Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 3. yıl özel yayını'nda Oğuz Haksever'in sorularını yanıtlıyor.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

Şu anda ekranları başında bizi izleyen milletime Beştepe'den en kalbi duygularla selam sevgi ve saygılarımı iletmek istiyorum.

Çankaya'da başlayıp Beştepe'de devam eden bu süreç neler yapmak istediğimizin nerelere varmak istediğimizin bir adımıdır. Fiziki yapılanmayı önemsediğim gibi zihinsel yapılanmayı da çok önemsedim. Her şeyden önce mekana insanın sokulması değil insana göre mekanın hazırlanması çok önemli. Biz Çankaya'ya geldiğimizde personelimin yerleştirileceği yerlerin dahi olmadığını gördüm. Bu tabi bir Cumhurbaşkanlığı makamı için olur bir şey değildi.

Cumhurbaşkanlığı milletimiz tarafından bizlere layık görüldükten sonra Beştepe'de zaten hazırlıklarımız buna göreydi ve şu anda Beştepe'de bu mekanda burası malum Kongre Merkezi'miz. Bütün personelimizin genel sekreterinden yardımcılarına varıncaya kadar hepsinin mekanı mevcut ve huzur içinde çalışmalarını sürdürüyorlar.

"ZAMAN ZAMAN ÇATKAPI YAPARIM"

2019'a burada 5 milyon kitaplık bir kütüphane yapmaya çalışıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir ve bu devlete yakışan ne ise bizim bunu yapmamız gerekiyordu. Biz de 28 Ağustos 2014'ten sonra bu adımı attık.

Çankaya'da bir harekat merkezimiz yoktu ama Beştepe'de bir harekat merkezimiz var. Burada sadece bakanlarımızın değil önemli kurumlarımızın da temsilcileri var ve burası 24 saat çalışır. Ne oluyor ne bitiyor. Hangi bakanlıkta ne oluyor hepsi anında bu merkeze bunu geçerler biz de bütün Türkiye'yi bu merkezden izleriz. Zaman zaman çatkapı yaparım. Bu merkezden ayrıca 81 ilin valisi ile görüşme imkanım var. Gerektiğinde oradan bağlantıları kurarız o ilden öğrenmemiz gereken ne varsa öğreniriz.

MİLLETVEKİLLERİNİN YARGILANMASI

KHK'lar ihtiyaçtan doğan atılmış adımlardır. Bunlar durup dururken olmuyor. Şu anda bu söylediğiniz milletvekilleri ile alakalı konular noktasında bizim hızla mesafe almamız lazım adımlar atmamız lazım. Şu anda Ankara başkentimiz Parlamento burada. Bunları farklı yerlerde devam etmesinden ise bunu başkent Ankara'da sürdürmenin çok daha isabetli olacağı kanısına varılmıştır. Burada bu adımın atılması Başsavcılık Ağır Ceza tarafından bunun yürütülmesi çok daha isabetli olacağı kanısına varılmıştır. Ana muhalefet de kendisine bir yol bulması lazım. Yaptıklarıyla sadece suyu bulandırıyor. Hükümetimiz attığı adımla yoluna devam ediyor. Bu kararı zaten istişare ederek aldık ve ülkemiz için çok faydalı olacağı kanaatindeyim.

"MİT DEVLETİN BAŞINA BAĞLI OLMALI"

Devletin başı istihbaratta en önemli bilgileri istihbaratları alması gereken kişi değil midir? İstihbaratın başı devletin başına bizzat bağlı olmazsa devlet hareket kabiliyetini kaybeder. İstediğim anda istediğim şekilde bu istihbari bilgiler bize gelsin ki biz de atmamız gereken adımları buna göre atalım. Büyük devletlerin hepsinde istihbarat devletin başına bağlıdır. ABD'de, Fransa'da hepsinde devlet başkanına bağlıdırlar. Parlamenter demokrasilerde bu başbakanlara bağlıdır.

Biz şimdi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilk adımı attık. 2019 Kasım ayında da ikinci adımı atacağız ve o tarihten sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çok daha güçlü şekilde devam edecektir. Bundan sonraki sürecin güçlenerek devamı gerekmektedir. 15 sene önce MİT'in ciddi bir portföyü yoktu şimdi var. İslam dünyası da var batıda var. Buralarda çok ciddi bir iletişim söz konusu. Bu olmadan bunu yürütemezsiniz ki.

"BEN GENÇLİĞİMİZE GÜVENİYOR, İNANIYORUM"

En önemli hayal Malazgirt'teydik bu hafta. Biz ne dedik devamlı 2071 dedik. Şimdi 3 yaşındaki çocuklarımız inşallah 2071'de nereye varacak ona baktığımızda önümüze çıkan şey çok önemli. O zaman onlar yaklaşık 60 yaşına varacak. Ama oraya kadar bu 3 yaşındaki yavrular bu hikayeyi yazacak ve hayata tatbik edecek. Seçilme yaşını 18'e indirdik niye indirdik gencine güvenmeyen geleceği inşa edemez. Seçme hakkı veriyorsun seçilme hakkı vermiyorsun. Zor olan seçmektir. Zor olanı veriyorsun da kolay olanı neden vermiyorsun? 18-25 yaş arası gençler bunlarla iftihar edeceğiz. Bu millet aslında Fatih Sultan Mehmed ile bunun en güzel örneğini vermiş.

Geleceğin Türkiye'sini buna göre hazırlamalıyız. Ben gençliğimize güveniyor inanıyorum. Malazgirt'te, bu hafta o yakıcı güneşin altında hamdolsun 50 bini aşkın genç vardı. Bu gençler oraya bir aşkla, heyecanla geldiler. Ama onlar, bir grup Çanakkale'ye gidenler gibi değildi. Onlar farklıydılar. O Çanakkale'ye 'Adalet istiyoruz.' diye gidenler maalesef şehit mezarlıklarının olduğu yerlerde, onlar kimisi votka mı içersiniz, kimisi şarap mı, kimisi bira mı Bunu konuşurken, bizim gençliğimiz orada sadece 'Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.' dedi.

"GÜÇLÜ AİLELER GÜÇLÜ MİLLETİ MEYDANA GETİRECEKTİR"

Torunlarımla oyun oynarım tabi. Sadık Eymen Berat beyin 3. çocuğu, şimdi gerçekten hafta sonları veyahut İstanbul'a gidişte onları görmemek bizim için büyük bir eksikliktir. O bizi şarj ediyor adeta hele hele dedeciğim deyince o ayrı bir mutluluk veriyor. Yeni yeni konuşmaya başladığı için çok daha farklı oluyor tadı başka. Ben onun için boşu boşuna en az 3 tane demiyorum daha fazla olması lazım. Torunlarla da artması lazım. Güçlü aileler güçlü milleti meydana getirecektir. Şu anda hakikaten darısı olmayanların başına ama ben torunlarımla iftihar ediyorum ayrı bir güç veriyor ayrı bir keyif oluyor. Zaman zaman belki anne babaları kızdığı anlar olabilir ama bütün onlara rağmen o yaramazlıkları ile bile bunlar çok güzel.

"CUMHURUN BAŞI İSEN BUNU YAPMAK ZORUNDASIN"

Gelen mektuplara cevap veriyorum. altında telefon numarası varsa arayıp konuşurum. İhtiyaç durumları da oluyor onu da özel kalemimle hızlıca gideriyoruz. Cumhurun başı isen bunu yapmak zorundasın. Hep milletimize ulaşmaya gayret ediyoruz. Şu anda ilaçlarda bile eskiden kanser vs bunlar ücretleri istenirdi son alınan kararlarla onları bile artık devlet kendisi getirtiyor ve bedelini ödüyor. Bu devlet niçin var vatandaşı için halkı için var. Bunu yapmak mecburiyetinde. Bunu yapmıyorsa hiç bir anlamı yok.

Bakın nerelerden nerelere geldik. Türkiye'yi 3 kat büyüttük. Bu noktaya gelmiş olan bir Türkiye'de benim vatandaşım halkım bir defa asla bu tür sıkıntıları yaşamayacak. Şu anda bütün illerimizde hastanelerimizde hepsinde bir tırmanışın alameti farikasını görüyoruz. Buralara kolay gelinmedi. Hastanelerde bir sıkıntı mı oldu devlet olarak biz oralara ulaşacağız. Burda benim bir ricam var, başhekimlerden doktorlarına varıncaya kadar Allah rızası için hastalarıyla çok ilgilensinler ki onlar ilgileniyorsa Cumhurbaşkanı-Başbakan ilgileniyor demektir. Ama onlar ilgilenmediği zaman aynen rahmetli Savaş Ay'ın programındaki duruma düşeriz. Onun için biz bütün imkanlarımızla gücümüzle darda kalmışın yanında olmaya devam edeceğiz.