CEMAL ERSEN - MİLLİYET
SAVAŞTI KAZANDI
Trabzonspor açısından söylüyorum; işler kötü gitmeye görsün. Saha sonuçları berbat giderken, hafta içinde FIFA’dan transfer yasağı gelmiş. Akhisar deplasmanında çok önemli eksikleri var. İlk yarıda Ersun Yanal’ın başını yemiş 6-1’lik tarihi bir iç saha yenilgisinin rövanşına çıkıyorsunuz ve Karadeniz’e çöken sis perdesini dağıtmak için üç puandan başka seçeneğiniz yok. Gerçekten zordu. Lakin Trabzonspor bu sezon en iyi mücadele ettiği maçlardan birini çok net bir skor ile kazanmayı başarırken, krize de mola verdi.
Rıza Çalımbay’ın böylesi kritik bir maça 8 yedekle çıkması ise, N’Doye ve Rodallega dışında hamle oyuncusu bulunmaması anlamına geliyordu ki, ciddi bir çıkış yakalamış özgüvenli Aksiharspor karşısında bu büyük dezavantaj idi. Çalımbay doksan dakika içinde kozlarını kullandı. N’Doye oyuna girdikten on dakika sonra attığı golle hem takımını rahatlattı, hem hocasını mahcup etmedi. İyi bir yedek mi? Sanmıyorum, daha fazla zaman alması gerek.
Öncelikle şunu söyleyelim; bu tip maçlarda hata yapma ve girdiğiniz pozisyonları cömertçe harcama lüksünüz yok. Ama maç boyunca Trabzonspor adına hepsi oldu. Özellikle Burak gibi fırsatçı bir oyuncunun Sosa’nın mükemmel üç asistinde top kontrolü konusunda yaşadığı zaafiyet, kalitesine hiç yakışmadı. Burak çok daha zorunu attığı golü daha önce bulabilir ve rakibin kimyasını ilk yarıda bozabilirdi. Her şeye rağmen doksan dakika maçı yaşadı ve farkını gösterdi. Golünü attı, asistini yaptı.
Dün gece Trabzonspor’da ön plana çıkan isim Sosa idi. Zaman zaman inisiyatif almadığı için eleştirdiğimiz Arjantinli, dün gece Okay, Pereira ve Olcay ile birlikte takımının en iyileri arasında yer aldı. Takımını bir orkestra şefi gibi yönetti. Klasını, kalitesini bu sezon ilk kez bu denli etkili olarak sahaya yansıttı. Bu arada Okay’a ayrı bir parantez açmamız gerek. Müthiş bir özveri ile oynadı. Bu maçta zorunluluktan stopere geçmesine karşın Akhisarspor’un kilidini açan isimdi. Ayrıca rakibin hücumdaki en etkili silahı Seleznov’a nefes dahi aldırmaması, üç puanda aslan payını ona vermemize neden oldu.
Uzun zamandır beklenenin altında kalan oyunculardan biri Olcay’a gelince. Rıza Çalımbay’ın “savaşın” talimatını anlamış, sindirmiş ve gereğini yerine getirmenin huzuruyla yerini Rodallega’ya bırakmıştır sanırım. Bir tebrik de deneyimli bu isime. Oyun içinde kritik müdahaleleri olan kaleci Onur’un sebebiyet verdiği gole, nazar boncuğu diyemiyoruz. Zira son saniyeye kadar konsantrasyonunu yitirmemesi gereken biri varsa, geminin kaptanıdır. Yakışmadı Onur’a!
Hakem konuşmayı sevmem. Ancak Seleznov’un ceza alanı içinde 64. dakikada Novak’a attığı tekmeyi kıdemli yardımcısı ile birlikte süzememesi, skor nedeniyle konuşmamamıza engel olmayacak kadar önemli bir kırmızı kart hatası idi.
HALUK AYYILDIZ - HABERTÜRK
USTA DEVAM ETSİN KAÇMASIN
50. yılda ‘şampiyonluk’ dediniz, hayal oldu. ‘Türkiye Kupası’ dediniz, o da hayal oldu. ‘Avrupa kupalarına katılma hakkını elde ederiz’ dediniz, o da hayal gibi duruyor. 500 milyon TL de transfer harcaması yaptınız, üstelik toplam borcu 1 milyon TL’ye çıkarttınız. Tüm bunlar yetmiyormuş gibi transfer yasağı aldınız. Tabii ki olağanüstü kongre kararı alacaktınız? Fakat yok öyle bırakıp gitmek! Bu kadar borç yükünü birilerinin sırtına bırakamazsınız. Usta yeniden aday olmalı, yönetimini yenilemeli ve yarattığı bu tabloyu mutlaka tersine çevirmelidir. Yani kaçmasın Usta!..
Kongreye çok kısa bir süre kalmasına rağmen, adaylığını resmen açıklayan herhangi kimse de olmadığına göre bu iş Usta’ya kalsın derim ben. Çünkü bu devasa borç yükünün altına kimse giremez. Şimdi yapılması gerekenleri sıralayalım... Başkan Usta aday olmalı dedik, transfer yasağı da geldi. Bence en hayırlısı oldu diyorum ve devam ediyorum. Tüm hedeflerden kopulduğuna göre, takımdaki yüksek maliyetli yabancılarla hemen masaya oturulsun, bonservisleri kendilerine verilsin, gönderilsin. Satılabiliyorsa da bir dakika bekletilmesin. Yusuf Yazıcı ve Abdülkadir Ömür gibi yetenekli oyuncular altyapıda var. A takıma kazandırılsın. Zaten Trabzonspor yıllardır şampiyon olamıyor. Varsın birkaç yıl daha olmasın ama en azından Trabzonlu gençler bu takıma yerleştirilsin. Görün bakın neler yaparlar...
Rıza Çalımbay’ın durumuna gelince... Trabzonspor’da geleceği asla yok. Sezon sonu teşekkür edilsin. Elindeki bu kaliteli kadroyu oynatamamasının tek suçlusu Çalımbay’dır, kimse kusura bakmasın. Hep dedim; Rıza hoca, hiç oyuncu kazanamadı Trabzonspor’da, aksine oyuncu kaybetti. Hatta beraberlikleri, başarıymış gibi Trabzonsporlulara yutturmaya çalıştı ki, asıl hatayı da burada yaptı. Nokta.
Neyse, Akhisar maçına gelirsek... Rıza Çalımbay 7 eksikle çıktığı karşılaşmayı kazandı ve ilk yarıda 6 gol yediği rakibinden rövanşı almış oldu.
OKAY’A TEBRİK
Trabzonspor’un yükselen değeri Okay Yokuşlu. Yokluktan Uğur’un partneri oldu defansta, bir de harika bir kafa golü atarak takımına büyük güven verdi, galibiyetin baş mimarıydı. Bence maçın da yıldızı oldu.
BURAK NE YAPSIN!
Burak Yılmaz Türkiye liglerinin çok önemli golcülerinden. Sakat haliyle 18 gol attı Trabzon’da. Akhisar maçında da 4 gol kaçırdı ama yine golünü attı ve 19’a çıktı. Oyuna sonradan giren N’Doye’a da asisti yapan oydu. Daha ne yapsın Burak, kimse ona laf etmesin!..