İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun 27 Ekim 2025 tarihinde yaptığı “371 hakemin bahis hesabı bulunduğu ve 152’sinin aktif olarak bahis oynadığının tespit edildiği” yönündeki açıklamasının ihbar kabul edilmesi üzerine başlatılan soruşturma devam ediyor.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Hakemlerin kamu görevlisi olmaları da göz önüne alınarak, görev gereklerine aykırı davranış olarak değerlendirilen bahis oyunlarının parasal değerleri, hakemlik görevlerinde elde ettikleri gelir ve hakemlik görevi dışındaki kendi gelirlerinin mukayese edilmesi, Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’da yer alan şike ve maç sonucunu etkileme suç iddialarının incelenmesi neticesinde; ilk aşamada 17 hakem (A.K.K. - A.T. - B.K. - B.T. - B.E.A. - C.B. - E.A. - M.Y. - M.Ö. - N.O. - N.K. - S.E.T. - Ş.B. - U.T. - U.K. - Y.Y. - Y.Ş.) hakkında Türk Ceza Kanunu’nda yer alan ‘görevi kötüye kullanma’ ve 6222 sayılı kanunda yer alan ‘müsabaka sonucunu etkileme’ suç iddiaları bakımından işlem yapılmaktadır.”
Kulüp başkanları da soruşturmada
Açıklamanın devamında, futbol liglerinde yer alan kulüplerle bağlantılı isimlere de işlem yapıldığı belirtildi:
“Futbol liglerinde müsabaka sonucunu etkileme amacına yönelik eylem tespit edilen Trendyol Süper Lig’de bulunan bir futbol takımının başkanı (M.K.), bir takımın eski başkanı (T.C.) ve eski bir banka çalışanı (M.F.Ş.) hakkında 6222 sayılı kanun kapsamında ‘müsabaka sonucunu etkileme’ suçundan işlem yapılmaktadır.
Bu kişilerle bağlantılı para hareketlerinin incelenmesi sonucunda, bahis suçu geliri paylaşımı şüphesiyle 12 kişi hakkında mahkeme kararıyla yakalama ve gözaltı tedbirleri uygulanmıştır.”
Savcılık, şüpheli para hareketlerinin medya ve sosyal medyada manipülatif şekilde paylaşıldığını, bu durumun da soruşturmayı derinleştirdiğini belirtti.
“TFF’nin idari süreci ayrı, adli süreç ayrı”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı açıklamasında, yürütülen sürecin hem TFF’nin idari soruşturması hem de savcılığın adli süreci bakımından farklı değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı:
“Soruşturmaya konu ülkemiz futbol liglerinde yer alan futbolcu, hakem gibi insan ve futbol kulübü, üst kuruluş gibi kurum faktörlerinin nicelik ve nitelik olarak büyüklüğü ve alanın gözetimine alındığında; devam eden bu adli soruşturma kapsamında lehde ve aleyhte tüm delillerin eksiksiz ve hassasiyetle toplanması gerekmektedir.
TFF’nin idari olarak haklarında işlem yürüttüğü kişilerin adli bakımdan değerlendirmesi farklı olabileceği gibi, TFF tarafından hiç işlem yapılmamış kişilere de ayrıca adli işlem yapılması mümkündür.
Bu nedenle mevcut adli soruşturma kapsamında TFF tarafından yapılan disiplin değerlendirmelerinden faydalanılmakta ancak bu idari süreçteki bilgi ve belgelere bağlı kalınmadan, resen yapılan değerlendirmeler sonucunda tespit edilen yukarıda belirtilen kişiler hakkında işlemler tesis edilmiştir.”
“Sosyal medyadaki bilgilere itibar edilmemeli”
Açıklamada, futbol camiasında yer alan kişi ve kurumların çokluğu dikkate alınarak sürecin titizlikle yürütüldüğü vurgulandı. Başsavcılık, özellikle sosyal medyada paylaşılan asılsız iddialara karşı kamuoyunu uyardı:
“Ülkemiz futbol liglerindeki oyuncu, teknik kişi, idareci ve benzer surette her ne sıfatla olursa olsun görev alan kişilerin sayısının çokluğu ve incelenmesi gereken müsabakalar dikkate alındığında; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından resen yapılacak araştırmalar kapsamında ve ilgili tüm kurum ve kuruluşlarla koordinasyon halinde yürütülen bu süreçte, soruşturmalar kararlılıkla sürdürülmektedir.
Özellikle sosyal medyada yer alan ve kaynağı belirlenemeyen, yetkisiz hiçbir bilgiye itibar edilmemesi önemle rica olunur.”