Basın İlan Kurumu Trabzon Şube Müdürü Abdurrahman Bahşişoğlu ve Erzurum Şube Müdürü Nedim Engin ziyarette hazır bulunurken BGC Başkanı Yaşar Yıldız ve ilde görev yapan basın mensupları meslekle ilgili değerlendirmelerde bulundular.
Gazetelerin bayramda çıkmamasının gazetelerin ve patronların lehine olduğunu belirten Atalay önümüzdeki Ramazan bayramında 'Bayram Gazetesi' için çalışacaklarını ifade etti.

NERESİNDEN BAKARSANIZ, GAZETELERİN BAYRAMDA ÇIKMAMASI GAZETELERİN, PATRONLARIN LEHİNEDİR
Bayram Gazetesi çalışmaları ile ilgili bir soruya Atalay, Bayram Gazetesi'nin bir gelenek olduğunu, kanuni zorlamayla olacak bir şey olmadığını hatırlatarak şöyle devam etti: "Yıllarca gazeteciler, centilmenlik anlaşmasıyla İstanbul da başta olmak üzere Bayram gazetesi çıkardılar, o gün hiç bir gazete çıkmadı. Daha sonra bu süreç bozuldu. Bozulduktan sonra cemiyet, yine diğer kurum-kuruluşlar, gazeteciler, 'Bayram Gazetesi' yeniden çıksın, bayramda yayın yapmasın' diye talepte bulundular. Ama başarıya ulaşamadı. Biz dedik ki meslektaşlarımızın yılda iki defa bayram yapma, tatil yapma imkânı var. O da Ramazan Bayramı'nda 2 gün, Kurban Bayramı'nda 3 gün, toplasanız 5 gün. Bu 5 gün içinde gazeteler çıkmasın, yerine Bayram Gazetesi çıkarılsın. Zaten gazeteler o tarihlerde kar etmiyorlar, zorla çıkıyorlar, diğer gazeteler çıktıkları için çıkıyorlar. Gerekli ilanları alamıyorlar. Reklam potansiyelleri çok düşüyor, tiraj kaybediyorlar, aylık ortalamaları düşüyor. Yani neresinden bakarsanız, gazetelerin bayramda çıkmaması gazetelerin, patronların lehinedir. Bununla ilgili olarak da biz neredeyse patronların tamamıyla görüştük. Bir, ikisinin dışında herkes 'okey' dedi. Son kalanı da ikna ettik, dedi ki 'diğerleri de ikna olduysa biz de bu işte zorluk çıkarmayız.' Biz de mutabakat metnini hazırladık, imzaya açtık. İmzaya açtığımızda baktık ki bir iki tanesi 'biz çıkmayacağız' demiyor; ama imza atmıyor, 'ötekisi imza atsın, son imzayı biz atalım'. Yani süreci bozdular. İnşallah bu bayramda bir kere daha çalışacağız üzerinde. Bunu kanunla yapalım diye bir çalışmamız, düşüncemiz oldu. Madem öyle yapmıyorsunuz, bari kanunla yapalım. Fakat daha önce bir kanun çıkarılmış, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş. Elimizde de böyle bir gelişme olunca yeniden benzeri bir kanun çıkarırsanız, Anayasa Mahkemesi’nin emsal gösterip iptal edebileceği bir kanun çıkarırsanız bu işi zorlamaktır. Yeniden gidelim, bir daha görüşelim. Mutabakat metnini hala elimizde saklıyoruz, imzalanmış. Biz bu mutabakat metnini imzalatalım. Eğer imzalatabilirsek de Ramazan Bayramı'nda yeniden insanlar tatil yapsınlar, gazeteler çıkmasın. Çalışmak isteyen de Bayram Gazetesi'nde gelsin, çalışsın. İnşallah bu mümkün olur."

İLDEKİ GAZETELERDE BİRLEŞME, EVLİLİK OLURSA HİÇ BİRİ KAPANMIŞ OLMUYOR.
Her gidilen ilde yerel basının sorunları olduğunu kaydeden Atalay, " Bu sorunlar bazı illerde daha az daha çok olabilir ama ne yazık ki bu tüm illerde var. Bu her zamanda olacak, hiçbir zamanda bitmeyecektir. Bunu en aza indirmek en güzeli. Biz bunun çabası içerisindeyiz. Bayburt’un ilan potansiyeline bakıyorum 480 milyar gibi bir rakam var. Bayburt Sıla, , Bayburt Günlüğü, Çoruh’un Doğduğu Yer, Nabız, Yeşil Bayburt, Bayburt Gündem gazeteleri var. Bunlar yılda 80’er milyar para alıyor. 2011’de 80’er milyar lira para almışlar. Tabii kabul etmek lazım. Bu paralarla gazetelerin çıkarılması çok zor. Bir şeyler yapılmasını gerektiren hususlar var. Biz hakikaten hiçbir gazetenin kapanmasını arzu etmeyiz. Birleşme, evlilik olursa hiç biri kapanmış olmuyor. Güçlerini birleştirirler. Daha kaliteli gazete çıkarırlar. Biz onu tercih ediyoruz; ama biz Basıl İlan Kurumu olarak bu konuda herhangi bir zorlama da bulunamayız. Takdir kendilerinin. Bizim şu anda Bayburt’ta şubemiz de yok. Kanunumuz çıktığı zaman Bayburt’ta temsilciliğimiz olacak. Sizlerle daha yakın çalışacağız. İnanıyorum ki o zaman daha verimli olacak. "diye konuştu.

UZLAŞABİLECEĞİNİZ KİŞİLERLE GAZETELERİN BİRLEŞMESİNİ SAĞLAYABİLİRSİNİZ
Bayburt’un güzelleşip geliştiğini dile getiren Atalay, " Bizim amacımız yatırım arttıkça, devlet yatırımları geldikçe gazetelerin ilan ve reklâm potansiyeli artacaktır. En uzlaşabileceğiniz kişilerle gazetelerin birleşmesini sağlayabilirsiniz. O zaman da miktar yükselir. Ne kadar kaynakları artırırsanız zor günleri de aşarsınız diye düşünüyorum. "dedi.

KAMU İHALE KURUMUNUN SÖYLENTİLERİNİN ÖNÜNE GEÇMEK AMACINDAYIZ
Basın İlan Kurulu’nun "Kadrosunda internet editörü bulunduran ve yayınlama ödevinde bulundukları resmi ilânları gazetelerine ait internet sitesinde düzenli olarak yayınlayan ve internet sitelerini düzenli olarak güncelleyen gazetelere kendi kontenjanlarının %10’u oranında ek kontenjan uygulanır" genel kurul kararı ile ilgili bir soruyu ise Atalay şöyle yanıtladı: " Bu durumda bir tane ilan yapan gazete 1/10 fazla alacak. Bütün ilan alan gazetelerin yapması lazım. Bizim amacımız zaten o. Yapsın ki yarın öbür gün kimse kalkıp demesin ki ‘Biz sizin ilanlarınızı görmüyoruz. Gazetenizi görmüyoruz. Bayburt’ta bir arazi satılacaksa, Bayburt’ta bir yatırım, bir ihale varsa bunu Türkiye’nin her tarafındaki insanlar görebilsin. Eğer ‘sizin internet siteniz yok biz göremiyoruz. Onun için ilan da vermeye gerek yok. Biz Kamu İhale Kurumu olarak kendi internet sitemizde yayınlasak daha iyi olur’ söylentilerinin önüne geçmek amacını taşıyoruz." açıklamasını yaptı.
Bayburt’ta hastanelerin gazetelere ilan vermesi ve sarı basın kartı alamayanlar konusunda da gerekli takibi yapacakları sözü verdi.
Atalay, Babyurt Belediye Başkanı Hacı Ali Polat ve Ak Parti İl Başkanı Yusuf Elçi, Bayburtlu işadamı Yaylapınar Başerler Mermer sahibi Abdullah Başer'in de katıldığı Bayburt Konağı'nda gazetecilerle yemek yedikten sonra ilden ayrıldı.