BARTIN (AA) - SELİM BOSTANCI - Dünya turu yapmak için yaklaşık 3,5 ay önce Litvanya'dan motosikletle yola çıkan iki genç, Bartın'a geldi.

İngiltere'de yaşayan 23 yaşındaki fotoğrafçı ve süper markette satış müdürü Jonas Ropas (23) ile aşçı Augustinas Bakutis (22) scooter tarzı motosikletleriyle, 3 yılda dünyayı dolaşmak için yola çıktı.

8 Haziran'da başlayan yolculuklarında Polonya, Slovakya, Macaristan, Hırvatistan, Arnavutluk, Makedonya, Yunanistan ve Bulgaristan'ı geçerek Kapıkule Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yapan genç motosikletliler, zorlu yolculuklarında Bartın'a ulaşmayı başardı.

Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesindeki Gürbulak Sınır Kapısı'ndan İran'a geçecek olan Ropas ve Bakutis, Asya, Amerika ve Afrika kıtasını tamamlayıp Avrupa'ya dönmeyi hedefliyor.

- 100 bin kilometre yol gidecekler

Bartın'da AA muhabirine açıklamalarda bulunan Ropas, yoğun şehir yaşamından sıkıldıkları belirterek, dünyayı keşfetmek için tura çıkmaya karar verdiklerini söyledi.

Yaklaşık bir yıl para biriktirdikleri yolculukları öncesinde satın aldıkları motosikletleriyle, 8 Haziran'dan bugüne kadar 10 bin kilometre yol yaptıklarını anlatan Ropas, "Doğaya merakımızın yanı sıra yeni yerler keşfetme duygusuyla çıktığımız dünya turunda Türkiye'den İran'a, oradan Pakistan, Hindistan, Çin, Kanada, Tayland, Vietnam, Güney Amerika, Meksika ve Afrika ile yolculuğumuzu sürdüreceğiz. Günde 100 kilometre yol kat etmeyi planladığımız seyahatimizde yaklaşık 100 bin kilometre gideceğiz" dedi.

Bugüne kadar yanlarında taşıdıkları çadırda ve zaman zaman kalabalıktan uzak sessiz sakin uygun gördükleri dağ evlerinde de konakladıklarını aktaran Ropas, gittikleri ülkede bir hafta ile bir ay arasında kaldıklarını belirtti.

Dünyaca ünlü aşçı Gordon James Ramsay'ın yanında aşçılık yaptığını söyleyen Augustinas Bakutis de ilk kez Tayland'da kiralayarak kullandıkları motosikletin yağmuru ve rüzgarı hissettirmesi nedeniyle gezmek için ideal olduğunu dile getirdi.

Bakutis, motosikletin diğer motorlu araçlara göre daha ekonomik olduğunu belirterek, "Ayrıca motosikletle gezerken geçtiğiniz her yerin kokusunu hissetmek, insanların sesini duymak, yerleşim yerleri ve yaşamları keşfedip, inceleme imkanı bulmak daha güzel" diye konuştu.

Ailelerinin biraz endişelenmelerine rağmen kendilerini desteklediğini de anlatan Bakutis, yolculukları öncesinde yanlarına aldıkları fazla kıyafet ve ayakkabıları, ağır ve gereksiz buldukları için geçtikleri yerlerde bıraktıklarını, yola sadece çadır, tablet ve fotoğraf makinesiyle devam ettiklerini kaydetti.