Fanatik Gazetesi yazarı Mehmet Demirkol bu haftaki yazısında şu ifadelere yer verdi;

Üç gündür en az kadro müdahalesine ihtiyaç olan takımın Trabzonspor olduğunu yazıyorum. Hele bir de medyada yer alan haberlerdeki gibi Elneny olasılığı varsa ligin tartışmasız 1 numaralı kadrosu Karadenizliler’de olacak. Zira öne geçme konusunda bir sıkıntısı olmayan Trabzonspor’un oyunu tutma, top yaparak rakibi koşturma eksiğini Elneny’nin varlığı kapatabilir. Bu Parmak’ın oyununu da etkiler. Bu durumda ‘maç başına 2.02 puanlı şampiyon kıskacı’na takılmış ligimizde zirveyi bulması çok zor olmaz. Başakşehir’in Avrupa Ligi sonrası kendisini yenilemesinin kolay olmadığı, Şampiyonlar Ligi yılında 8 ayda 40 lig maçının yıpratıcı olacağı açık. Diğer 3 İstanbul büyüğü ise büyük kadro yenilemeleri içine girmek zorundalar. Dolayısıyla Trabzonspor ’un çok net bir avantajı var. Öte yandan 2 temel ve potansiyel olarak büyük soruna çözüm bulmaları gerekiyor...

Finasal durum kritik

Öncelikle finansal durum en önemlisi. Avrupa gelirlerini kaybetmişken harcama limitleri konusunda ciddi bir sıkıntı yaşanacağı kesin. Borç yapılandırması sonrası ödeme zamanının yaklaşması da Karadeniz ekibini etkileyecek. Elinde iyi para edecek genç yetenekler var. Ama pandemi hem onların performansını kötü etkilediği için satış rakamlarını düşürmüş olabilir. Hem de kulübün durumunu bilen alıcılar, tok bir satıcıyla karşı karşıya olmadıkları bilinciyle pazarlık gücüne sahip olacaklar. Bunlar yönetimin işini zor hale getirdi. Şampiyonluk ve Şampiyonlar Ligi hayali kurulurken başka bir boyuta geçildi. Bu eldeki oyuncuların kalma gitme kararlarını da kökten etkileyecek.

1- Bu hikayede ‘Ünal Karaman’dan ne bekleniyordu ki ayrılmak gerekti? ’ sorusuna bir cevap bulmak lazım. Şampiyonluk barajının sadece 2 puan altındaydı. Keza Hüseyin Hoca için de aynı soru sorulabilir. Bu soruları bundan sonraki seçimleri doğru yapmak için sormak gerekli.

2- Bu yüzden önce ‘hangi kadroyla oynanacak?’ sorusuna cevap bulmak gerekiyor. Kadro aynı kalacaksa Newton kararı doğru olabilir. Ama kadroda özellikle de temel oyuncular değişecekse, kaygan zeminde bir kurt hoca gerekir.

Sosa ile Elneny müthiş olur

Sosa Trabzonspor görüşmelerinin nasıl sonuçlanacağı herkes tarafından merak edilen 2 konudan biri. 2.3 milyon Euro civarındaki teklif başta Sosa tarafından pek hoş karşılanmamıştı. Ama şimdi rüzgar biraz tersine dönmüş gibi. Sorun şu ki o teklif yapıldığındaki hedefler ve ekonomik şartlarla şu andakiler aynı değil. Yeri doldurulması imkansız bir oyuncu ama şampiyonluk garantisi de vermiyor. Yönetimler açısından en zor ikilemleri bu tip oyuncular yaratıyor. Ülkesinden de istenen Arjantinli kalmak isterse, yönetim ‘hayır’ diyemez. Ben diyemezdim. Hele bir de yanına Elneny’yi koyabilirsem sırtım yere gelmez diye düşünürdüm. Ancak harcama limitleri ve UEFA kıskacı izin verecek mi? Buradaki bir başka konu ise Ömür ’ün ayrılmak istemesi. Geçen seneden yönetimden alınmış bir sözü var. Geçen seneki o inanılmaz teklifler gelir mi peki? Pandemi hesapları alt üst etti.

Uğurcan'ın arkası hazır

Uğurcan’ın talipleri olduğu biliniyor. Ancak hangi miktarda bir paraya satılabilir sorusunun kesin bir cevabı yok. 30 milyon Euro üstü, Türk futbolcular için henüz mümkün olmadı. Avrupa’daki gençlerin başarısı arttıkça Türkiye çıkışı da bu paralara gelecektir. Sheffield ’dan gelen 15 milyon Euro civarında olduğu söylenen teklifi değerlendirmek sonraki transferden makul bir pay alarak çok mantıksız olmaz. Pozisyon, zaten bu satış beklentisiyle Erce ve Muhammet Taha ile yedeklenmişti.

Novak standardı zor

Novak ’ın muhtemel ayrılığı sonrası bu pozisyon için adı geçen oyunculardan potansiyeli en yüksek olanın Frydek olduğunu söyleyebiliriz. Sol kanadını bir hücum gücü olarak kullanmaya alışmış Trabzonspor için iyi bir asist gücü. Stoperde ise Jemerson ’un adı geçiyor ve bu doğru bir deneme olabilir. Ancak Novak ’ın sağladığı hücum standardını sağlamak zor olacak. Defansif yönde ise problemin aslında orta sahadan kaynaklandığını söyleyebilirim.

Sörloth ikna edilmeli

Asıl sorun forvette. Güvenilir kaynaklardan gelen bilgi; Sörloth’un kesin olarak ayrılmak istediği yönünde. Ne kötü ki en çok istenen oyuncudan, yapılan kontrattaki çıkış maddesi gereği Trabzonspor ’un büyük bir para kazanması mümkün değil. Yanında Ekuban gibi gerçekten iyi bir hücumcuya sahip olunca da Norveçli başka bir seviye yakaladı. Bir sene daha ikna edilmesi gerçekten harika olurdu. Çünkü o performansta bir oyuncu bulmak kolay değil. Eğer Trabzonspor, oyuncunun piyasada hak ettiği paranın tamamını kasasına koyabilse söylenecek bir şey yoktu. Ancak çıkış opsiyonu her şeyi bozuyor. (1 yıl daha kiralık kontratı olan Sörloth'un bonservisi gelecek sezon sonunda 6 milyon Euro'ya alınırsa, 9 milyon Euro'luk çıkış maddesi devreye giriyor)

Satmamak önemli ama...

Sonuç olarak Trabzonspor ’un alması değil satmaması önemli ama bu da pek mümkün durmuyor. Bu çerçevede teknik adam değişikliği de başka bir boyutta ele alınmalı. Newton hem önümüzdeki sezonun kadrosunu yapma hem de bir takımı sıfırdan kurma konusunda ne kadar ehil? Zor sorulara kolay cevaplar aranıyor. (Fanatik)

Buraya tıklayarak yazıya ulaşabilirsiniz.