BARTIN (AA) - Bartın Üniversitesi'nde "Hocalı Katliamının Toplumsal ve Ekonomik Sonuçları" konferansı düzenlendi.

Bartın Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü tarafından düzenlenen etkinlik, Kutlubey Kampüsü Mimar Sinan Dersliği Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan konferansın açılış konuşmasını yapan Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yenal Ünal, Hocalı Katliamı'na dair farkındalığı arttırmayı amaçladıklarını belirterek hayatını kaybedenlere karşı bir vazife olarak sorumlular yargılanana ve vicdanlar bir nebze olsun rahatlayana kadar bu davanın peşinin bırakılmaması gerektiğini ifade etti.

Edebiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Tuna Beşen Delice de 'Hocalı Katliamının Toplumsal ve Ekonomik Sonuçları' konulu konuşmasında Hocalı Katliamı'nın tarihin en kanlı ve karanlık olaylarından biri olduğunu, yıllar geçmesine rağmen zihinlerde acıların tazeliğini koruduğunu söyledi.

Katliamda, resmi kayıtlara göre 613 Azerbaycan vatandaşının öldürüldüğünü aktaran Delice, şöyle konuştu:

"Ancak verilen bu rakam buzdağının sadece görünen kısmıdır. Hocalı Katliamı ve akabinde yaşanan süreçte birçok insan aynı zamanda esir alınmıştır. Elimizdeki kısıtlı bilgiler ışığında şunu söyleyebiliriz ki esir alınanlara türlü işkenceler yapılmış ve sistematik bir zorbalık uygulanmıştır. Tüm bu yaşananlar bir günde olup biten olaylar değildir. Bir geçmişi, arka planı vardır. Genel olarak baktığımızda 1830'lu yıllar itibarıyla bu bölgede yaşayan Ermeni nüfusunda dış güçlerin etkisi ile ayrılıkçı hareketler gözlemlenmeye başlamıştır. Sahte tarihi argümanlar ile bir tür Ermeni milliyetçiliği bölgede hakim anlayış olmuştur."

Hocalı Katliamı'nın bir sonu değil başlangıcı temsil ettiğini de belirten Delice, bölgenin hala çok karışık olduğunun altını çizerek,"Hocalı Katliamı'nda yaşananlar ve ardından devam eden Ermeni Devleti'nin sistematik baskıları ile milyonlarca kişi evlerinden ve ekonomik faaliyetlerinden uzak kaldı. Azerbaycan'a göç eden bu insanlar sosyal ve ekonomik yönden çok sıkıntı çektiler. Bu vatandaşlarımıza barınma ve iş konusunda Azerbaycan Devleti ne yazık ki yeterli desteği sağlayamadı. Her an geri dönme umuduyla yaşayan bu insanlar sınır bölgelerinde hayatlarını devam ettirmeye çalışıyorlar." ifadelerini kullandı.