İSTANBUL (AA) - Türkiye’nin en köklü ve en büyük vakıf üniversitelerinden Yeditepe Üniversitesi, mükemmelliğin temel kavramlarını benimsemek ve hayata geçirmek amacıyla Kalite Derneği (KalDer) tarafından yürütülen Ulusal Kalite Hareketi’ne dahil oldu.

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, akademik kadrosunun zenginliği ve kalitesi, güçlü laboratuvar altyapısı, akredite olmuş lisans programları, 700’ü aşkın Erasmus-Exchange programı ve öğrencilerin her türlü ihtiyaçlarını karşılayabileceği kampüsüyle Türkiye’nin en güçlü vakıf üniversiteleri arasında yer alan Yeditepe Üniversitesi, KalDer tarafından yürütülen Ulusal Kalite Hareketi’nin parçası oldu.

Ulusal kalite bilincinin yaratılması, geliştirilmesi ve toplam kalite yönetimi ile mükemmellik modeli uygulamalarının yaygınlaştırılmasının ilk adımı olarak görülen “Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi”, Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl ve KalDer Genel Koordinatörü Tuğrul Fadıllıoğlu tarafından, düzenlenen törende imzalandı.


- Kalite değerlendirmesi iyi bir sistem oluşturuyor


Açıklamada görüşlerine yer verilen Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, Yeditepe Üniversitesi’nin akreditasyonlar konusundaki çalışmaları hakkında bilgi vererek üniversitenin eczacılık, mühendislik, tıp fakültelerinin akreditasyonları ile başlayıp Fen, Edebiyat, Fen-Edebiyat, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakülteleri Öğretim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (FEDEK) akreditasyonlarını tamamladığını bildirdi.

Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri'nin 2007 yılında sağlık standartları konusunda dünyanın en önemli belirleyicisi olan Joint Comission International (JCI) tarafından ilk denetimde tüm standartlarda akredite edilen ilk Türk üniversite hastaneleri grubu olduğunu da anımsatan Prof. Dr. Bingöl, kalite denetlemesinden ve akreditasyondan geçmiş olan bölümlerde, kişilerden bağımsız bir sistem oluştuğunu ve bu sistemde iyi geri dönüşler alındığını kaydetti.

Prof. Dr. Bingöl, Yeditepe Üniversitesi’nin akademik alandaki akreditasyon çalışmalarının yanı sıra idari alanında KalDer ile birlikte kalite çalışmalarını yürütmekten mutluluk duyduklarını aktardı.

KalDer Genel Koordinatörü Tuğrul Fadıllıoğlu da KalDer’in güçlü eğitmen/danışman kadrosuyla kalite bilincinin gelişmesi ve yayılmasında önemli rol üstlendiğini belirterek, ülkenin refah düzeyine ulaşması açısından kalite konusunda adımların atılmasının önemini vurguladı.

Mükemmellik Modeli Eğitimi’nin önemine değinen Fadıllıoğlu, "Mükemmellik Modeli 9 kriterden oluşuyor ve bu eğitim, bir kurumun nasıl mükemmele yakın yönetileceğini gösteren bir modeldir." ifadesini kullandı.