Geçenki kapkara bir haftada 2 yakınımı kaybettim. Milli aranın yaramadığı, Trabzonspor’da bir atanla bir tutanların tabiri caizse ipleri çekildi. Şimdilik sular duruldu gibi yönetim neşteri vurdu divan da onayladı!
Trabzonspor borç yatağında yaşlı oyuncularla adeta huzur evine dönmüş kimin umurunda?
Ne yapmaya çalıştığı veya ne yapmak istedikleri belli değil bu hesaplaşmanın bu günün ürünü olmadığını da dünya alem biliyor ama özeleştiri kimse yapmıyor veya yapamıyor. Sözün özü filler tepişiyor çimler eziliyor. 
Trabzonspor gittikçe kötüye gidiyor beyler! Kongre öncesi bu olanların sonrasında herkes bir şeylerin peşinde mi olmalıydı yoksa yaşamında hiç düşmediği konumdan nasıl çıkarılacağında birleşilmesi gerekmiyor muydu?
Trabzonspor’un önünde zor maçları var. Herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekir.
Şu ana kadar yazdıklarımdan kimse ters köşe yapıp vazife çıkarmaya kalkışmasın.
Geçen haftaki yazımda hiç kimse Trabzonspor’un üzerinde olanmış olmayacakta, bu çocukların eylemi yenilir yutulur değildir diye fikrimi belirtmiştim.
Başta Edip Sevinç bey olmak üzere “böyle bir yazının yazarını tebrik etmeden olmaz” diyen bir dizi okurlarım var.
Onların doğru da Trabzonspor menfaatlerinde birleştikleri için bende onları tebrik ediyorum.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Sinekten yağ çıkmaz!
Bir başka kara tablo milli takımla birlikte Türk futbolu onu yönlendirip sözüm ona yönetmeye çalışan TFF küme düştürdü. Peş peşe gelen mağlubiyetlerden sonra yetkililer ümitlerini hala koruduklarını geleceğe dair pembe tablo çizdiklerini sizlerde duymuşsunuzdur.
Sözüm ona bu yetkililer hala sinekten yağ çıkarmaya uğraşıyorlar veya sanıyorlar.
Başlarını kuma gömmüşler!
Lucescu’dan mucize bekliyorlar. O da hey hat diyor demesinde merak etmeyin beyler ben bu takıma güveniyorum. Geleceği aydınlık.
Sahi bu hocanın kuşağı mı duymuyor yoksa bizlerle alay mı ediyor? Onun kararını da siz verin.
Bir Türk hocası olsaydı şimdiye kadar bir kaç kez arkasına teneke bağlayıp yurt dışına bile göndermişlerdi.
Bana öyle geliyor belki de yanılıyorum.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bunlar raydan çıkmışlar azizim!
Bir başka kara tablo da amatörlerden elimden geldiğince izlediğim maçlardaki hakem hatalarını kural hatalarını bazen de her ikisinin karışımını maça etki ediyorsa dile getirmeye çalışıyorum. İşte o geçen haftadaki kara tablodan bir manzara daha!
Yalıspor DSİ maçı…
Hakem Yalıspor’un 2 bariz penaltısını es geçti. Geçilecek pozisyonlar mıydı asla!
Kabak gibi gözünün önünde tüm çıplaklığı ile görünmemesi mümkün değildi, penaltı pozisyonlarının….
Yasin hocanın da görmemesi mümkün değil di gördü elbet!
Ancak düdük ağzına bir türlü gitmedi, futbolcuların isyanına ya yalancı tebessümle ya da sakin olun arkadaşlar diyerek geçiştiriverdi.
Neden mi böyle yaptı onu başındaki Ali Can Lakot’a gözlemcisine atayana lütfen sorun!
Umarım bir daha böyle yazı yazma durumunda olmam ama hiç de aklımın yeri değil.
Çünkü bunlar hepsi değil ama çoğunluğu raydan çıkmışlar azizim.
