Sporyorum'a konuşan Gürcü teknik adam, "Trabzonspor’a doğru zamanda mı geldiniz?" sorusuna, "Trabzonspor’a gelmek için her zaman doğrudur. Asla pişman değilim. Bir şeyler yapmaya geldim ama olmadı, üzgünüm" diye yanıt verdi.
 
Sözlerine “Trabzonspor’da iyi şeyler yapmanın önünü kesebilecek o kadar çok sorun var ki!” diye devam eden Gürcü Teknik Adam, şunları söyledi:
 
“Şehir bugün çok mutsuz. Beşiktaş’ı yenip ilk iki haftada 6 puan aldığımızda da mutsuzdu. Hiçbir şey değişmedi. Ben nasıl burada mutlu olabilirdim. Mutsuzluk genel. Bunda takımın aldığı sonuçların önemi yok. Nereden kaynaklanıyor bilemem ama şehir mutsuz, insanlar birbirlerine güvenmiyor, sevmiyor. Herkes birbirinden hesap soruyor. Bir yemek olayı çıktı. Çok garibime gitti. Gerçi ben yemekte yoktum ama olsam ne fark eder ki! Yıllardır tanıştığım dostluğum olan insanlarla yemek yiyemeyecek miyim? Aile dostum onlar. Ya da kardeşim yedi de ne oldu? Benim gidişimin bu olayla ilgisi yok. Gidişimin nedeni istediklerimi yapamamak. Buna hakem engel oldu dersiniz, direkler, ofsaytlar dersiniz, her şey söylenebilir. Ama ortada bir gerçek var. Ben istediklerimi yapamadım. Şehir beni de mutsuz etti. Daha fazla kalmamın bir anlamı yoktu. Bir şeyleri değiştirmek istiyordum ama başaramadım. Direkt benim suçum da değil bu.”
 
Futbolcularla ilgili hiçbir sorunu olmadığını ve hepsini çok sevdiğini belirten Şota Arveladze, “Ben teknik direktörüm, onlar futbolcu. Zaman zaman istediğimi yapmadıkları için ben onlara kızabilirim. Onlar benden beklediklerini bulamaz, oynamazla bana kızabilirler. Bunlar anlık şeyler. O gün olur, orada biter. Hiçbirine küskün değilim.” diye konuştu.
 
Trabzonspor’da görev yapacağı kalan süreyle ilgili ekonomik konuların nasıl çözümlendiği sorusuna Şota, “Ben Trabzonspor’la para konuşmam. Ne demişlerse kabul ettim. Geleceğe yönelik para talep etmedim. Hakettiğim ücreti vereceklerini söylediler, kabul ettim” diyen Şota Arveladze, sözlerini şöyle tamamladı:
 
“Trabzon’u seviyorum. Futbolculuk günlerimdeki kadar seviyorum. Bu şehrin beni sevdiğini biliyorum. İnsanların sevdiğini biliyorum. Gönlüm her zaman bu şehirle olacak, kim yönetirse yönetsin, kim teknik adam olursa olsun kalbim hep bu kulüp için olumlu atacak ve kazanmasını isteyeceğim. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.”