Chef Edwards ismini son zamanlarda sıkça duymaktaydım fakat bir türlü fırsat bulup uğrayamamıştım. Bu güzide mekanın işletmecisi ve bu güzel konseptin yaratıcısı Bora Bey’in nazik davetleri üzerine güzel ve güneşli bir Trabzon
Sabahında yola koyulduk. Özellikle adından sıkça söz ettiren o meşhur kahvaltıyı bir brunch havasında deneyimlememiz için ziyaretimizi elbette ki öğlen saatlerine denk getirdik. Mekana girerken güzel bir deniz havası size eşlik ediyor. Bulunduğu konum oldukça özel ve denize çok yakın merkezi bir noktada yer alıyor.
Nihayetinde bizim için hazırlanan masamıza geçiyoruz ve kahvaltı olarak serpme kahvaltı tercihinde bulunuyoruz. Gelen porsiyonların oldukça doyurucu ve kararında olduğunu söylemekte fayda var. Ayrıca yöresel olarak lezzet çeşitlerine yer verilmesi de Trabzonun eşsiz gastronomik lezzetlerini hem yurtiçinden hem yurtdışından gelen misafirlerimize gururla tanıtmak adına oldukça önemli. Ben de bu bölgenin bir insanı olarak özellikle kuymağı oldukça başarılı bulduğumu belirtmek istiyorum.
Sigara böreği çocukluğumdaki evde yapılan Pazar kahvaltılarını hatırlatıp beni tam anılara daldırmışken o nefis çayın kokusu adeta bu anıyı gerçeğe çeviriyor. Benim için samimi ortam ve güler yüz kalitenin her zaman bütünleyici parçalarıdır. Serviste hız ve kalite her zaman önceliğimiz diyen mekanın işletmecisi Bora Bey bu hedefini korursa Trazbzonda daha çok ses getireceğe benziyor.
Tüm bunlara değinip de mekanın iç dekoru ve içerdeki çok kıymetli koleksiyonluk eşyalar hakkında bir çift laf etmemek olmaz diyor hemen konuya giriyorum. Tablolardan , şamdanlara ; daktilolardan , klasik otomobillere kadar bu mekanda yok yok .Evet yanlış okumadınız klasik araç diyorum hem de öyle basit klasik arabalar değil dönemin en iyileri .Klasik araç ve antika tutkusu olan biri olarak mekanın her yerini incelemekten kendimi alıkoyamıyorum.
Bu incelemeleri yaparken Bora Bey yanımıza gelerek her bir objenin bize büyük bir zevkle ve keyifle sıkılmadan hikayesini anlatıyor. Bu tavır bana sevdiğiniz bir aile dostunuzun evine gittiğindeki heyecanını ve samimiyetini anımsatıyor. Bu ruhu yakalamak oldukça zordur fakat bunu müşterilere müşteri gözüyle değil bir misafir gözüyle bakarak onlarla kucaklaşmak , her bir lezzeti tattırırken heyecanlanmak gerçekten eşsiz bir duygudur. Tüm mekan sahiplerinin ve işletmecilerinin bu ruhu yaşaması ve yaşatabilmesi dileğiyle diyoruz ve akşama tekrar diğer lezzetleri tadımlamak adına kendileriyle ve ekiple vedalaşıyoruz.
Trabzonda bu güzel havada dolu dolu bir gün geçirdikten ve Trabzonun eşsiz destinasyonlarını ziyaret edip bolca fotoğraf çekildikten sonra , günün yorgunluğu ve başka şehirlerde alışık olmadığımız tertemiz hava acıkmamıza yardımcı oluyor ve bu durum akşamki deneyimimizi daha da keyifli kılacağa benziyor.
Çok geçmeden yola koyuluyor ve mekana varıyoruz .Akşamı gerçekten ayrı bir güzel .Cıvıl cıvıl ışıkları, açık alanları , peyzajı ile gerçekten kaliteyi ve estetiği her anlamda size sunuyor. Masamıza geçiyoruz ve siparişlerimizi veriyoruz. Ben ilk olarak peynirli salata söylüyorum , ardından Pizza Quadro Formaggi (4 Peynirli Pizza) geliyor .Salata oldukça taze , görsel olarak harika ve tertemiz yıkanmış tazecik sebzelerden oluşuyor. Salatayla uyumlu yağlı olmayan bir peynir kullanmışlar. Üzerine gezdirdiğim zeytin yağı son derece natürel ve lezzetli .
Pizza için söylenecek çok fazla bir söz yok .Ne ara İtalya’ya geldik dedirtiyor. Yalnızca Trabzon’da veya bölgede değil bu pizza nerede olursa olsun tüm puanları toplamaya aday. Artan maliyetlerden biraz olsun kaçmak adına peynirlerin çeşidini ve kalitesini azaltan diğer işletmelere meydan okurcasına bu pizzanın içeriğinde mozerella, gouda, parmesan, ezine peyniri yer alıyor .Görsel olarak sunumunun etkileyiciliğinin yanı sıra lezzeti de muhteşemdi.
Kapanışı ise şefimizin de önerisiyle sufleyle yapıyoruz. Yanında tadı hala damağımızda kalan double espresso sipariş veriyorum. Sufle sıfırdan yapılıyor ve şefimizin özel tarifi ile son derece kabarık , içi olması gerektiği kadar akışkan ve şeker oranı tam olması gereken seviyede ve kahvenin yanına çok güzel bir arkadaş oluyor. Zor hazırlanan ve pişme süresi uzunluğuyla bilinin ülkemizde de son yılların trendi suflenin gerçekten bu kadar hızlı ve özenle hazırlandığına ilk kez şahit oluyorum.
Güneşli bir havada muhteşem bir kahvaltıyla başlattığımız bu lezzet yolculuğuna gerçekten de yakışacak tatlı bir son… Son demişken bu işletme bu kaliteyi , lezzeti ve vizyonunu yaşattığı süreci benim için kazanılmış bir mekan ve yeni bir başlangıç . Emeklerinizin ve samimi ama bir o kadar da profesyonel tavrınızın karşılığını her zaman bulması dileklerimle…