İSTANBUL (AA) - Albayrak Grubu İnsan Kaynakları (İK) Koordinatörü Hüseyin Yavuztürk, pandemiyle birlikte İK’da dijitalleşme döneminin başladığını belirterek, internetin olduğu her yerin birer ofis haline dönüştüğünü, iş hayatına “dijital yaka” ve “altın yaka” gibi yeni kavramların girdiğini dile getirdi.

Yavuztürk, yeni normal sürecinde İK sektörünün geleceğine ilişkin yazılı değerlendirmede bulundu.

Bilişim teknolojileri departmanındaki çalışanlarının herhangi bir aksaklık yaşamadan çalıştığını ve motivasyonlarında da artış gözlendiğini aktaran Yavuztürk. teknolojideki büyük gelişmelerin ve internetin olduğu her yerin birer ofis haline dönüşmesiyle birlikte, dijital dünyanın “dijital yaka” ve “altın yaka” gibi iş hayatına yeni kavramlar kazandırdığını kaydetti.

Yavuztürk, “Pandemi sürecinde hepimizin ve hatta tüm dünyanın gördüğü üzere, bilişim teknolojileri departmanlarımızda görev alan çalışma arkadaşlarımızın, çalışmalarında herhangi bir aksaklık yaşanmamış, aksine motivasyonlarında artış gözlemlenmiştir. Bunu başarmadaki en büyük etken ise, uzaktan çalışma için gerekli alt yapımızın ALBİL (Albayrak Bilişim) şirketimiz tarafından zaten pandeminin çok öncesinde, güvenilir bir şekilde kurulmuş ve hazır hale getirilmiş olmasıdır.” ifadelerini kullandı.


- "Dönüşümler şu anda da hayata geçirilmeye başlandı bile"


Yeni normal diye adlandırılan dönemde İK uygulamalarında görece orta seviyede dönüşümler yaşanacağını ile getiren Yavuztürk, şunları kaydetti:

"Bu dönüşümler şu anda da hayata geçirilmeye başlandı bile. Çoğunlukla beyin gücünü kullanan 'beyaz yaka' ve beden gücünü kullanan 'mavi yaka' diye ayırdığımız çalışanlarımız için yüksek oranda bir değişiklik öngörmüyoruz. Pandemi öncesinde olduğu gibi devamında da iş yapış şekillerinde pek değişiklik olmayacaktır. Buna mukabil, teknolojideki büyük gelişmeler ve internetin olduğu her yerin bir ofis haline dönüşmesiyle birlikte, iş hayatımıza yeni kavramlar girmeye başladı. İyi eğitim görmüş, yüksek vasıflı, teknolojiyi olabildiğince iyi kullanabilen 'altın yaka' diye adlandırdığımız çalışanlarımızla birlikte, yazılım teknolojilerinin mimarları olan 'dijital yaka' diye adlandırılan çalışanlarımız için pandemi sonrası çalışma şekillerinde görece yüksek oranda değişiklikler olacaktır. Bu sınıfa dahil olanların en önemli özellikleri; yüksek teknolojili iletişim imkanlarını, bilgisayarları ve teknolojiyle birleşen her türlü araçları kullanabilme özelliklerine sahip olmalarıdır. İşte asıl değişiklik bu altın ve dijital yakalı çalışanlarımızın çalışma şekillerinde yaşanacaktır."

Artık büyük ofislerin tercih edilmeyeceği öngörüsünü paylaşan Yavuztürk, "Gittiği her yere teknolojisini ve işini taşıyabilen bu grup için artık plazalarda koca koca ofisler tutulmayacak, mevcut ofisler de başka maksatlar için kullanılacaktır. Kalabalık ve trafiği bol olan şehirlerde, trafikte geçen zamanın dinlenmeye ve sosyalleşmeye ayrıldığı bir süreç olacaktır. Yol ücreti yerine ev interneti ücreti, yemek ücreti yerine ev elektriğinin bir kısmının şirket tarafından karşılanması ve buna benzer yan haklar uygulamaları da gündemimize girecektir. İş kazalarının tanımı da evden çalışmayla birlikte değişikliğe uğrayacaktır. Dolayısıyla birlikte yaşayıp birlikte göreceğiz." açıklamasında bulundu.

İK yönetimi gündemlerindeki planlarına da değinen Hüseyin Yavuztürk, "Mali İşler departmanlarımız için oluşturduğumuz 'Genç Yetenekler Albayrak’ta' isimli programımızı 2020 yılı son çeyreğinde hayata geçireceğiz. Management Trainee (MT) staj programlarına başlayacağız. Grubumuza yeni katılan ve/veya büyümesini tamamlamış şirketlerimizde süreç geliştirme çalışmalarımızı hızlandıracağız. Yetenekleri çekme ve elde tutma çabalarımızı daha da yukarılara taşıyacağız. Kurum içi iletişimi artırmak ve takdir kültürünü yaygınlaştırmak için Kurumsal İletişim departmanımızla projeler hayata geçireceğiz." ifadelerini kullandı.


- "Yeni normale geçişte kullanılacak alt yapımız hazır"


Yavuztürk, yeni çalışma modellerine ilişkin ise şunları kaydetti.

"Başta da ifade ettiğimiz gibi, yeni normale geçişte kullanılacak alt yapımız hazır ve geliştirmeye devam edeceğiz. Uzaktan verimli toplantılar yapılabilmesi için yerli yazılımlar üzerinde geliştirme yapmak için ALBİL şirketimizle birlikte çalışacağız. Performans ölçümlerini yapabildiğimiz uygulamaları geliştirmek için çalışacağız. Özellikle uzaktan çalışanların çalışan bağlılığı ve motivasyonlarını artırıcı programlar düzenleyeceğiz. Yapacağımız elektronik anketlerle çalışan taleplerini alıp ona göre aksiyon alacağız. İlk etapta Kovid-19 salgını döneminde evden çalışma sistemiyle ilgili çalışanlarımızın fikirlerini dikkate aldık. Bu kapsamda 'Evden Çalışan İç Paydaş – Motivasyon Ölçüm Araştırması' adıyla araştırma şirketi Areda Survey aracılığıyla, çalışanlarımıza yönelik sorular hazırladık. SMS ve e-posta aracılığıyla, 11-18 Mayıs 2020 tarihlerinde yaptığımız bu araştırmaya yönetici ve çalışan pozisyonlarında toplam 585 kişi katıldı.

Araştırma kapsamında çalışanlarımızın evdeki mesailerinden memnuniyeti, üretkenlik ve rahat çalışma ortamı konusundaki düşünceleri, iletişim sürecini nasıl geçirdikleri konularında fikirleri alındı, motivasyonları ölçüldü. Araştırmaya katılanların yüzde 77’si evde çalışmaktan memnun olduğunu söyledi. Pandemi süreci bitince de evden çalışmayı istediklerini söyleyenler var. Bu da İnsan Kaynakları yönetimi alanında yeni bir çalışma sistemi kurabileceğimizin göstergesidir."

Grubun yapay zeka merkezli modern işe alım yönetim sistemlerine değinen Yavuztürk, "Pandemi öncesinde de uzaktan mülakat tekniklerini değişik şekillerde yapıyor, hem şirket hem de adaylar açısından zaman ve maliyet avantajı sağlıyorduk. Kullandığımız ücretli yazılımlar ve internet üzerinden telefon mülakatlarını kullanmaya devam edeceğiz. Yine elektronik ortamda hazırlanmış testlerimizi de içine alan mülakatlar için, yerli bir yazılım çalışması için teknoloji departmanımızla bir araya gelip çözümler bulacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Pandemi sürecinde şirketlerdeki personel oturma düzeninin de güncellendiğini aktaran Hüseyin Yavuztürk, "Sağlık, her şeyden önce gelmektedir. Sağlığımızın korunmasıyla verimli çalışma arasında da doğru orantılı bir korelasyon vardır. Çalışma arkadaşlarımızın ve ailelerinin rahat olmaları ve güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak için; departmanlarımızdaki oturma düzenimiz, yemekhanedeki yemek yeme düzenimiz ve ortak alanlardaki fiziksel mesafe düzenlerimiz, Sağlık Bakanlığı’nın yayınlamış olduğu tüm kriterlere uygun olacak şekilde ayarlandı." ifadelerini kullandı.

Yavuztürk, stajyer programı misyonlarının iş ortamını içselleştirmek, stajı iş fırsatına dönüştürmek, mesleki ve kişisel gelişimlerine katkı sağlamak olduğunu bildirdi.


- "Nitelikli çalışanı elde tutma çabaları hız kazanacaktır"


Endüstri 4.0’ün İK sektörünü nasıl etkilediğine ilişkin görüşlerini paylaşan Yavuztürk, şunları aktardı:

"Değişimden asla ve asla korkmamamız gerekiyor. Bir tarafta üreten bir kesim, diğer tarafta da tüketen bir kesim olduğu ve her iki tarafta da asıl özne insan olduğu müddetçe İnsan Kaynakları bu süreçlerde olmaya devam edecektir. Endüstri 4.0 bir değişim anahtarıdır. İnsanlar yine çalışmaya, çabalamaya ve üretmeye devam edecek, sadece çalışma ve üretme şekilleri değişecektir. Endüstri devrimlerine bakacak olursak, Endüstri 1.0; 18. yüzyılın başlarında, su ve buhar gücüyle çalışan mekanik üretim tesislerinin devreye girişi. Endüstri 2.0; 20. yüzyılın başlarında, iş bölümüne dayalı, elektrik enerjisiyle seri üretimin devreye girişi. Endüstri 3.0; 20. yüzyılın sonları, imalatın otomasyonunu ileri safhalara taşımayı başaran elektronik ve bilgi teknolojilerinin devreye girişi. Endüstri 4.0; günümüz siber-fiziksel sistemlere dayalı üretimin devreye girişi.

Yukarıda kısaca izah ettiğimiz sanayi devrimleri değişimlere gebe olduğu kadar yeni meslek alanlarının da oluşmasını sağlamıştır. 2021 ve devam eden yıllarda istihdamın, yeni sanayi hamlesiyle birlikte yaklaşık yüzde 6 artacağı öngörülürken, bu sürecin çıktısı olarak eğitim sektörünün bu değişimden pay alacağı kesindir. Büyüme sayesinde tüketim artacak ve sektörlerde personel ihtiyacı doğacaktır. Robotik makineler, mavi yaka çalışanların iş gücünün bir kısmını maalesef ellerinden alacaktır. Bu durum ise nitelikli iş gücü talebini artıracaktır. Nitelikli çalışanı elde tutma çabaları hız kazanacaktır. Mesleki eğitim sistemlerinin yeni düzene göre revizesi gerekecektir."

Hüseyin Yavuztürk, yeni gelişmelerin aynı zamanda yeni fırsatları doğurduğunu da ifade ederek, şunları kaydetti:

"Her yeni gelişme yeni tehditler içerdiği gibi hiç aklımıza gelmeyen yeni fırsatları da beraberinde getirmektedir. Fırsatları görüp üzerine gidebilen ve yeni yöntemlere ayak uyduran şirketler ve çalışanlar bu süreci hasarsız ve hatta kazançlı olarak devam ettireceklerdir. Hayatımızın her alanında 'öğrenme' öncelikli olmalı ve hiç bitmemeli. Yaşımız ve pozisyonumuz ne olursa olsun gelişime ve değişime açık olmalıyız. Dünyanın yaklaşık üçte birinde, bizim elimize geçen fırsatların yüzde birini bile yakalayamayan insanlar olduğunu hiç unutmamalıyız. Hayattan bir ders çıkarmak istiyorsak, bizden daha kötü şartlarda yaşam mücadelesi veren insanlara bakıp şükretmeli ve bizden daha iyi şartlarda olanlara bakıp onlardan daha ileri gidebilmek için çok ama çok çabalamalıyız."