Aksoy: Bana “Bir şantiye daha kur, neden hentbol, neden spor” sorusunu herkes sordu. Ama hep kazanmak için çalışmamamız, biraz da keyif almak için yaşamamız gerekir

Aksoy: Ne bu şehre ihanet ederim, ne de terk ederim.  Ben dışarıdan gelip, para kazanıp da gidenlerden değilim, olmadım, olmayacağım da..

Trabzonspor Kulübü Yönetim Kurul Üyesi, Zağnosspor Genel Başkanı ve AKS İnşaat’ın patronu Emre Askoy Sonnokta’ya samimi açıklamalarda bulundu. Türkiye’de ismini duyuran, Trabzon’da varlığını her platformda hissettiren Aksoy’la, kah Zağnosspor’un geleceğini, kah Trabzonspor’u, kah ticareti konuştuk. İşte Aksoy’dan samimi açıklamalar..

Benim de çocuklarım var
Başarılı bir iş adamlık geçmişiniz var. Neden spor yöneticiliği?
3 çocuğum var. Benim yaş grubunda da ticaret yapan arkadaşlarımın da çocukları var. Her geçen gün nesil iyice kötü gidiyor. Ya çocuklarımız uyuşturucu ya da bilgisayar bağımlısı oluyor. Aileler de çocuklarını kötü alışkanlardan uzak tutmak için yanımda kalsın mantığıyla hareket ediyor. Ancak o daha da büyük sıkıntılar doğuruyor. Aslında bizim hedefimiz çocuklarımızı dışarıda daha nezih ortamlarda buluşturmak. Biz bu olayı kendimizi değiştirme düsturunda baktık. Bunun için de spor faaliyetleriyle ilgilenmeye başladık. Çünkü, sporun içerisinde eğlence, adrenalin, yaşam, hayatın anlamı ve dahi sayamadığım sayısız güzellikler var. İnsanlar sporu, maç sonu skor olarak görüyorsa ona diyecek çok fazla bir şey yok. Ama sporu gerçekten bir eğlence, bir yaşam hatta bir ticaret olarak görmek istiyorsa bunun hepsi sporun içinde var. Ben de bu kıstasları göz önünde bulundurmak istedim.

MAZİ GÖZÜMDE CANLANIYOR
Peki neden hentbol?

Bana bu soruyu gerçekten çok soruyorlar. (Gülerek) Trabzon’da bilenler bilir. Trabzon cidden spor şehridir. Buna da futbol kadar hentbolda katkı sağlamıştır. 24 Şubat’ın, Trabzon Belediyesi’nin mazisine bakmak lazım. Dünya elemelerine gitmiş, milli takımın çoğunluğunu bünyesinden bulunduran yıllar. Salonların tıklım tıklım olduğu yıllar. Biz de bu insanları salonlara çekmeye çalışıyoruz. Bir dönem taraftarlarımız maça gelsinler diye çeşitli etkinlikler yaptık. Sadece hentbol değil, salon sporların neredeyse tamamı gerçekten çok zevkli. Anlayan, bilen, izleyen bunu zevkini yine yaşamak istiyor. Birçok arkadaşımı maçlara zorla getirdikten sonra, sürekli iletişime geçip maçlara gelmek istediler. Ben bu maziyi tekrar canlandırmak istiyorum.

Hentbol’da para yok!..
Hentbol kulüplerine federasyonlardan pek bir katkı olmuyor diye biliyorum. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Doğrudur. Bizim bütçemiz bu sezon 2 Milyon TL, İddia’dan alacağımız para 400 Bin TL’yi geçmez. Geri kalan para cebimizden çıkıyor. Özellikle de rakiplerimize bakıyorum, çoğu belediye takımı. Biz de bir kaç arkadaşlarımla bu nişi yönetmeye çalışıyoruz. Bu işte yapılan en büyük yanlış para kazanmak için yapılmasıdır. Kulüp kuruluyor, para olmadığını anlayınca devrediliyor. Bu şekilde olduğu için de sıkıntılar baş gösteriyor. Özellikle de Trabzon’un en büyük yanlışlarından birisi hentboldan uzak durmasıdır. Bizler de, kız ve erkek takımlarımızda farklı şehir ve ülkelerden çok ciddi rakamlar harcamak zorunda kalıyoruz. Ancak her ne olursa olsun şehrimizin vermiş olduğu tepkilere rağmen, 19 Mayıs’a girdiğim zaman her şeyi unutuyorum, keyif de alıyorum. 

Güzel anılarla hatırlanmak
Ne gibi tepkiler?

Bana “Bir şantiye daha kur, neden hentbol” sorusunu herkes sordu. Ama hep kazanmak için çalışmamamız lazım. Bence biraz da keyif almak için yaşamalıyız. Bir evin geçimi bellidir. Kimse bu dünyaya kazık çakmak için gelmedi. Kazık çakacaksak bunun garantisi varsa bana da desinler. Çok zenginler gördüm, çok yoksullar gördüm. Ancak, herkes bir gün ölecek. Hem de aynı yere gidecek. Bence bir anıyla hatırlanmak çok güzel olaydır. Ben paramı zaten kazanıyorum. Şükür olsun işlerim de yolunda. Kendi çocuğumun geleceğini düşünmek zorundayım. Bunu maddi olarak düşünmeyin. Yaşantı olarak, kültürel olarak, sosyal aktivite olarak düşünün.. Ben kendi çocuğumun bulunmasını istediğim ortamı yaratmaya çalışıyorum.

SEMİNERLER DÜZENLEYECEĞİZ
İlk cümlenizden, son cümlenize kadar gelecek olarak bir kaygı güttüğünüzü anlıyorum. Altyapı projeleriniz var mıdır?
Yeni yeni sistemimizi oturtmaya çalışıyoruz. Sonuçta yeni kurulduk. Niyetimiz bu sene tüm okullarda seminerler düzenlemektir. Öğrencilerimize bir hentbolcunun dünyada nerelere gidebileceklerini, geçimlerinin ne olduğunu anlatmaya çalışacağız. Benim 15 Bin TL maaş alan sporcum var. Bu parayı altyapı oyuncumun kazanmasını daha çok isterim. Kulübümüzün sporculrı da o seminerlerde görev alacak. Güz döneminde bu hazırlıklarımızı faaliyete geçireceğiz. 

MEVCUT BAŞKAN AVANTAJLIDIR
Geçtiğimiz günlerde federasyon seçimleri oldu. Seçimi kaybettiniz. O süreci anlatabilir misiniz?
Bir yönetim oluşturuldu. Biz de sonradan eklendik. Ancak çok üzerinde çok çalışılmadı. Bazı eksikliklerimiz vardı. Bu tarz seçimlerde mutlak başkan her zaman avantajlıdır, olmadı. İlerleyen zamanlarda da neler olur hep beraber göreceğiz. Mevcut federasyonun da tam anlamında görevini yapabildiğini söyleyemem. Her şey devletten beklenir hale geldi. Bu sadece Hentbol Federasyonu’nda değil, hemen hemen tüm federasyonlarda bu böyle. Bire bir, büyük şirketlerle görüşülmesi gerekir. Sponsorlar bulunmalıdır. Ama birçoğu bunu yapmıyor. Federasyonlar da bir kıpırdanma olura çok daha iyi noktalarda olacağımız aşikar. 

HEDEFLERİMİZ VARDI.. 
ÇOK ÜZGÜNÜM

Hentbol Kadınlar’da Avrupa’da Challenge Kupası’nda son 16’yı kıl payı kaçırdınız. Bu konuda neler söylemek istersiniz. 

Bizden fark yiyebilecek bir takımken hiç beklemediğimiz hatalar yaparak kupadan saf dışı kaldık. Çok büyük hedeflerimiz vardı. inanılmaz hatalar yaparak kupa dışı kaldık. Üzgünüm. Şuan da hala daha bunun toplantıları yapılmakta.. 



1.LİG'DEN AĞIR BİR STATÜ
Futbola gelecek olursak, geçtiğimiz sezon şampiyonluk mücadelesi veren bir takımken statüye kurban gittiniz. Bilhassa bu noktadan bakarsak, statü hakkında neler söylemek istersiniz? 
Statü olarak çok stresli ve 1.Lig'den çok daha ağır bir statü. Ancak birilerine hata bulmaktansa kendimizi sorgulamamız gerekir. Yönetimsel bazda bizler ve sporcular olarak herkes hatalı Küme düşmemiz biraz daha farklı bir süreç. Kah statü, biraz kendi içimizde biraz da Trabzon’dan kaynaklanan bir süreçti. Biz olamasak bile bir başka Trabzon takımı olsun dedik. Ancak, Araklı takımı da finallerde fark atacağı takımlara yenildi. Bizim hatamız var. Çünkü, takımı Trabzon’dan uzaklaştırdık. Akçaabat Fatih Stadı’nda oynattık. Bu sezon BAL’a yükseldiğimiz taktirde Yavuz Selim’de oynayacağız.

FUTBOLDA HEDEFİNİZ NE?
Hedefin sonu yoktur. Değil süper lig şampiyonluğu, şampiyonlar liginde mücadele etmek istiyoruz. Bu işin en üstü neresi? Şampiyonlar Ligi.. Ben ticarette de en üste çıkmaya çalıştım. Küçük hedef kurmak bana göre değil. Ulaşılması çok zaman alacak hedefler, beni daha da motive eder. Hedefim şampiyonlar liginde mücadele etmek,  ama 3 ligde kaldım, ama 2 de kaldım.. Olsun hedefsiz rızık olmaz. Futbolda 3. Yılımız.. Her geçen sene biraz daha tecrübe kazanıyoruz. Altyapımızı kurmaya çalışıyoruz. Profesyonel hava yakalamak için imkanlarımızı seferber ettik. Neden hentbol sorusunu şimdi neden spor sorusu olarak bakalım. Sporu iki türlü düşündüm.. Bir ticari ve başarı taraflı, bir de Trabzon’un sosyal yaşamına katkısını baz alarak. Sosyal yaşamını bir baba olarak yapmaya çalıştım. Ticari ve başarı için de, her zaman bir üstü vardır. 3. Lig’de Türkiye Kupası Şampiyon’u olursunuz. Şansınız tutar sonuçta top yuvarlaktır ki bence aynı zamanda canlıdır. Keza bunun örnekleri Amedspor, ya da bizden örneği 1461 Trabzon gibi.. Mücadeleden hiçbir zaman vazgeçmeyeceksin. Ben hiç vazgeçmedim. Vazgeçmeye de niyetim yok.

TARAFTAR KADAR ÜZGÜNÜZ
Trabzonspor’da yöneticisiniz. Bu sezon da takımın üzerinde bir ölü toprağı var ki kalkmadı gitti. Düşüncelerinizi alabilir miyim?
Her vatandaş gibi biz de üzgünüz. Yöneticiyiz diye daha mı az ya da daha mı fazla üzgünüz. Hayır. 4-5 gündür Trabzon’dayım. Arkadaşlarımla konuşurken dahi “açmayalım bu konuyu” diye söylüyorum. Çarpanlarınla çarptığınız zaman yorum yapamıyorum. Biz bir yönetimiz, herkesin bir işi var. Sportif taraf benim işim değil. Yani Başkan ve Nevzat Aydın ilgileniyor bu tarafla. Başkan kendi bireysel ilişkileriyle, para yönünü büyük oranda çözdü. Transfer piyasasında da Ersun Hoca ile Başkan Usta ve Yarımcı Aydın ilgileniyor. Müdahil olamıyoruz çünkü bizim sorumluluğumuzda değil,  müdahil olmak gibi bir düşüncemiz yok. Bu döneme kadar başarı olması gerekiyordu. Bu hepimizi üzüyor. Biz dik duruyoruz inşallah toparlanırız. 

Trabzon yoksa Türkiye de olmaz
Trabzon’u şehrini nasıl yorumluyorsunuz?

Trabzon şehri dünyaya mal olmuş bir şehirdir. İstanbul fethedildiğinde bu böyleydi, Atatürk geldiğinde de bu böyle oldu. Trabzon yoksa Türkiye de olmaz. Bunu analiz olarak başköşeye koyalım. Trabzon 10 numara yaşanacak bir şehir. Ancak ticaret bir yere tıkanıyor. Bu tıkanıklık açılmıyor. Demir yolumuzun olmaması bizi tarımdan da ticaretten de uzaklaştırıyor. Hazine arazilerinin olmaması bu şehri büyütmüyor. Bugün halen da Türkiye Cumhuriyeti’nin %70 i devlet hazinesidir. Trabzon’da ise şahıslara aittir. Bu da gelişmenin önünü kapatıyor. 

KÜSKÜNLÜĞÜM DE YOK KIRGINLIĞIM DA 
Sizin Trabzon’dan gittiğiniz söyleniyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz
Ben bu şehrin çocuğuyum. Evim burada, köyüm burada.. Her ayın 10-15 günü bu şehirdeyim.Halen daha bu şehre yatırım yapmaktayım ve yatırımlarıma da devam edeceğim. Restaurantım, otelim, gıda depolarım, 22 tane şantiyem var. Hala daha şantiye açıyoruz. 1 metre kare arsa alacaksam yine bu şehirden almak isterim. Benim bu şehre küskünlüğüm, kırgınlığım yok. Çocuklarım ve hedeflerim için İstanbul’da bulunuyorum. Ancak, düzenimi bozmadım. Eskiden de ayın 15 günü il dışındaydım. Ne bu şehre ihanet ederim, ne de terk ederim.  Ben dışarıdan gelip, para kazanıp da gidenlerden değilim. 

HUZURUNUZU KENDİNİZ SAĞLAYIN
Eklemek istediğiniz bir şey var mı? 
3 çocuğum var. Evliyim ve her zaman her ortamda tek bir sözüm vardır. Evinde huzurlu olan, işinde de huzurlu olur. Evimde huzurum var, bu da işime yansıyor. Memuru için böyledir, işçisi için, iş adamından tutun öğrencisine kadar.. Bunu başarabilen tuttuğunu koparır. İnsanın evinde yaşadığı huzur hayatını idame noktasıyla doğru orantılıdır. İnsanlarımız evindeki huzuruna dikkat etmelidir. ,

Sonnokta / Ali Osman Yürük