Muğla'da incelemelerde bulunan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, vali Fatih Şahin'in makamında açıklamada bulunarak il genelinde yapılacak yatırımlar hakkında bilgi verdi. İl merkezinde kapalı yüzme havuzu, gençlik merkezi ve 3 bin kişilik spor salonu yapılacağının müjdesini veren Bakan Kılıç, Fethiye ve Milas'a da yatırım yapacaklarını söyledi. Muğla'da genç nüfusun fazla olduğuna değinen Bakan Kılıç, yatırımların bir an önce tamamlanacağını kaydetti. Vali Fatih Şahin'den brifing alan Bakan Kılıç gazetecilerin sorusunun olup olmadığını sordu.

Bir gazetecinin "Trabzonspor'a bu yıl şampiyonluk kupası verilecek mi, yargıyı beklemeden bu konudaki kişisel düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Bu soruya evet yada hayır olarak cevap verebilir misiniz. Çünkü bu konu size daha önce birkaç kez soruldu cevabı geçiştirdiniz" demesi üzerine Bakan Kılıç şöyle konuştu:

"Bu soruya evet veya hayır diye cevap veremem, nikahta değiliz. Futbol renklerinin ortaya koyduğu aşk, çok az şeyle ifade edilebilir. Dolayısıyla bunun paralelinde getirdiği bir fanatizm var. Bu koltukta bir yılımı doldurdum ve üzerinden bir gün daha geçti. Futbol açısından zorlu bir döneme isabet ettik. Sayın Başbakan bakanlar kurulunu açıkladığında ilk maruz kaldığım soru şike operasyonuyla ilgili görüşümün ne olduğu noktasındaydı. Futbol konusunda nefes almadan bir yılı geride bıraktık. Zaman her şeyin ilacı, Türk yargısına, yargıçlarına ve savcısına güvenmek lazım. Olayın adli boyutu var. Adliyeler kararlarını ortaya koydular, koymaya devam edecekler. Henüz karara bağlanmayan hususlar var. Onlar da mutlak suretle karara bağlanacak. Olayın Futbol Federasyonuna ve Uluslararası Hakem Kurulu diyebileceğimiz UEFA'ya bakan iki boyutu var. Ben kalkar da Gençlik ve Spor Bakanıyım diye her konuda görüş söylemeye kalkarsam Türkiye'de futbolun tansiyonunu düşürmeyiz bilakis tansiyon düşmeyecek şekilde kronik bir hastalığa dönüşür. Son bir yılda düşündüğüm her konuyu açıklamış olsaydım, kişisel fikirlerimi söylemiş olsaydım Türk futbolu hiper tansiyon müptelası olurdu. Yeri geldi biz sustuk."

Şike davasının yargıya bırakıldığını ifade eden Bakan Kılıç, "Yargı konuşsun dedik. TFF konuşsun dedik. UEFA kararlarını ve kanaatlerini oraya koysun dedik. Bir adım geri attık. Türkiye'de futbolun özerk bir yapıya sahip olması bizi böyle davranmaya mecbur etti. Ne Trabzonspor, ne Fenerbahçe, ne Beşiktaş, ne de Eskişehirspor lehine yada aleyhine benim siyasi kimlik olarak yorum yapmam söz konusu değildir. Yargı gereğini söyleyecektir. Zaman içinde su akar mecrasını bulur. Hak arayışında olanlar hassasiyetleri gözetmeli. Tansiyonu yükseltmemeye özen göstermeliler. Hak arayışında herkesin hakkına riayet etmek kadar haklı kalmayı başarmak da çok çok önemli. Hak iddia edenler tansiyonu yükseltmemeli. Tribünlerin ateşini yükseltmemeli. Biz de bu hassasiyet içinde hareket ediyoruz" dedi.