Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın şu ana kadar yüzde 17’sinin tamamlandığını bildirdi.
CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer’in soru önergesine yanıt veren Elvan, “Yatırımı üstlenen şirket 357 milyon Euro tutarındaki yatırımın tamamını öz kaynakları ile yürütme imkanı bulamadığı için şirkete ortak arayışına girmiş ve bulduğu yabancı bir ortak ile yaptığı ön sözleşmeyi Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü’ne sunmuştur” dedi.
CHP Mersin Milletvekili Seçer, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki bütçe görüşmeleri sırasında Bakan Elvan’a, başta Çukurova Bölgesel Havalimanı olmak üzere Mersin’deki yatırımların akıbetini sordu. 22 Ağustos 2011 tarihinde ihale ilanına çıkılan ve ihalesi 15 Aralık 2011’de gerçekleştirilen Çukurova Bölgesel Havalimanı projesinin bugün durduğunu vurgulayan Seçer, 2016 yılında hayata geçirilmesi öngörülen ve Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle ihale edilen proje için yaklaşık 8 milyon metrekare arazinin kamulaştırıldığını kaydetti. Daha önce verdiği ısrarlı soru önergeleriyle konuyu gündeme getirdiğini hatırlatan Seçer, sorularının yanıtsız kaldığını belirterek, “Doğu Akdeniz’in en önemli limanlarından birine ev sahipliği yapan ve bu anlamıyla da ekonominin can damarı ve ihracat için önemli bir yeri olan kentimizde yapılması öngörülen, ancak bir türlü ortada olmayan projeler yıllardır havada uçuşuyor. Tarsus Kazanlı Sahil Bandı Projesi, Çukurova Havalimanı Projesi bunlardan sadece ikisi. Sahil Bandı Projesi’nde yaklaşık 10 yıldır hiçbir yatırım yapılmadığı için tahsisler bakanlık tarafından geçtiğimiz günlerde iptal edildi. Havaalanı projesinde hala bir arpa boyu yol alınamadı” dedi.

“FİRMANIN ORTAK ARAYIŞI SÜRÜYOR”
Bakan Elvan, bütçe görüşmeleri sırasında zaman sınırlaması nedeniyle sözlü olarak yanıt veremediğini belirttiği Seçer’in sorularını, yazılı yanıtladı. Seçer, Bakan Elvan’ın kendisine gönderdiği yanıtı kamuoyu ile paylaştı. Buna göre, Bakan Elvan, havaalanı projesinin 9 yıl 9 ay 10 günlük işletme süresi karşılığında özel sektör tarafından YİD kapsamında üstlenilmiş bir proje olduğunu ifade ederek, “Projeyi üstlenen firma yatırımı öz kaynakları ile başlatmış ve mevcut durum itibariyle yüzde 17’lik bir fiziki gerçekleşmeye ulaşılmıştır. Ancak, yatırımı üstlenen şirket 357 milyon Euro tutarındaki yatırımın tamamını öz kaynakları ile yürütme imkanı bulamadığı için şirkete ortak arayışına girmiş ve bulduğu yabancı bir ortak ile yaptığı ön sözleşmeyi Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü’ne sunmuştur” yanıtını verdi.
Şirkete finansman sağlayacak yerli ya da yabancı ortağın bulunması halinde çalışmaların hız kazanacağını da dile getiren Elvan, yatırımın süresinin resmi bitiş tarihinin 2016 yılı Mart ayı olduğunu, bu yılın sonuna kadar ortak arayışının netleşmesini beklediklerini bildirdi.
Seçer’in Mersin-Tarsus-Adana bölünmüş yolu hakkındaki sorusunu da proje çalışmalarının devam ettiği bilgisini vererek yanıtlayan Bakan Elvan, bu güzergah üzerinde 25 adet seviyeli kavşağın yer aldığını ve öncelikli olarak liman kavşağından itibaren çalışmalara başlanacağını açıkladı.
Seçer’in Mersin civarında deniz ulaşımıyla ilgili bir çalışma olup olmadığı sorusu üzerine de Elvan, Mersin’deki Konteyner Limanı’nın çalışmalarının devam ettiğini ve limanın fizibilite çalışmalarının tamamlandığını belirtti. Limanın ÇED raporunun onaylandığını ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda onay aşamasında olduğunu da bildiren Elvan, “Yapım metodunun belirlenmesini müteakiben ihale çalışmalarına başlanacaktır. Ayrıca Anamur İskelesi ve Aydıncık Yat Limanı uygulama projeleri ise devam etmektedir” dedi.

“MERSİN PROJE MEZARLIĞINA DÖNDÜ”
Bakan Elvan’ın yanıtını değerlendiren Seçer, Mersin’de projelerin bir türlü hayata geçirilememesi nedeniyle ekonomik ve sosyal hayatta sorunların yaşandığını, kentteki işsizlik oranının Türkiye’nin çok üzerine çıktığını vurguladı. Seçer, şunları kaydetti:
“Mersinliler, artık ‘yatırımlar başlayacak’, ‘turizm patlayacak’ gibi ifadeleri duymak istemiyor. Mersinliler kentlerinin proje mezarı olarak anılmasını istemiyor. Adı ortada olan, kendisi görünmeyen projeleri değil, somut olarak başlanan ve hayata geçirilen projeleri istiyor.”
(İHA)