Yapılan aklama operasyonunun şike gerçeğini ortadan kaldırmayacağınıifade eden Kulaçoğlu'nun açıklaması şu şekilde:
"Türkiye Süper Lig'inin 2010-2011 sezonu şampiyonluk unvanını ve kupasını elinde tutan kurumun, bunları çok sayıda şike ve teşvik eylemleri yaparak elde ettiği, UEFA Disiplin Kurulu, UEFA Temyiz Kurlu, CAS ve İsviçre Federal Mahkemesi kararlarıyla kesinleşmiştir. Tüm bu organlar kararlarını verirken dosyadaki her delili tek tek titizlikle incelemiş ve kararlarından hiçbir şüphe duymamışlardır. Bu gerçekliğe ve daha önce alınan yerel ceza mahkemesi ve Yargıtay kararlarına rağmen ülkemizde şampiyonluğun gerçek sahibine devredilmemesi, tamamen siyasi iradenin ve sosyolojik algı operasyonlarının bir neticesidir. Hiçbir yasal dayanağı olmayan yeniden yargılama kararının nedenleri ve bu karardan beklentileri olanlar bellidir.
Dava savcısının verdiği mütalaanın yasalar ve adalet duygusu ile hiçbir şekilde bağdaşmadığı, sağduyu ve bilgi sahibi hukukçular ile demokrat vatandaşlarımızın malumudur. Şike sanıklarının belli güçlerin ve odakların etkileri ve de farklı hesapları ile suçsuz ilan edilmesi suçun olmadığını anlamına gelmez. Şike suçunu ortadan kaldırmaz. Tarih; şike suçunu ve Trabzonspor'un hakkının nasıl gasp edildiğini çok net ve silinemez bir şekilde yazmıştır. Eğer bir şey için ağız dolusu "Unutmayacağız, unutturmayacağız" denilebilecekse o şey işte bu yalın ve tarihi gerçektir. Aklama sürecinin içinde herhangi bir şekilde bulunan siyasileri, sözde spor adamlarına, hukukçuları ve medya mensuplarını insanlık onuruna havale ediyoruz. 2010-2011 sezonunun tertemiz şampiyonu hâlâ ve ilelebet Trabzonspor'dur. Bugüne kadar kimseden korkmadan dile getirdiklerimizi bundan sonra da gündemde tutmaya bu ülkenin aydınlık yarınları ve helal kazançtan başka bir şey yedirip içirmediğimiz çocuklarımız adına devam edeceğimize tüm futbol ve ülke kamuoyu önünde söz veriyoruz. "
