FETÖ/PDY soruşturması kapsamında meslekten ihraç edilen ve tutuklanan  5. Piyade Eğitim Tugay ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Sağır hakkında "FETÖ/PDY  silahlı terör örgütünü kurma veya yönetme" ve "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya  teşebbüs" suçlarından iddianame hazırlandı.

Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı Devlete Karşı Suçlar ve Örgütlü Suçlar  Bürosunca hazırlanan ve Sivas 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede  sanık Sağır ile 14 tanığın ifadelerine yer veriliyor.

FETÖ'nün darbe girişiminin başarılı olması durumunda, cuntacıların  hazırladığı görevlendirme listesinde adı "Sivas Sıkıyönetim Komutanı" olarak yer  alan ve daha önce emniyetteki ifadesinde FETÖ ile bağlantısını itiraf eden Sağır,  hakkında hazırlanan iddianamede, örgütle ilişkisini ve darbe girişimi gecesi  yaşananları anlattı.

Harp okulundan arkadaşı Tümgeneral Mehmet Akyürek vasıtasıyla FETÖ ile  tanıştığını iddia eden Sağır, Akyürek'in kendisine örgütle ilgili bilgiler  verdiğini aktardı.

Akyürek aracılığıyla tanıştığı Tevfik adında bir kişinin evine de  birçok kez gittiğini aktaran Sağır, dini konularda sohbet yaptığını, FETÖ  elebaşısı Fetullah Gülen'in vaaz kasetlerini dinlediklerini belirtti.

"Fetullah Gülen'in sohbetine bizzat katıldık"

Denizli'de 6 yıl görev yaptığını dile getiren Sağır, şöyle devam etti:

"Denizli'de bulunduğum süreçte 2 kez İzmir'e giderek Fetullah Gülen'in  sohbetine bizzat katıldım. 1991-1992 yıllarında Fetullah Gülen'i soru-cevap  ortamında kalabalık bir grubun bulunduğu mekanda İzmir ilinde 2 kez gördüm,  sohbetine katıldım, bu sohbetlere beni Tevfik götürmüştü. Toplantıların kimlerin  olduğunu bilmiyorum. Dini konulara olan merakım nedeniyle bu sohbetlere katıldım.  Ayrıca cemaatin görünürdeki fikirlerinin de o dönemde kötü olmadığını  düşünüyordum. Tuğgeneral rütbesiyle Sivas'a atandıktan sonra da cemaat  mensuplarıyla herhangi bir irtibatım olmadı. Ancak fiili olarak içerisinde  bulunmasam bile özelikle yurt dışındaki okullarındaki hizmetleri sebebiyle 2007  yılına kadar cemaati gönülden destekledim. "

Sağır, Ergenekon, Balyoz süreçleri ve 2012'deki MİT olayıyla bu  yapının tehlike arz ettiğini düşündüğünü ve tamamen bu yapı karşısında bir  düşünceye sahip olduğunu iddia etti.

Denizli'de görev yaptığı dönemde Tevfik isimli kişiye bir veya iki kez  para verdiğini anlatan Sağır, bunun haricinde bu yapının herhangi bir kurumuna  bir maddi katkısı olmadığını ileri sürerek, "Sıkı yönetim komutanı olarak ismimin  emir yazısında belirtilmesi tamamen bilgim dışında gerçekleşen bir olaydır.  Kalkışmadan önce bu olaydan herhangi bir şekilde haberim olmadı." dedi.

Sağır, görev yaptığı süre içerisinde tugayda üsteğmen M.Y'nin bu  yapıyla alakalı olabileceğini düşündüğünü dile getirdi.

Hedef gözetmeksizin ateş emri

İddianamede tanık olarak ifade veren dönemin Sivas İl Jandarma  Komutanı Albay Bektaş Arslan ise 15 Temmuz'da Sağır'ın kendisini telefonla  arayarak kendilerine bir emir geldiğini söylediğini anlattı.

"Telefonda komutana emirdeki isimlerin FETÖ yapısından olduğunu, daha  önceki bir konuşmamızda bu isimleri kendisine belirttiğimi hatırlatarak darbe  girişiminin de bu yapı tarafından gerçekleştirilmek istendiğini söyledim." diyen  Arslan, şunları aktardı:

“Bu isim kim biliyor musunuz? Bu adam FETÖ'cü, Fetullah'ın gizli genelkurmay başkanı”

"Kendisi tugaya gelmemi emretti. Alaydan ayrılmadan önce görevli  subayıma emri kesinlikle alt birimlere göndermemesi gerektiğini söyledim. Ayrıca  terör kaynaklı arazide bulunan timler ve zırhlı araçlar dışında tüm personelin  birliklerine geri dönmeleri, yoklama alınması ve dışarı çıkılmaması yönünde karar  aldık ve bu emrin alt birimlere iletilmesini sağladım. Tugaya korumam uzman  jandarma çavuş A.U. ile gittim. Tugaya gittiğimde odada Tugay Komutanı Fatih  Celaleddin Sağır ile Orduevi Müdürü olan Albay S.Y. vardı. Odaya girmeden önce  korumam olan A.U'ya makam odasında olumsuz bir durum olması halinde sesleneceğimi  bu durumda odaya girerek hedef gözetmeksizin beni kurtarması için ateş  edebileceği emrini verdim. Bu şekilde odaya girdim, odaya girdiğimde Tugay  Komutanı makamında oturuyordu. Emri bana göstererek 'Bu nedir' diye sorduğunda,  masa üstünde bulunan emrin altındaki Mehmet Partigöç'ün ismini söyleyerek 'Bu  ismi biliyor musunuz, bu adam FETÖ'cü, Fetullah'ın gizli genelkurmay başkanı.  Listedeki birçok isim de Fetullahçı, siz bunları tanımıyor musunuz?' diye  söyledim. Kendisi sanki bu kişilerin durumlarını ilk defa duyuyormuş gibi 'Ben  bilmiyorum' dedi. Halbuki bu olaylar öncesinde Vali başkanlığında çarşamba  günleri yapılan bir asayiş toplantısında Partigöç'ün durumunu kendisine  söyleyerek Meclisten geçe,n bir kısım albayın emekliliğine sebebiyet verecek yasa  değişikliğinin altında, bu ismin olduğunu söylemiştim."

"Uykum var gidip yatacağım"

Bu sırada Sivas Valisi Davut Gül'ün kendisini arayarak nerede olduğunu  sorduğunu anlatan Arslan, Valilikte buluşmak üzere emir verdiğini belirtti.

Sağır'a Vali Gül'ün aradığını, hemen gitmesi gerektiğini, kendisinin  de gelmesinin iyi olacağını söylediğini anlatan Arslan, ifadesinde şu bilgileri  verdi:

"Birlikte gidebileceğimizi söyledim. Tugay Komutanı 'Boşver Vali'yi'  tarzında bir söz söyledi. Ben Valiliğe gideceğimi söylediğimde 'Ben bir bakayım'  dedi. Bu şekilde hiç oturmadan tugaydan ayrıldım ve hızlı bir şekilde Valiliğe  geçtim. Vali Bey'e emrinde olduğumu İl Jandarma da tüm görevlileri kışlada  topladığımı, arazide operasyon için birlikler bulunduğunu aktardım. Vali Bey  yaptığımız görüşme sonrasında tüm birliklerde yoklama alınmasını, zırhlı  araçların ve silahlıkların anahtarlarını güvenilir kişilere teslim edilmesini  söyledi.

Vali  Bey, Emniyet Müdürü, MİT Başkanı, Başsavcı ve birçok kurum amiri  kısa bir sürede Valilikte toplanmasına rağmen Tugay Komutanı daha sonra sivil  olarak Valiliğe geldi. Biz sabaha kadar Valilikte bulunmamıza rağmen Tugay  Komutanı belirli bir süre kaldıktan sonra Valilikten ayrıldı. Ayrılmadan önce  'Burada bir şey yok, boşuna niye toplandınız, uykum var gidip yatacağım' şeklinde  bir söz söyledi. Tokat Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Adnan Arslan'ın darbe  soruşturmaları kapsamında tutuklandı. Arslan ile Sağır aynı devredir. Darbe  girişimi öncesinde iki ayrı izinlerini aynı zamanlarda kullandıklarını haricen  duydum. Yine darbe girişiminde ismi geçen tümgeneral Mehmet Dişli, 2016 yılı  içerisinde Sivas'a ziyarete gelmişti."