9 Şubat’ta çıkarılan 687 sayılı KHK ile 1 Temmuz itibariyle etüt merkezleri kapatılacak. Etüt merkezleri, ‘sosyal etkinlik merkezi’ olarak yeniden düzenlenirken, işyeri açma ruhsatı sadece belediyelere verilecek. Belediyeler ise yeni etüt merkezi açmak için çalışmalara başlarken, talebi karşılayıp karşılayamayacakları henüz belirsiz. 500 bin öğrencinin eğitim gördüğü merkezlerin belediyelere devredilmesine, sendikalar ve etüt merkezi sahipleri ise endişe duyuyor.

MECLİS GÜNDEMİNE TAŞINDI

Konuyu Meclis gündemine de taşıyan CHP İzmir Milletvekili ve Milli Eğitim Komisyonu üyesi Mustafa Ali Balbay “Hani OHAL millet için değil devlet için ilan edilmişti? 6-12 yaş arası çocuklarımızın gelişimini sağlayan etüt merkezlerini neden kapatıyorsunuz? Eğitime bu kadar darbe neden?” diye konuştu.
Balbay, 2014 yılında dershanelerin kapatılması sürecinde imkan sağlanan etüt eğitim merkezlerinin 29 Temmuz'a kadar özel öğretim kurumlarından KHK'da belirtilenlerden birinin şartlarına uygun hale getirmediği takdirde kurumun tamamen kapatılması işleminin uygulanacağını belirterek, “Bu durumda 6–12 yaş grubu ilk ve ortaokul öğrencilerinin akademik, sosyal, psikolojik ve sanatsal destek aldıkları kurumlar yok olacak. Mevcut hali ile 2006 kurumun, 40 bin kayıtlı istihdam ile yaklaşık 500 bin öğrenci ve veliyi bu karar hizmetten mahrum bırakacak” dedi.

EĞİTİM KURUMLARINA DARBE

Balbay, hükümetin eğitim öğretimin kalitesi ve başarısını gösteren PISA sonuçlarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Dünyada 72 ülke arasında fende 52, matematikte 49, okumada 50'nci sıradayız. Bunu kabul etmek mümkün değil. OECD ortalamasının altında kalmanın temel sebebi asla çocuklarımız değil. Bu sonuçlar AKP hükümetinin eğitim karnesidir. Şimdi bu KHK ile alınan karar ise 6 – 12 yaş grubu çocuklarımıza özgüven aşılayan, sosyal paylaşımı öğreten, sanatsal, kültürel ve akademik başarıya hazırlayan kurumlara darbedir. Bu uygulamanın sonucu eğitime katkı değil, eğitimi baltalamaktır. Bu aynı zamanda aile bütünlüğü ve huzuruna yönelikte bir darbedir. Çünkü etüt merkezlerini daha çok orta ve düşük gelirli çalışan ailelerin tercihi söz konusudur. Güvenli bir ortamda barındırma, beslenme, eğitim ve ulaşım esaslı hizmeti onlar alıyor.”

70 BİN KİŞİ İŞSİZ KALACAK

Balbay önergesinde atanamayan öğretmenler gerçeğini hatırlatarak, “Karar ile yeni işsizler ordusu yaratılacak. Bu kurumlarda yaklaşık 70 bin kişi istihdam ediliyor. Şimdi bu insanlar ne olacak. Kurumları kapatmak, insanları mağdur etmek yerine neden rehabilite etmeye, sektör paydaşları ile ortak bir planlama yapma yoluna gitmiyorsunuz. Özellikle çalışan ailelerin çocukları için en temel ihtiyaç olan bu hizmet merdiven altı yapılar yaratmayacak mı” diye sordu.

BELEDİYELER HAZIRLIKLARA BAŞLADI

Diğer yandan, birçok etüt merkezinin kayıt dışı olduğuna dikkat çekilirken, belediyeler ilçe milli eğitim müdürlükleriyle protokol yaparak, yeni standartlarla ‘sosyal etkinlik merkezi’ açmaya hazırlanıyor. Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, SÖZCÜ’ye yaptığı açıklamada, belediyelerin eğitimin içinde olmak zorunda olduğunu belirterek, “Kadıköy Belediyesi olarak okulların temizlik, bakım onarım işlerini yapıyoruz. Öğrencilere okul dışı destek de verilmesi gerekiyor. Hem öğrencilerin geleceği hem de çalışan anne babalara yardımcı olmak için. Çok fazla etüt merkezine ihtiyaç var. Ciddi de talep var. Elimizden geldiği kadar yeni merkezler açacağız ve talebi karşılayacağız. Ancak boş yer bulmak sorun” diye konuştu.

EĞİTİM-İŞ: ENDİŞE EDİYORUZ

Eğitim-İş Sendikası Genel Örgütlenme Sekreteri Ahmet Güngör, parasız eğitimi savunduklarını belirterek, “Özelleştirmeye, özel okullara karşıyız. Biz eğitimin eşit, parasız akademik kesinsiz 12 yıl olmasını istiyoruz. Ancak etüt merkezlerinin belediyelere devredilmesinden de kaygılıyız. Çünkü bugüne kadar birçok örneğinde olduğu gibi laik bilimsel eğitim yerine kendi siyasal ve dinsel tutumları doğrultusunda eğitim vereceklerinden endişe ediyoruz” dedi.

ÇOCUKLAR ÖZEL OKULLARA MAHKUM EDİLECEK

Özel Okul Öncesi ve Etüt Eğitim Kurumları Birliği Derneği Başkanı Nebahat Boğut, siyasi bir kurum olduğu için etüt merkezlerinin belediyelere devredilmesine karşı çıktıklarını söyledi. Bu durumda ailelerin çocuklarına sahip çıkmak zorunda olduğunu kaydeden Boğut, “Çocuklar özel okullara makum edilecek. Parası olan da olmayan da özel okula gitmek zorunda kalacak” dedi.

Büyükşehirlerde belediyelerin bu hizmeti verebileceğini ancak Anadolu’da bunun zor olduğunun altını çizen Boğut, konuyla ilgili olarak ne belediyelerden ne de bakanlıktan bir dönüş alamadıklarını belirterek, “Ortada bir yönetmelik de yok. Yapılacak protokolün içeriğini bilmiyoruz. KHK olduğu için karara itiraz da edemiyoruz” dedi.
Ruhsatsız etüt merkezlerinin yıllardır olduğunu, şikayette bulunduklarını ancak doğru düzgün dönüş alamadıklarını kaydeden Boğut, şöyle devam etti: “Ruhsatsız kreşler, anaokulları var. Onları da mı devrecekler? Belediyelerin yapılması istenince art niyet arıyoruz. Belediyelerle yapılacak protokolun içeriğine dair henüz bir bilgi edinemedik. Belediyeler bunu ne şekilde yapacak bilmiyoruz. Konuyla ilgili ne bakanlıktan ne de belediyeden dönüş alamıyoruz. KHK olduğu için karara da itiraz edemiyoruz” dedi.

29 EKİM’DE BELEDİYELERE YASAK GELMİŞTİ

Bu arada, 29 Ekim’de çıkarılan 676 sayılı KHK ile belediyelerin eğitim faaliyetleri yasaklanırken, 22 Kasım’da yayınlanan 678 sayılı KHK ile belediyelere il milli eğitim müdürlükleri ile Bakanlıkça onaylanan protokolle örgün eğitim programlarına destek mahiyetinde ücretsiz kurs açma imkanı sağlandı.