Trabzonspor’un, Trabzon’da oynadığı Fenerbahçe maçları müthiş elektrik yüklü olur, şehir birkaç gün önceden otomatikman havaya girer ve maç başladığında da anormal bir ortam oluşurdu. 

Gelin görün ki, kupa maçı öncesi şehirde gram hava oluşmadığı gibi sahaya da yansıyan enerji yükü yoktu. İlginç değil mi? Maç saatinin 20.30 oluşu, açık kanaldan müsabakanın veriliyor olması ya da hafta içi oluşundan kaynaklanıyor diyenler olabilir ama ben hiç sizler gibi düşünmüyorum. Sanki Trabzonsporlular ligde Fenerbahçe’yi yenmiş olmanın verdiği rahatlıktan olsa gerek, kupa maçına deşarj olmuş halde çıkmış olabilirler mi?

Fenerbahçe’de Ersun Yanal’ın görevinden ayrılmasına rağmen, Trabzonspor maçına takımının başında çıkmasını da anlamış değilim. Neyse, Trabzonspor maça hızlı başladı. Dakika 5’de Sosa kaleyi ilk yoklayan isim oldu. Hüseyin Çimşir hoca kadroda revizyona giderken, savunmada Campi-Da Costa ikilisi şans buldu. Cezalı Mikel’in yerine de A.Kadir Parmak görev yaptı. Ndiaye sakatlanıp yerini Guliherme’ye bıraktı.

Nwakaeme’den bahsedelim. Adam takımını rahatlatıyor. Top ayağına aldığında arkadaşları dinleniyor. Fenerbahçe’yi de yoruyor. Yani Nwakaeme Trabzonspor’un çok önemli bir silahı olmaya devam ediyor. Erce Kardeşler konusuna gelince, kupa maçlarında Erce’ye şans veriliyor ama ben Fenerbahçe maçında Uğurcan Çakır’ın kalede olmasını beklerdim. Yanlış anlamayın Erce kötü kaleci tabi ki değil, hatta iyi de oynadı ama böylesine önemli bir müsabaka oynuyorsanız Uğurcan kalede olacak.

İkinci yarı başlar başlamaz, ‘beyler Fenerbahçe maçı oynuyoruz’ dercesine attığı golle herkesi ayaklandıran Sörloth olurken, bordo-mavili taraftarlar da devreye girdi. Hatta devamında Nwakaemen ikinci golü attı ama geçersiz sayıldı, ofsayt gerekçesiyle. Yani demem şu ki, Trabzonspor, Fenerbahçe maçına nihayet süper enerjik bir dönüş yapmış olarak geri dönmüş oldu. Şimdi sizlere Hüseyin Çimşir hocanın ortaya çıkan bir sırrını anlatayım.. Kontrollü oynatıyor takımını ve 5 dakikalık bir tempo yaptırıyor işi bitiriyor. Dakika 66’da olduğu gibi Ekuban başlangıçlı pozisyonda, Parmak harika pas ve Novak’ın şık golü 2-0. Dediğimiz gibi Trabzonspor temposunu yakaladığı an caydırıcı moduna geçiyor. Parmak’dan devam edelim. Müthiş oynadı Fenerbahçe maçında. Takımını çok sayıda pozisyona soktu. Eğer böyle tempo yaparsa A.Kadir Parmak, Ndiaye ile aralarında müthiş bir forma kapma savaşı olacak, ben böyle görüyorum. 

Ben asıl 78’inci dakika da Sörloth’un attığı gole takıldım. Bence, buz gibi goldü. Faul verildi. Çok ilginç… Devamında Muriç golü buldu ve 2-1 oldu.

Sonuç olarak Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası’nda Fenerbahçe’yi 2-1 mağlup etti. İstanbul’da oynanacak olan rövanş maçı öncesi de avantaj elde etti. Rövanş maçı tabi ki zor olacaktır ama Trabzonspor, Fenerbahçe’yi eleyecek güce sahip olduğunu ben gördüm. NOKTA