Emine Erdoğan, Yıldız Sarayı Çit Kasrı'nda Yıldız Sarayı Vakfınca  düzenlenen, Yıldız Sarayı Müzesi Eser Kataloğu tanıtım programında yaptığı  konuşmada, tarihin bu seçkin mekanında Sultan 2. Abdülhamit han'ın ince ruhunun  sindiği sarayda, bugün geçmişe bir kapı aralandığını dile getirdi.

Erdoğan, Sultan 2. Abdülhamit Han'ın yakın tarihin anahtarı hükmünde  bir padişah olduğunu, imparatorluğun zor bir döneminde siyasi, mali, askeri ve  idari reformlarıyla geniş bir coğrafyaya hayat verdiğini aktardı.

Abdülhamit Han'ın 33 yıl boyunca bu toprakları idare ettiğini  hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"İmparatorluk coğrafyasının dört bir yanında inşa ettirdiği eserler,  onun feraset ve basiretini göstermektedir. O aynı zamanda sanata, kültüre, hatta  zanaata olan merakıyla imparatorluk tarihinde çok müstesna bir yer edinmiştir.  Yıldız Sarayı kompleksi içindeki marangozhane, kütüphane, güzel sanatlar binası,  silahhane, fotoğrafhane, eczane ve seralar, onun rafine zevklerinin en somut  nişaneleridir. Henüz o dönemde, müzeciliğin bir devlet hafızası oluşturmaktaki  gücünü fark etmiş, geçmişle gelecek arasında bağ kurmuştur. Fakat ne yazık ki  mirasının kıymeti yeterince anlaşılmamış ve tasfiye edilmiştir. Neyse ki bugün  devletimizin ilgili organları, bu mirasın toparlanarak bir araya getirilmesine  öncülük etmiştir. Her biri, tarihi kaynak hükmünde olan bu eserlerin orijinal  mekanlarına döndürülmesi, takdire şayan bir çabanın ürünüdür. Öte yandan, Sultan  Abdülhamit Han'ı daha iyi anlayabilmemizi sağlayacak Yıldız Sarayı Müze  Koleksiyonu'nun bir katalogda toplanması, kayıt tutmaya meraklı bir Sultanın  mirası adına da son derece anlamlıdır."

"Türkiye'de son yıllarda tarihe merak gittikçe artıyor"

Erdoğan, Türkiye'de son yıllarda tarihe merakın gittikçe arttığını  vurgulayarak, tarihi dizi ve filmlerin, televizyon programlarının, kitapların  geçmişi bugüne taşıdığını, bunların yeni nesiller için pusula niteliğinde  olduğunu belirtti.

Abdülhamit Han'ın hayatını anlayabilmenin bugün her zamankinden daha  da önemli olduğuna işaret eden Erdoğan, "Onun dönemi, ülkemizin karşı karşıya  kaldığı sorunları anlamak bakımından bir ayna hükmündedir. Gönül ister ki  gençlerimiz bu tarihi müzeleri daha çok ziyaret etsin ve bugünü anlamak için  geçmişi bilmek bilincine erişsin." diye konuştu.

Erdoğan, bu vesileyle müzelerin eğitim alanında aktif şekilde  kullanılması girişimleri dolayısıyla Kültür ve Turizm Bakanlığına takdirlerini  sunarak, "Tarihin kalbi olan müzeler, gençler tarafından ne kadar çok ziyaret  edilirse, gençler tarihin bilgeliğinden istifade ederek hayatı daha iyi anlar."  değerlendirmesinde bulundu.

Bugün ayrıca bir başka etkinliğe de şahitlik edeceklerini aktaran  Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Evlatlarının müzikle meşgul olmasını, farklı musiki türlerinin  inceliklerine vakıf olmalarını isteyen Sultan 2. Abdülhamit'in mekanında, bir  müzik dinletisiyle ruhlarımız şifa bulacak inşallah. Ülkemizde misafir ettiğimiz  Suriyeli kardeşlerimiz arasında özel bir yeri olan Tambi Cimuk'u dinleyeceğiz. Ne  mutlu ki ülkemiz onun gibi kabiliyetli bir genci kazandı ve ona vatandaşlık hakkı  verdi. Onu ülkemize kazandıran iyi yürekleri kutluyorum. Tambi Cimuk'un müziğinin  Türkiye ve Suriye halkları arasında dostluk köprüsü olmasını diliyorum."

"Müzedeki eserler, ziyaret edenlerle sınırlanmanın ötesine geçecek"

Programda konuşan Yıldız Sarayı Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Zeynep  Karahan Uslu da yerli ve milli kültür vurgusunu şiar edinen siyasal ve toplumsal  aklın, nesillere sahip çıktığını, ülkenin uluslararası kültür ve sanat  platformlarında da en nadide örnekleriyle gösterildiğini ifade etti.

Uslu, bu süreçte kendilerinin de uzun yıllardır sürdürdükleri  çalışmalarla idraklarına vurulmak istenen prangaların her bakımdan kırıldığı bir  düzlemde, milli kültürü, sanat ve tarih perspektifinden kavradıklarını, tarihi,  küresel dünyanın rekabet endeksinde yukarılara çıkmak için en büyük motivasyon  kaynağı olarak gördüklerini söyledi.

Bu bilinci geniş toplum kesimlerine ulaştırmaya gayret ettiklerini  dile getiren Uslu, tanıtımı gerçekleştirilen projeyle de somut kültürel miras  hazinesi Yıldız Sarayı Müzesinin sanat koleksiyonlarını ve Sultan 2. Abdülhamit  Han'ın obje koleksiyonlarını, seçkin bir yayın bünyesinde ilgililere  ulaştırdıklarını anlattı.

Uslu, Yıldız Sarayı Müzesi Kataloğu ile cumhuriyet tarihinde ilk kez  müzede yer alan eserlerin, sergi salonlarını ziyaret edenlerle sınırlanmasının  ötesine geçildiğini vurguladı.

Konuşmaların ardından, Suriye'deki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye  sığınan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzaladığı kararnameyle Türk vatandaşlığına  kabul edilen genç piyanist Tambi Cimuk da piyano resitali sundu.

Uslu tarafından Emine Erdoğan'a hatıra plaketi takdim edilen programa,  Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ömer Arısoy, İstanbul Valisi Vasip Şahin ve  İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın yanı sıra, siyaset ve sanat  dünyasından isimler de katıldı.

Etkinlik, aile fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.