2016-2017 sezonuna son 42 yılın en kötüsü unvanı ile başlayan Trabzonspor camiasında yüzler asıktı. Moraller psikolojiler bozuk acabalar endişelerin tavan yaptığı bir ortamda Atiker Konyaspor’u ağırladı Bordo Mavililer ve son nefeste de olsa olmazsa 3 puan olmazı gerçekleştirdiler.
 
Galibiyetin adına ister altın, ister yakut değerinde deyin bana göre değeri ölçülmeyecek kadar önemli bir galibiyet.
 
Zira bu maç kayıplarla kapansaydı neler olurdu neler. Varın süz düşünün Trabzonspor bazen de olsa çok badireler atlattı ama o gün ki Trabzonspor ile bugün ki Trabzonspor’un arasında dağlar var her bakımdan.
 
Peki, fırtına geçti mi derseniz koskocaman hayır.
Baksanıza ne konuşuyoruz, neler konuşturuyorlar.

Trabzonspor cephesi şampiyon olmuşçasına seviniyor bu galibiyete işte burası püf noktasıdır.
 
Trabzonspor’u tavan yaptıracakları yerde yerlerde süründürüyorlar.
Nedeni niçini özeleştirileri acımasızca masaya yatırmalıdırlar.
Ne vaat ettik ne yaptık?
Sorgulanmalıdır açıkça.
Beni ve her taraftarı bunlar ilgilendiriyor.
Dün akşam ki maçın hakeminin çarpık kararları Avni Aker’in çamur deryası fazla ilgilendirmiyor.
 
3 puandan başkası yalandı dün akşam.
Bakın beyler kaldırın kafanızı etrafınıza alıcı gözle bakın. Korku tünelinden hala çıkmış değiliz.
 
Ben yine yineliyorum buralara nasıl gelindiğinin hesabını iyi yapmalısınız vesselam.
Şimdi isterseniz kıssadan hisse yapalım.
 
Efendiler bu forvetle orta saha defansla bırakın Edirne’yi öteye geçmeyi Edirne’ye bile gidemeyiz.
 
Sistemden kurgudan dem vurmak istemiyorum.
 
Takımda kimin nereye koştuğu belli değil çünkü. 5. Hafta geçti Trabzonspor takımının hala 11’i belli değil. Her maç 4-4 oyuncu değişiyor.
Çok daha önemlisi içler acısı konu var ki taraftar sanki ümidini yitirmişçesine tribünleri boş bıraktı.
 
Maçın TV’den izleyenler ise donuk gözlerle ekranlara baktı. Bu ortamı sahi hak ettiğimizi hiç sanmıyorum.