SAMSUN (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Biz sadece Türkiye'nin yoluna baş koyduk, ülkemiz ve milletimizden başka bir adreste çare aramadık. "dedi.

Bahçeli, partisince Samsun'da bir restoranda düzenlenen iftar programına katılarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Burada partililere seslenen Bahçeli, uzun süredir partinin paralel bir kumpasın saldırısı altında olduğunu belirterek, "Bildiğiniz üzere uzun süredir partimiz paralel bir kumpasın saldırısı altında, rezil bir oyunun hedefindedir. Ne var ki oyunu ve figüranları çok iyi biliyoruz, ne yapılmaya çalışıldığına da uzun süreden bu yana vakıfız. Bu anlamda, geride bıraktığımız günlerde Isparta'da yürütülen bir soruşturma kapsamında ele geçirilen vahim deliller iddialarımızın haklılığına yeni bir kaynak daha sunmaktadır." dedi.

"Görünen odur ki paralel köstebekler partimizin etrafını sarmışlar, aşağılık girişimlerle davamızı ve şahsımı hedef almışlardır." diyen Bahçeli, şöyle devam etti:

"Allah var ya, biz de aksini ummuyor, beklemiyorduk. Allah'a hamd olsun bizim doğduğumuz kaynak belli, gideceğimiz yön bellidir. Biz sadece Türkiye'nin yoluna baş koyduk, ülkemiz ve milletimizden başka bir adreste çare aramadık. Bu nedenle Okyanus ötesinde beddua ve iftira seansları düzenleyen, dedikodu imalatı yapan mürşit kisveli münafıklarla örtüşen, kesişen, çakışan hiçbir yan ve ortak noktamız yoktur, olmamıştır, olmayacaktır. Diğer taraftan İslama hizmet adı altında yüce dinimize en büyük zararı veren bu yapılanmanın MHP'yi kendisine öncelikli hedef seçmesi kimseyi şaşırtmamalıdır. MHP, Türk-İslam davasının yılmaz savunucusudur. MHP, milli vicdanın sesidir. MHP, Türkiye'nin kalbi, geçmiş ve gelecek arasında kurulan yıkılmaz bir köprüdür. MHP, Türk milletinin kendisidir. MHP, aziz ecdadımızın hedef olarak koyduğu Türk-Cihan Hakimiyeti mefkuresinin takipçisidir.

"Amaç, MHP'nin bu eşsiz konumunu kullanmak ve büyük potansiyelini küresel hesaplara alet etmek ve sonra da varlığını ateşe vermektir." diyen Bahçeli, şöyle konuştu:

"Bu amaç için bazı malum isimler içimizden devşirilmiş ve özel talimatlarla desteklenmişlerdir. Bu zavallılar kendilerine biçilen rolü oynarken, perde gerisindeyse başka hesaplar yapılmaktadır. Öne sürülen iki ayaklı hesabın ilk aşamasındaki gaye önce MHP'yi, ardından da Türkiye'yi yere sermek, tarihin gerisine düşürmek ve nihayetinde yok etmektir. Fakat dini paraya dönüştürecek kadar alçalan ABD kuklaları ve İslam'ın yüz karaları bilsinler ki, bu can bu tende kaldığı müddetçe MHP'ye asla nüfuz edemeyecek, amaçlarına kesinlikle ulaşamayacaklardır."

Bahçeli, Milliyetçi Hareketin ele geçirilmesine izin vermeyeceğini, Türkiye'nin küresel komplolara teslim olmasına imkan tanımayacağını vurguladı.

Kimsenin endişesi etmemesini isteyen Bahçeli, "MHP bundan sonra arınarak, güçlenerek ve daha azimli bir şekilde yoluna devam edecektir. Ülkücünün birlik ve beraberliği oyunları bozup, engelleri aşacak, Türkiye'nin üzerindeki karanlıkları def edecektir. İnşallah aziz dava arkadaşlarımızla omuz omuza vererek aziz milletimizi mutlu, umutlu, güçlü ve kudretli yarınlara ulaştıracağız. İnanıyorum ki Cenab-ı Allah, milliyetçi harekete, Türkiye'nin geleceğine sahip çıkma mücadelesinde yardımcı olacak, heyecanımızı, azmimizi ve emeğimizi karşılıksız bırakmayacaktır." diye konuştu.

- İsrail ile ilişkiler

Bahçeli, Türkiye'nin İsrail ile son dönemde olan ilişkilerine de değinerek, konuşmasını şöyle devam etti:

"Biliyorsunuz, AK Parti'de, İsrail'e demediğini bırakmamıştı. Erdoğan'ın ağzından İsrail'e karşı kurşun gibi sözler çıkmış katil, cani, barbar, terörist gibi suçlamalar çok sık duyulmuştu. Sonuçta ne oldu, sanki bir şey olmamış gibi masaya oturuldu, karşılıklı hazırlanan anlaşma metni imzalandı. AK Parti, yine çark etti, yine döndü. Erdoğan tüm sözlerini yedi, yuttu, unuttu. Peki, bunca aldatma ve oyalamadan sonra, Samsun'dan kim özür dileyecektir? Yıllarca İsrail ile kutuplaşıp, neredeyse savaş sınırına gelip sonra pardon demek nasıl bir aklın ürünüdür? Barışacaksak niye kavga ettik? Kavgalıysak, tezlerimizi niye sonuna kadar savunamadık? Erdoğan, pişkince süreci 'Filistinli kardeşlerimizle paylaştık' diyor. Filistinli olacakları biliyor da Samsunlunun niye haberi olmuyor? İsrail bu anlaşmadan kazançlı çıkmıştır. Ekonomik ve siyasi avantajlar sağlamıştır. Türkiye ise AK Parti sayesinde maalesef mahcup edilmiş, beklentileri karşılanmamıştır. Mesela Gazze'ye ambargo sürecektir. Bunu konuşan nedense yoktur. Ne utanmazlıktır ki Gazze'deki ambargoya Türk dış politikasını seferber eden hükümet, Türkmen Dağındaki zulüm ve tecrite seyirci kalmıştır."

- Terör

Allah korkusu ve inancı nedir bilmeyen terör örgütünün eylemlerini sürdürdüğünü anımsatan Bahçeli, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Şehitlerimiz al bayrağa sarılı tabutlarla son yolculuklarına çıktıkça acılarımız dağ gibi yükselmekte, yüreğimiz yanmaktadır. İftiramızı gönül huzuruyla açsak da şehit analarının, şehit babalarının, şehit yavrularının çektiği ıstırap nedeniyle lokmalar adeta boğazımızda düğümleniyor. Biz iftar sofralarında buluşuyoruz ama vatan nöbetindeki asker ve polislerimiz akıllarımızdan bir an olsun çıkmıyor. Biz aynı duaya amin derken, şehit düşen kahramanlarımızın anıları kalbimizde yaşıyor. Teröristte onur bulunmaz. Terörist gurur nedir bilmez. Terörist haysiyetten uzak, ahlaktan mahrum, vicdandan yoksun insanlık suçlusudur. İnsani tüm değerleri yok sayan bu mahlukatlar, hiçbir ulvi kavramla beraber anılamaz, anlaşılmaz, bir ve aynı görülemez. Şayet aksi olsaydı kundaktaki bebeğe kurşun sıkacak kadar canileşmez, camileri ateşe verecek kadar aşağılık olamazlardı. Çözüm denilerek büyütülen, demokratikleşme denilerek azdırılan ve nihayetinde bugünlere gelen terör belası artık daha derinlikli bir hal almaya başlamıştır."

Konuşmasının ardından basına kapalı olarak partililerle istişare toplantısı yapan Bahçeli, daha sonra Ankara'ya hareket etti.