ŞÖNİM Müdürü Şeyma Kılınç, şiddete uğrayıp kendilerine sığınan kişilerin yüksek can güvenliği riski olduğu durumlarda gerekirse yüzünü ve kimliğini değiştirdiklerini söyledi. Kılınç, “Şu an Erzurum’da yüzünü değiştirdiğimiz olmadı ama Türkiye genelinde bildiğim 1 kişi var” dedi.

Erzurum Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü bünyesindeki Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) Müdürü Şeyma Kılınç, şiddeti önlemek için yedi yirmi dört hizmet verdiklerini belirterek, şiddete uğrayıp kendilerine sığınan kişilerin yüksek can güvenliği riski olduğu durumlarda gerekirse yüzünü ve kimliğini değiştirdiklerini bildirdi.

Sadece kadına değil, şiddet gören herkese

ŞÖNİM Müdürü Şeyma Kılınç, Pusula muhabirine yaptığı açıklamada, 2014 yılında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde ilk olarak 21 pilot ilde kurulan ŞÖNİM’in 49 ilde hizmet verdiğini dile getirdi. ŞÖNİM’in sadece kadına değil, şiddet gören herkese hizmet verdiğini dile getiren Kılınç, “Şiddet mağduru bir erkekte olabilir. Bizim tek işimiz kadını alıp kadın konukevine yerleştirmek değil. Erkek konuk evlerimiz de var. Sadece barınma hizmeti değil, psiko-sosyal destek, sağlık tedbiri, danışmanlık hizmeti gibi uygularımız var. Bunların yanında sadece şiddet mağduruna değil, şiddet uygulayana yönelik uygulamalarımız da var” diye konuştu.

Şiddetin farlık türeleri var

Kılınç, “Şiddet kavramına da bir açıklama getirmek istiyorum. Şiddet değince insanların aklına sadece fiziksel şiddet geliyor. Bunun yanı sıra psikolojik, cinsel ve ekonomik şiddet türleri var. Fiziksel şiddette zaten insanın şiddete maruz kaldığını görüyorsunuz ancak diğer şiddet türlerine maruz kaldığınızda bunu anlatmadığınız sürece kimse bilmez” şeklinde konuştu.

’Seviyoruz takip de mi etmeyelim’ de suç

‘Israrlı Takip Kavramı’ hususuna değinen Kılınç, sözlerini şöyle sürdürdü: “’Seviyoruz takip de mi etmeyelim?’ diye bir kavram var. Birçok insan bunun aslında bir şiddet kavramı olduğunun farkında değil. Hatta bunu ’Elde etmek için azimliyim’ şeklinde değerlendiren var. Israrlı takip tam olarak bu. Tabii sadece kişilerin arkasından gitmek, onu takip etmek, yolda evine kadar götürmek olarak algılanmasın. Bir kişiye istemediği halde hediye, çiçek göndermek ve iletişim araçlarıyla veya sosyal medya üzerinden mesaj göndermek, bunların hepsi ’ısrarlı takip’ kavramı altında anılıyor. Günümüzde daha çok kadınların karşılaştığı bu durum karşısında şikayetçi olunması halinde ilk etapta 3 ila 10 gün, tekrarı halinde 15 ila 30 gün ve tekrarında da 6 aya kadar zorlama hapsi var.”

Erzurum’da 56 şiddet mağduru başvurdu

Erzurum’da 2017 yılı nisan ayı içerinde 56 şiddet mağdurunun ŞÖNİM’e başvurduğunu aktaran Kılınç, “Bunlar kadın tabii. Ancak şiddete maruz kalan 1 erkeği de konukevine yerleştirdik. Erkekler genelde şiddete maruz kalınca bunu ‘erkek’liğine yedirip dillendirmiyor. Ancak erekler de kadınlar kadar şiddete maruz kalıyor. Şu anda kadın konukevinde 19 kadın 18 tane de çocuğumuz var. Tabii bu sayı her hafta değişiyor. Biz çocuklarımıza da hizmet veriyoruz, onları annesinden ayırmıyoruz. Bize genelde fiziksel şiddete maruz kalmış insanlar geliyor ancak, psikolog ve sosyologlarımız kendileriyle yaptıkları görüşmeler sonucunda ortaya çıkan raporda kişi şiddetin hemen hemen her türlüsüne maruz kalmış” ifadelerini kullandı.

Meslek edindirme kursları veriyoruz

Kılınç, “Normalde bize başvuranları konukevinde 6 ay gibi bir süre zarfında bakıyoruz. Ancak kadının gidebileceği bir yer yoksa bu süre uzatılabiliyor. Bu süre zarfında kadınları meslek edindirme kursları da veriyoruz. Bu kurslara devam ederlerse de süre uzatılıyor. Bu kurslar sonucunda eğer kadın burada bir işe yerleştirilemediyse, bölgenin şartları malum, iş imkanı olduğu bir bölgedeki kadın konukevine naklediyoruz. Tabii ayrılış sonrası takip sistemlerimiz de var. Kadın konukevinde kalan birisinin ayrıldıktan sonra evi tutuluyor, eşyaları diziliyor” dedi.

Türkiye’de yüzünü değiştiren 1 kişi var

Gizlilik kararının varlığını belirten Kılınç, “Eğer sizin yüksek can güvenliği riskiniz varsa bize sığındıysanız sizi aileniz bile arasa bizde olduğunuz bilgisine ulaşamaz. Örneğin bize sığındığınızda rahatsızlandınız. Sizi hastaneye götürdüğümüzde aileniz sizi T.C kimlik numaranızla bile aratsa bulamaz. Hatta ve hatta kişinin yüksek can güvenliği riski varsa yüz değiştirme ameliyatıyla yüzünüzü ve kimliğini değiştiririz. Şu an Erzurum’da yüzünü değiştirdiğimiz olmadı ama Türkiye genelinde bildiğim 1 kişi var” diye konuştu.