Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki hükümetlerin sürekli IMF'ye borçlanırken, kendi hükümetlerinin şimdi IMF'ye borç vermeye hazırlandığını söyledi. Erdoğan, "23.5 milyar dolar borç vardı, onlar borçlandı biz ödedik. Şimdi ne kadar borç var? 1.3 milyar dolar borç var, Nisan ayında bitiriyoruz. Şimdi biz IMF'ye borç veriyoruz, 5 milyar dolar kendilerine borç vereceğiz, teknik görüşmeleri yapılıyor. Hamdolsun bugünleri gördük." diye konuştu.

Recep Tayyip Erdoğan, Rize'nin Kalkandere ilçesinde yapımı tamamlanan yatırımların toplu açılış töreninde konuştu. Bir ülkenin ekonomisinin güçlü olduğunu ispatlaması için Merkez Bankası'nın döviz rezervlerini ortaya koyması gerektiğini anlatan Erdoğan, "Uluslararası Para Fonu'na 23,5 milyar dolar borcumuz vardı. DSP-MHP-ANAP üçlüsünden devraldık. IMF'ye 23,5 milyar dolar borç vardı, onlar borçlandı, biz ödedik. Şimdi ne kadar borç var? 1.3 milyar dolar borç var, Nisan ayında bitiriyoruz. Şimdi biz IMF'ye borç veriyoruz, 5 milyar dolar kendilerine borç vereceğiz, teknik görüşmeleri yapılıyor. Hamdolsun bugünleri gördük, kiminle? Sizinle beraber gördük. Artık yere çok sağlam basıyoruz. Küresel ekonomik krizin ağır şekilde etkilediği ülkelerin tersine biz yere sağlam basıyor, tedbirli, temkinli ilerliyor, tüm dünya tarafından da dikkatle, takdirle izlenen bir büyüme performansı sergiliyoruz." dedi.

Türkiye'nin kredi notunun yükseltildiğini hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu: "Tüm dünyada ekonomisi gelişmiş ülkelerin dahi kredi notları düşürülürken, dondurulurken, Türkiye'nin kredi notu yükseltiliyor. Biz bunu yeterli görüyor muyuz? Hayır. Türkiye'nin kredi notunun daha fazla artırılması gerekiyor. Bu konuda bağımsız, tarafsız değerlendirmelerin yapılması gerektiğini her fırsatta ifade ediyorum. Biz gerek içerdeki hazımsızların gerek dışarıdaki karamsarların değerlendirmelerine kulak asmayacağız. İşte Fitch açıklamasını yapıyor; o günün sabahında ana muhalefet partisinin genel başkanı da bizim ekonomi çok kötü durumda olduğumuzu anlatıyor. Sabah kahvaltında ekonomistlerle o görüşmeyi yaparken, öğlen de Fitch kalkıyor Türkiye'nin 18 yıl aradan sonra kredi notunu BBB-'ye çıkartıyor ve Türkiye yatırım yapılabilir ülke olarak ilan ediliyor. İçerden vuruyorlar, dışarıdan vuruyorlar ama biz emin adımlarla yolumuza devam ediyoruz. Ekonomi de demokratikleşmede dış politika da kendi politikalarımızla bağımsız tarafsız, insanı ve barışı merkeze alan politikalarımızla kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. Türkiye'nin kutlu yürüyüşünü engelleyecek, yavaşlatacak, reformlarımızı kesintiye uğratacak hiçbir girişime, eyleme asla boyun eğmeyeceğiz.''

Muhalefetin önlerini kesmek için ellerinden geleni yaptığını belirten Başbakan Erdoğan, ''Dedik ki 'boşuna uğraşmayın, gece demeden, gündüz demeden çalışacağız ve büyükşehir belediyeler yasasını çıkaracağız.' Hatta kavga gürültüye bile vardılar. Ne oldu? Sonunda Büyükşehir Belediyeler Kanunu Meclis'ten geçti, iş bitti. Olay budur, inanmak... Eğer inanırsanız… Atalarımız ne diyor? İnanç, süt çıkarttırır.' Bütün mesele inanmak, milletin kürsüsünü işgalinden, sözlü ve fiili saldırıya kadar her yola başvurdular ama sonunda bu iş bitti. Çok ilginç, birbirine tamamen zıt gerekçelerle her üç muhalefet partisi de Meclis'in çalışmasını yavaşlatma mücadelesi veriyorlar. Dikkat edin, Türkiye ile ilgili her reform sürecinde bu üç parti bir araya geldiler, süreci kilitlemek için ellerinden geleni yaptılar. 10 yıldır hemen her düzenlemeye 'Türkiye bölünüyor, parçalanıyor, Türkiye kaybederek şöyle oluyor, böyle oluyor' diyerek karşı çıktılar. On yıldır attığımız her adımın önüne bahaneler çıkardılar, engeller çıkardılar." ifadelerini kullandı.