Dün gece maçın ilk 20 dakikası ACABA dedik hepimiz.. 

Kendi sahamızda kalıp Beşiktaş 'ın topla oynamasına izin mi veriyoruz yoksa gücümüz buna mı yetiyor?

Kısa süre sonra görüldü ki kötü gidişatını sonlandırmak isteyen Beşiktaş vardı sadece sahada..Gol pozisyonu üretemeyip kaleye şut bile çekemedikten sonra ne anlamı var ki topun sende kalmasının.

Sazı eline almasını beklerken hep flüt çalmayı yeğleyen Sosa çıktı karşımıza. Bir kaç haftadır eleştirdiğimiz Sosa memleketine gitmiş yerine özlenen Sosa gelmişti sanki..

Ne yapmıyorsa geçtiğimiz haftalarda dün gece hepsini yaptı.Böyle oyna seni göklere çıkarmasını da biliriz elbet.. 

Sosa için söylenen takımın lideri dün akşam yerine oturdu..Aynen devam..

Peki Sosa'nın bu kendini bulur performansı mı aldı maçı derseniz,bence tek başına yetersiz kalır.. 

Hüseyin Türkmen hamlesi demeyeceğim,hatadan dönme diyeceğim.Ünal hoca artık maceraya girip farklı seçenekler denemez diye tahmin ediyorum.

Hüseyin bu takımda abartısız 10 yıl oynamalı ve asla satılamaz etiketi dolabına yapıştırılmalıdır..

Gelelim gecenin bence en büyük hamlesine ve galibiyette ki baş mimarlara.. 

Hadi olabilseydi keşke de maç sonu “Ünal-Kamil el ele hep beraber tribüne” diye bağırabilseydik..

Nasıl herkesin görmesi gereken çok basit dokunuşları yapamadı diye Ünal Hoca'yı eleştirmişsek dün gece de Kamil hamlesi ile ne kadar haklı bir karar verdiğinin vurgusunu yapmak zorundayız.. 

İşte hocalık budur.. 

Hiç birimizin aklında olmayanı inat için o kadroya yazmak değil,takımın asıl ihtiyacını yazmaktır..

Peki bu Kamil dün gece ne yapmıştır..? 

Bence maçı almıştır..

Takımın defans ve orta saha arasında kalmasını engellemiş, ileri çıkmasına,topun yönünün değişmesine,rakip takımın sol kanadının (özellikle Caner) hiç çıkamamasına neden olmuştur..

Ama bence en önemlisi Kamil dün gece yeni transferimiz olmuştur.