SAMSUN (AA) - İLYAS GÜN - Samsun'un 19 Mayıs ilçesinde yaşayan ve hobi olarak bahçesinde organik sebze yetiştiren avukat Adem Güney, zamanla bu işi büyüterek 22 bin metrekarelik sera kurdu.

Güney, iş stresini atmak ve organik ürün tüketmek için evinin bahçesinde 2 yıl önce domates, salatalık, biber, karpuz gibi ürünler yetiştirmeye başladı.

Toprakla uğraşmaktan keyif alan Güney, bir süre sonra tarla kiralayarak üretimini artırma kararı aldı.

Çiftçilikle uğraşarak hem stresini atan hem de gelirini artıran Güney, son olarak 22 bin metrekare kapalı alanda bir sera oluşturdu.

Güney, AA muhabirine, sebze üretmenin zahmetli ama keyifli bir iş olması nedeniyle hobi amacıyla evinin bahçesinde üretime başladığını söyledi.

Fidelerle uğraşmanın kendisini stresten uzak tuttuğu için tarla kiralayarak üretimini artırdığına işaret eden Güney, "Üniversite öğretim üyelerinin tavsiyesi ile sera kurmaya karar verdim. Onların yol göstermesi ve yardımcı olması sayesinde Karadeniz Bölgesi'nin en büyük ikinci serasını kurdum. Serada mevsimine göre domates, marul yetiştiriyorum. Ayrıca seranın etrafında ekilmeyen tarlaları da kiralayarak orada da biber ve karpuz üretiyoruz." dedi.

- "Toprak, ilgi gösterene karşılığını veriyor"

Toprakla uğraşmanın çok keyifli olduğunu vurgulayan Güney, "Benim mesleğim, stresli bir meslek ama toprakla uğraşırken stresimiz gidiyor. Bir de üretim yapıyorsunuz, bebek gibi fideleri büyütüyorum. Bebek nasıl ilgi istiyorsa bitki de öyle ilgi istiyor. Toprak, ilgi gösterene karşılığını veriyor." ifadesini kullandı.

Sera kurduğu mahallede genelde buğday ve mısır ekimi yapıldığını anlatan Güney, şunları kaydetti:

"Burada çiftçilere de öncülük ettik. Daha gelir getirici, yani endüstriyel üretim yaptık. Kapya biber, karpuz, ardından kırmızı lahana, brokoli ekeceğiz. Serada domates ve marul yapacağız. Hakikaten toprak kazandırıyor. Toprağın kazandırdığını gören diğer çiftçiler de bizi örnek almaya başladı. Etrafımızda küçük küçük seralar kurdular. Bizden teknik destek istiyorlar, biz de yardımcı oluyoruz. Bunun, bölgenin kaderini değiştireceğine inanıyoruz. Çünkü yalnızca buğday ve mısır eken çiftçileri sebze üretimine yönlendirmiş olduk."