar kesinleşmediği ve hukuki süreçleri devam ettiği için, biz özellikle büyük gruplar nezdinde satış için hukuki süreçlerin tamamlanmasını ve bu kararların kesinleşmesini bekleyeceğiz. İnşallah 2020 içerisinde özellikle büyük grupların müsadere kararının Yargıtay tarafından onanmasını bekliyoruz. Artık kesinleştikten sonra satmak dahil her türlü projeksiyonu gerçekleştireceğiz” açıklamalarında bulundu.

“ALMAN GRUBUN BAŞINA GELMEYEN KALMADI, PKK ALMANYA’DAKİ OFİSLERİNİ BASTI”

Gülal, Dumankaya şirketinde yaşanan mağduriyetleriyle ilgili gelen bir soruya yanıt vererek, 3 yıldır TMSF Başkanlığı yaptığını ve kendisini en fazla yoran inşaat şirketlerinin olduğunu söyledi. Gülal, burada dairesini bekleyen mağdur arkadaşların olduğuna dikkat çekerek, “Hemen hemen 8 bin 156 seviyesinde. Göreve başladığımızda da ’Bu mağduriyetleri nasıl giderebiliriz diye güzel bir çalışma yaptık. Bir Alman grup ’Biz bu inşaatları tamamlarız’ diye bize geldi. Ciddi olarak görüştük, biz onları değerlendirdik, onlar bizi tarttı ve bir anlaşma yaparak özellikle Dumankaya’nın Sancaktepe Mozaik projelerini tamamlamak üzere başladık ama Alman grubun başına gelmeyen kalmadı. PKK Almanya’daki ofislerini bastı, Dumankaya ailesinin oradaki mensupları bunları tehdit ettiler, burada taşeronlarla ilgili baskılar neticesinde sıkıntılar yaşadık ve işler çok ağır gitti. En son geçen hafta itibarıyla bir araya geldik ve inşallah o iki projeyi tamamlayacaklar, yüzde 90-95 seviyesine geldi. Sonrasında tekrar bir araya gelip. Onlarla mı devam edeceğiz, yoksa biz farklı bir modelle mağduriyeti nasıl gideririz? diye bir çalışma yapacağız” diye konuştu.

Gülal sözlerine şöyle devam etti: “Burada ciddi bir mağduriyet yaşanıyor. İnanın en fazla çözmek istediğim konu bu. Malum inşaat firmalarını biliyorsunuz, öz kaynak yok, para yok, hep böyle model üzerinden satarak finanse ediyorlar. Finansman kasaları boş. Şunu da net olarak söyleyeyim; ne devlet ne TMSF geri alamayacağı bir lirayı oraya koymaz. Ben de koymam. Fi Yapı’da mağduriyet oluşalı 10 yıl oldu, 2007-2008’den bu yana o insanlar para bekliyor. Devreye TMSF girince vatandaşlarımız iştahlandı haklı olarak ama inanın Fi Yapı’nın kasasında bir lira bile yok. Hatta orada ufak tefek maaş veriyorduk, onları da artık verecek durumda değiliz”.

“FETÖ KAPSAMINDA SON 4-5 AYDIR YENİ BİR ŞİRKET GELMEDİ”

FETÖ kapsamında son 4-5 ayda kendilerine kayyum atamaları için yeni bir şirket gelmediğini belirten Gülal, "Yeni şirket gelebilir mi, evet gelebilir. Mücadele devam ediyor. Bu noktada mahkemelerin iade kararı verdiği şirketler de olabilir, onların da iadesi söz konusu olabilir. An itibarıyla 807 şirket var. Bu şirketlerin 640 tanesi faal, kalanlar ise gayri faal. Bunlarla ilgili de tasfiye çalışmaları devam ediyor. Şu ana kadar hemen hemen 80-90 şirketi tasfiye ettik” dedi.

“ÇİN’DEKİ KRİZİN ŞİRKETLERİMİZİN LEHİNE DÖNEBİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”

Koronavirüsünün şirketlere olan etkisini de değerlendiren Gülal, "Ben şahsen şirketlerimizi takip ettiğimde Çin’deki krizin şirketlerimizin lehine dönebileceğini düşünüyorum. Giresun’daki çorap imalatı yapan fabrikamız, koronavirüs vakasından sonra talep yetiştiremiyor. Bunun diğer şirketlere de yansıyacağını düşünüyorum. Biz bu krizi fırsata çevirebiliriz” ifadelerini kullandı.

(Muhammed Fırat Aksoy /İHA)