ALİ SAVAŞ’TAN SICAK ANALİZ…

Trabzonspor’un içinde bulunduğu süreçte hakkını elde etmek için mücadelesi devam ederken, yönetimin teknik ve taktik hataları camiayı yalnızlığa sürükledi. Bugün Mehmet Ali Yılmaz Tesislerinde ki büyük! Büyük buluşma aslında küçük bir çırpınış gibiydi.

Saat 11:00’da başlayan toplantı için saat 10:00’da tesislere gittim. 11:00’a kadar kümeler halinde, bir araya gelen camianın sahipleri ayak üstü top yekun mücadelenin nasıl yapılması gerektiğini tartışmadan çok, kurum içi tartışmalara kendini vermişti.

Bir araya Başkan Sadri Şener ile sohbetimizde bize garip gelen kendine ise hiç gelmeyen şu açıklaması, bana toplantı başlamadan havada su dövülecek izlenimi verdi.

Şener dedi ki: “Çok güçlü lobi ile mücadele ediyoruz. Yalnız kaldım. Trabzon’a gelmek için Erzurum’a indim. Arabayla geldim. Coğrafi olarak ta dezavantajlarımız var. Anlayın, ne ile mücadele ettiğimizi”
Şener’in bu lafından sonra bir gazeteci arkadaşımız şöyle bir soru yöneltti: “Yıldırım Demirören’e çok güvendiniz. Onu desteklerken, böyle bir katılımlı toplantı da mı karar aldınız?” Şener, bu soruya da tepkisel olarak, şöyle cevap verdi: “Niye seçim yapıyoruz o zaman?”

Toplantıda detay bir iki gelişme dikkatimi çekti:
Şener’in bir önceki yönetiminde yer alan etkin isimler! Bu buluşmada yoktu. Eski başkanlardan Salih Erdem haricinde kimseyi görmedim. Eski Asbaşkanlardan gözüme çarpan Erol Tuna ile Ömer Gürsoy vardı.

Hariçten gazel okuyup içeride olması gerekenler yine kayıptı.

Nuri Albayrak cephesi tam kadro toplantıda yer aldı. Siyasi partilerde öyle.

CHP Merkez İlçe Başkanı Ahmet Kaya ekibi ile oradaydı.

AK Parti İl Başkanı Adnan Günnar ile MHP İl Başkanı Nihat Birinci’de ekibiyle toplantıya katıldı.
Şener’in konuşmasının bir bölümünde AK Parti’de dahil partilerin seçilmiş vekillerini ve temsilcilerini eleştirmesi MHP İl Başkanı Birinci’yi bayağa bir sinirlendirdi. Bu esnada Divan Kurulu Başkanı Ali

Özbak’ın Birinci’yi yakın markaja alarak sakinleştirmesi dikkatimi çekti.

Şimdi bu süreçte benim gözlemlerimi başkana bir hatırlatayım…

Süreci eski başkan AK Partili Faruk Özak ile yürütmedin mi?

MHP Milletvekili Koray Aydın her fırsatta haksızlığımızı dile getirmedi mi?

Adını bilmediğimiz iktidar partisi milletvekillerinin bu boşluğunu Faruk abi doldurmadı mı?

ve en önemlisi Başbakanın Fenerbahçe’yi kurtarmak için formüller aradığını niye seslendirmiyorsun?

Hele bir sen konuş, sonra biz iktidarı köşeye sıkıştıralım…!

Trabzonspor’un bir çok eski yöneticisi görevde iken içerden ihanete uğradığına inanarak bugünki isyanın organize edildiği toplantıya benliği ile katılmadığı belli oluyordu.

Ahmet Uğur Zihni, Haluk Ulusoy Federasyonunu seçerken, nasıl bir bedel ödediklerini Sivas maçındaki ağır ceza ile anlatırken, bu ihanete camia içinde uğradıklarını camianın tek yürek olması için bir araya gelinen toplantıda söylüyordu.

Toplantının bir bölümünde Sıtkı Hacısalihoğlu, erkenden kalkıp giderken bana ilginç bir yorum yaptı:
“Burada nasıl hakkımızı alacağımız değil, nasıl içeriden hançerlendiğimiz konuşuluyor.”

Genelde hemen hemen genel kanı toplantıya katılanlarda böyleydi.

Şeklen, birlik ama içerde yok ki dirlik.

Kısacası bu şike süreci başladığında ben başkanıma güvendim. Ona inandım. Onun hamlelerinin doğru olduğuna kanaat getirdim. Eksikliklerini yüzüne söyledim. Gelişmelerin göbeğinde olduğu için uyguladığı taktik için bir bildiği var diye sessiz kaldım. Ama gelin görün ki, bunların hiç biri meğer gelinen bu aşamada doğru değilmiş.

Başkan teslim olmuş…

Camia içinde bölünmüş…

Kanaat önderleri bana zarar gelmesin diye sinküllahımı oynuyor…

Siyasiler iktidarda ise sessiz, muhalefette ise sesliliğini oya nasıl dönüştürürüm diye şekillendiriyor…

Bugün tesislerde ki toplantıdan çıkardığım sonuç şudur:

Ezildik,

Yıkıldık,

Yakıldık…

Bu aşamadan sonra şu iddialı sözü siz okurlarımla paylaşmak istiyorum:
Trabzonspor’un yüce ve yüksek menfaatleri bu sezon Fenerbahçe’nin Şampiyonluğundan geçiyor…
Fenerbahçe şampiyon olursa şike operasyonunda kimin üzeri çizilmek isteniyorsa, o hamle yarım kalacak.

Galatasaray Fenerbahçe şampiyon olursa, şike sürecinde kendini kulvar dışına atmış olduğu pozisyondan kulvar içine sokacak..

İşte ortalık o zaman karışacak.

Yaşasın, Fenerbahçe’nin Şampiyonluğu