Şenol Güneş'in açıklamalarından bazıları şu şekilde: 

''Her şeyi bilmiyorum ama bildiklerimi paylaşmak istiyorum''
Bizim dönemimizde, Fatih Hoca Mustafa Hoca ile beraber oynadık. İyi oyuncular da vardı ama yurt dışında bir güvensizlik vardı. Şu anda Türkiye’nin kendine güveni var ama birbirimize olan bilgileri tazelemeli ve geliştirmeliyiz. 50 yıldır futbolun içindeyim. Her şeyi bilmiyorum ama bildiklerimi paylaşmak istiyorum. 15 yaşında kadar Trabzon’un dışına çıkmadım ama hayalleri vardı. O zaman şehir dışına çıkmak bile meseleydi.

İmkanlarımız fazla ama bir düzensizlikler, karışıklıklar var. Kötü değiliz ama daha iyi olma şansımız var. 96. 2002. 2000’deki sonuçlar olumsuz değil ama yaptığımız yatırımları ve karşılığını tartışmalıyız. Almanya bu konuda bizden çok daha önde ve zaman zaman ‘Neden olmadı’ diye bir araya geliyorlar. Biz gelemiyoruz.

Kimin az kimin fazla yaptığına bakmak yerine gelecekle ilgili planlar yapmak gerekir. Aslolan, saha sonuçları iyi olmadığı zaman konuşmakta zorluk çekiyoruz. Futbol ekonomi isteyen bir iş. Endüstriyel bir iş aldı ama zengin aile sporu değil. Zengin aile çocukları futbol oynamaz. 

''Eğitimcilerin daha çok eğitilmesini istiyoruz''
Dışarıdan bakınca herkes sahanın içini, popüler tarafını görüyor. Her gün bunu düşünüyorum. Teorik ve pratik taraflarını öğrenmeye çalışıyorsun. Bir dönem kursa gittiğim zaman topla nasıl oynanacağını göster, seni kursa alalım dediler. Ben bu savaşları da verdim. Futbol oynayanların buna girmesine gerek yok dedik. Eğitimcilerin daha çok eğitilmesini istiyoruz. 1. maddemiz o.

Biz bahçede olan çiçeği yetiştirmek yerine dağdakini götürüyoruz. Bahçedekini bakıp yetiştirmek lazım. Son dönemde dışarıya giden oyuncularla ilgili bir tartışma vardı. bakıyorum şimdi patır patır gidiyorlar. Hem de genç oyuncularımız. 

Birçok yönetici ve başkan kulüpleri toparlamak için çalışıyor. Sonuçtan giderek sebepleri bulmaya çalışıyoruz. Örneğin Bursaspor altyapısı başarılı olan takımlardan ama sonuca bakarsak başarısız diyeceğiz. Demek ki iyi bir örnek değil. Bursaspor’da Ertuğrul var, daha önce gidenler de var. İdari, teknik konular öncelikle planlanmalı. Her şey antrenörlerin üzerine yıkılıyor, onlar da yönetici ile ilişkiler kuruyordu. Altyapıda olan hocanın tek görevi altyapı olmalı. ‘Ben nasıl kalacağım’ diye düşünürse o iş bitti.

''Eğiticiler kişilik ve karakter olarak model olmalı''
Eğiticiler kişilik ve karakter olarak model olmalı. Çocuklar onlara bakarken baba - anne görmeli. Konya, Trabzon, Adana ve bazı şehirler futbola müsait. Oradan çıkan hocalar onlara model oluyor. Şimdi popüler, toplumda ilgi görüyor. Bu onları teşvik ediyor. Trabzon’a da uygun. Trabzon’un iş hayatı yok, ekonomik olarak sıkıntısı var. 

Şu anda uygulanan bir sistem var, 14 tane… Hadi kaldır diyemezsiniz ama adım atabilirsiniz. Asıl durum kulübün ekonomik yapısı. Mesela 14 yabancıyı Avrupa’da kullanabilirsiniz ama Türkiye’de 10 oynayacak. Sonraki sene 9, sonraki sene 8. Şu anda yabancı oyuncuların da kontratları var.

Sol ayaklı bir stoper bulamıyorsunuz. Sol bek bulamıyorsunuz. Eskiden defans bulup forvet bulamazdık. Sağ bekte Zeki iyi gidiyor, Sangare gelebilir. Bunlar kulüplere örnek olsun. geliştirilecek şeyler. Antrenörler kendi arasında tartışabilir. Transfer de olabilir. 

İngiltere’de yapmak istiyorlar şimdi. Ben VAR’da görüntüye gerek yok diyorum. Ben karşıyım dedim. VAR teknolojik ve futbolun özünün dışında. Orta hakem inanıyorsa devam ettirsin, şimdi kulaklığı da var. O andaki adamdan haber alsın. Öyle olmalı. Seyirci durmamalı. O gidiyor bakıyor, gol sevinci şüphesi… Doğru karar tabii ki önemli ama doğru zaten tartışılır. Kayserispor maçında ofsayt kararı 5 dakikada verildi. Yanlış kararı düzeltmek için VAR olsun ama futbolun özünü bozmasınlar. (Ajansspor)