ABD, Pazartesi günü Suriye'nin Halep kentinde BM'ye ait bir yardım konvoyunu vuran hava saldırısından Rusya'yı sorumlu tuttu. Washington'a göre, bombardıman sırasında iki Rus uçağı havadaydı.


Beyaz Saray olayı, 'çok büyük bir insani trajedi' olarak tanımladı. Gizlilik kaydıyla BBC'ye konuşan ABD'li yetkililer, saldırının iki Rus uçağı tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Yetkililer, konvoyun yol aldığı sırada iki Rus SU-24 saldırı uçağının konvoyun üstünde gökyüzünde bulunduğunu belirtti ve saldırının Suriye ordusu içinse fazla sofistike olduğunu ekledi.

Beyaz Saray sözcüsü Ben Rhodes, saldırının ya Suriye rejimi ya da Rus yönetimi tarafından yapılmış olduğunu aktardı. Rhodes, "Her durumda bu sahadaki hava saldırılarından Rus yönetimini sorumlu tutuyoruz" dedi.

İngiliz Daily Telegraph gazetesi ise, üst düzey koalisyon gücü yetkililerinin, Rusya'nın Suriye'de BM yardım konvoylarının vurulması olayının doğrudan parçası olduğunu söylediğini yazıyor. Cumartesi günü uluslararası koalisyon güçlerinin Deyr Ez Zor kentindeki saldırılarında onlarca Suriye askeri ölmüştü. Pazartesi günü ise Halep'e giden bir BM yardım konvoyuna hava saldırısı düzenlendi.

Daily Telegraph bu yetkililerin, Rusya'nın Deyr Ez Zor'da Suriye askerlerinin öldürülmesinin intikamını almak için Halep'teki saldırıya dahil olduğunu söylediğini belirtiyor. Gazeteye konuşan bir koalisyon yetkilisi, ellerindeki verilerin Rusya'nın bu saldırıdaki dahlini işaret ettiğini söylüyor. Yetkili, bunun kanıtlanması durumunda Rusya'nın savaş suçu suçlamasıyla karşı karşıya kalabileceğini belirtmiş.

Rusya yalanlıyor

Rusya ne kendisinin ne de Suriye yönetiminin saldırıyla ilgisinin olmadığını, olaya hava operasyonları değil karadan açılan ateşin neden olduğunu savunuyor.

Rus Savunma Bakanlığı, 'saldırının yaşandığı yerde yüzeyde açılmış çukur bulunmamasının ve TIR'ların gördüğü tahribatın türünün olaya bir hava saldırısının neden olmadığını gösterdiğini' belirtti.

Suriye ordusu tarafından yapılan açıklamada da "Konvoyun Suriye ordusu tarafından hedef alındığı yönündeki iddialar tamamen gerçek dışı" ifadesi kullanıldı.

Birleşmiş Milletler, 'olayın hava saldırısı sonucu gerçekleşip gerçekleşmediğini belirleme konumunda olmadıklarını' belirtiyor. Olayda 31 TIR tahrip olmuş, yaklaşık 20 sivil yaşamını yitirmişti. Birleşmiş Milletler olay ardından tüm yardım konvoylarını askıya almıştı.

Ateşkes için diplomasi

Bu arada farklı ülkelerden diplomatlar Suriye'deki ateşkes anlaşmasının sürdürülmesi için görüşmelerini sürdürüyor. Rus mevkidaşı Sergei Lavrov'la görüşen ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye'nin 'ateşkes sona erdi' açıklamasına rağmen anlaşmanın 'ölmediğini' savunuyor. İki bakan Cuma günü tekrar biraraya gelecek.

Ban'dan Şam'a sert eleştiri, Şam'dan tepki

Öte yandan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon, Suriye'deki iç savaşta en fazla sivil ölümünün Suriye yönetiminin eliyle gerçekleştirildiğini söyledi. Görevini devretmesi öncesi son kez BM Genel Kurulu'na hitap eden Ban, iç savaşta farklı tarafları destekleyen güçlerin 'ellerinde kan olduğunu' belirtti.

BM Genel Sekreteri şunları söyledi: "Birçok grup birçok masum insanı öldürdü. Ama hiçbiri, mahallelere varil bombası atan ve tutuklulara sistematik olarak işkence yapan Suriye yönetimi kadar öldürmedi."

Ban, 'savaş makinasını besleyen diğer ülkelerin de elinde kan olduğunu' söyledi. Halep'teki konvoya yönelik saldırıyı 'mide bulandırıcı, vahşi ve görüldüğü kadarıyla kasıtlı' sözleriyle tarif etti ve bunu gerçekleştirenlerin bunun hesabını vermesi gerektiğini belirtti. Suriye yönetimi ise bu eleştirilere karşı yaptığı açıklamayla Ban'ı, BM antlaşmasını delmekle suçladı.