Hollanda'da top koşturan Türk futbolcularla röprotajlarımız devam ediyor. Yusuf Barası ve Tiago Cukur'dan sonraki isim Emir Biberoğlu. 15 yaşından bu yana Alkmaar ekibinde forma giyen Emir için kariyerinin şekilleneceği sezon geldi çattı. Çünkü gelecek sezon Hollanda 2. Ligi'nde oynayacak ve kaderini tayin edecek desek yanlış olmaz. Ancak kendisi çok hırslı, hedefleri var ve başarmak için çok çalışıyor. Burak Zihni Emir ile görüştü, ondan hayatına ile bilgileri ve kariyerine dair planlarını dinledi
Emir merhaba... Hollanda'da futbol oynayan Türklerden bir tanesi de sensin. Önce seni tanıyabilir miyiz? Emir Biberoğlu kimdir? Ailesi kimdir?
Merhaba... Ben Emir Biberoglu, 20 Mayıs 2001 tarihinde Amsterdam'da doğdum. 3 erkek kardeşiz. İki abim var. Büyük olan abim marangoz. Diğeri ise bir şirkette hesap uzmanı olarak çalışıyor. Aynı zamanda amatör futbolcu. Annem eskiden anaokulu öğretmeniydi ancak sağlık sorunları sebebiyle bıraktı. Babam da bir inşaat firmasında çalışıyor. Aslen Trabzon Çaykaralıyız.
Futbola nasıl başladın? Amatör kariyerinden bugüne kadar geçen süreyi anlatır mısın...
Futbola çok ilgi duyan bir aileyiz. Her an konuşabileceğimiz yegane şey futbol. Başlangıcım 4 yaşında oldu. Abimin oynadığı Pancatrius'ta başladım. 7 sene oynadıktan sonra AFC Amsterdam'a gittim. Burada oynarken birçok profesyonel takımın dikaktini de çektim. Amsterdam'daki ikinci senemde önemli takımlardan teklif aldım. AZ'yi tercih ettim. 15 yaşından beri Alkmaar'da oynuyorum.
kl
Hollanda dünyanın en prestijli futbol okullarından birisi. Altyapısı adeta marka. Burada yetişmenin ayrıcalığı nedir? Sana kattıklarından ve genel olarak ülkedeki futbol sisteminden bahseder misin...
Doğru, Hollanda gerçekten altyapıya önem veren bir ülke. Yetenekli, çalışkan ve disiplinli olman gerekiyor. Hayatıma çok önemli katkısı oldu futbolun. En önemlii bana çalışkanlık kattı. Disiplin de cilası oldu. Buradaki futbolda önemli olan sistem. Hücum oyunu oynuyoruz ve izleyicinin hoşuna giden de bu. Önem verilen konuların başında da bu geliyor. Güzel, göze hoş ve kaliteli futbol oynamalısınız.
Senin gibi birçok Türk de Hollanda'da futbol oynuyor. Bazen Türklerin Hollandalılara göre dezavantajlı oldukları ve daha çok mücadele etmeleri konusunda fikirler ortaya atılıyor. Sence durum ne? Bir ayrımcılık söz konusu mu? Faslılar için de aynısı söyleniyor.
Bir Türk olarak dezavantaj görmedim. Burada doğup büyüdüm, Türküm ancak bugüne kadar bu durumu yaşamadım. Hollanda'da birçok milletten insan var. Altyapı takımlarında da. Bir bakıyorsunuz Asya'nın en ucra noktası ile Afrika'nın birçok yerinden çocuk aynı kulüpte top koşturuyor. İstediklerini yapmadığın zaman pasaportuna bakmıyorlar. Aynı şekilde yaptığın zaman da.
Gelecek sezon genç takımla birlikte Hollanda 2. Ligi'nde forma giyeceksin. Buradan daha önce geçen sezon Halil Dervişoğlu önemli bir transfer yaptı. Ayrıca çok sayıda takımın da listesindeydi. Kendine güveniyor musun? Hazırlanabilmek adına fiziksel ve mental olarak neler yapıyorsun?
Evet Halil Dervişoğlu çok iyi bir transfer gerçekleştirdi. Ona başarılar diliyorum. İngiltere önemli bir lig ve Championship de olsa takip edilme yoğunluğu yüksek. Kendime her türlü güveniyorum. Antrenmanlarımı aksatmadan tüm ciddiyetimle kendimi vererek sürdürüyorum. Futbol haricinde odak noktam yok. Özellikle beslenmeme çok gayret ediyorum. Koronavirüs sebebiyle bir süre çalışmama durumu oldu. O zaman zarfında kilo alabilirdim. Her şeye dikkat ediyorum.
AZ Alkmaar bu sezon rüya gibi bir dönem geçirdi. Takımda da önemli isimler var ve yüksek bonservislerle transferlerine kesin gözle bakılıyor. Ayrıca forma adeta aslanın ağzında. A takıma yükselebileceğine inanıyor musun?
Tabiki inanıyorum. Çünkü AZ'nin şu anda birinci takımındaki oyuncuların yarısı neredeyse alt yapıdan. Çalışıp hazır olmak bu konudaki en büyük etken. Şansın ne zaman ve ne şekilde geleceğini bilemiyorsunuz. Bazen oyuncu sakatlanıyor, kimi zaman performansı düşük oluyor... Size düşen bir asker gibi zamanınızı beklemek.
Kulüpteki hocaların ile aran nasıl? Arne Slot, Michel Vonk ve Keneth Goumjin geleceğin hakkında neler düşünüyor?
Takımın hocası Arne Slot ancak şu ana kadar beraber çalışma fırsatım olmadı. İnşallah gelecek sezon bunu başarmış olacağım. Şu an Michel Vonk ve Kenet Goudmijn ile çalışıyorum. Bana her fırsatt ve durumda yardımcı olup daha ileriye gitmeme katkı sağlıyorlar. Ben de emeklerini boşa çıkarmamak adına çalışıyorum.
Hollanda kadar Türkiye ile de ilgilisin. U17 milli takımına seçilmiştin. Ancak son maçından sonra 3 sene geçti. Bu arada neden milli formayı giyemedin?
2018'in mayıs ayında sakatlık geçirdim. Kasığımda fıtık olduğu tespit edildi ve ameliyat geçirdim. Sezon boyunca güçlü geri dönmek için çalıştım ancak o sezon en önemlisi acısız oynamaktı. O sebeple maçlara çıkamadım ve milli takıma da çağrılmadım. Milli takımda 5 maç oynadım ve 2 golüm var. Hedefim daha fazlasını da yapmak.
İlerleyen senelerde belki de bir tercih yapman istenecek ve Hollanda ile Türkiye arasında birisini seçeceksin. Tercihin hangisi ülke olacak?
Holladnda'yı çok seviyorum ama Türk olmanın gururu bambaşka. O gün geldiğinde inşallah doğru tercihi yaparım. Kalbim Türkiye'den yana.
Milli takımın gelecek sene Avrupa Şampiyonası'ndaki şansını nasıl değerlendiriyorsun?
Türkiye'nin büyük turnuvalarda her zaman tehlikeli bir takım olduğunu tüm dünya biliyor. Bunu birçok kez başardık. Olmaz denilen yerlerden ne maçlar döndü. Yeni jenerasyondaki futbolcular harika isimler. Her biri dünya yıldızı olabilecek kapasitede. Hatta bazıları da öyle. Birbirinden önemli takımlarda oynuyorlar. Ben şansımızı çok yüksek görüyorum. İnşallah bizi gururlandırırlar ve turnuvanın ev sahiplerinden biri olan Hollanda'da sevinç için sokaklara çıkarız.
Son senelerde Türk futbolcular önemli transferlere imza attı. Son olarak Yusuf Yazıcı Lille'ye gitti. Kendi kaderini bu doğrultuda çizebileceğine inanıyor musun?
Bu Türkiye'nin oyuncu kalitesinin yükelmesi anlamına geliyor. Avrupa'nın birçok kulübü Türkiye'yi de takip ediyor. Yusuf Yazıcı da benim gibi Trabzonlu olduğu için transferine çok sevinmiştim. İnşallah hem ona hem bana hem de tüm Türk fubolculara iyi bir transfer ve gelecek nasip olur.
Biraz da Süper Lig'i konuşalım. Burayı takip ediyorsun. Futbolu nasıl görüyorsun? Hem kalite hem mücadele açısından. Eredivisie ile arada nasıl farklar var?
Süper Lig çok değişti. Eskiden çok daha fazla mücadele vardı ve teknik kısım içinde kayboluyordu. Ancak şu an ikisini de görmek mümkün. Altyapıdan birçok isme şans veriliyor. Trabzonspor bunun en büyük örneği. Son dönemde önemli isimler çıktı. Kadroya direkt etki edecek futbolcular var. Diğer takımlar da bu politikaya devam ederse kazanan ülkemiz olacak.
Trabzonsporlusun. Takım bu sene şampiyonluğa oynuyor. Her ne kadar cumartesi önemli bir puan kaybı yaşasalar da sezonun büyük birbölümünde zirvedelerdi. Neler düşünüyorsun Trabzonspor ile ilgili? Transferin için Trabzonspor'dan teklif gelse yanıtın ne olur?
Trabzonspor bizim hayatımız. Daha önce 'Benim için orada oynamak bir rüya demiştim'. Gerçekten de öyle. Ailemizin futbol tutkusu çok farklı bir seviyede. Her maçı izliyoruz. Sonuca göre seviniyor ya da üzülüyoruz. Memleketinizin duygusunu gurbette yaşamak çok farklı. Şu ana kadar teklif gelmedi ancak isterlerse çok gururlanırım. Hatta bir tek ben değil, tüm ailem. Önümüzdeki sezon geleceğim açısından belirleyici rol oynayacak. Belki de isterler beni (gülüyor).
Futbolda idolün kim?
Lionel Messi kesinlikle. Ama pozisyonumda Frenkie De Jong.
Koronavirüs günlerinde herkes karantinaydı. Bu süreci nasıl geçirdin? Neler yaptın? Yeni sezon hazır girebilmek zor çünkü bu dönemde.
Kendim çalıştım. Özel spor aletleri siparişi verdim. Günde iki kez hem içerde hem dışarda çalıştım. Kulüpten özel bir program hazırladılar. Onu yerine getirmek zorundaydım.
Hollanda'daki hayatın nasıl? Gün içerisinde hangi aktiviteleri yapıyorsun? Hobilerin neler?
Hayatım futbol olduğu için her günüm bu yönde ilerliyor.Antrenmanlara çıkıyorum, bunun yanısıra kendim de özel çalışıyorum. Hobilerim FIFA oynamak ve dizi izlemek. Basketbolu da çok seviyorum.
