Almanya'da meydana gelen ve daha sonra Avrupa Adalet Divanı tarafından kabul gören "Soysal kararı", Hollanda Danıştayı'nın Yılmaz kararını etkiledi ve Hollanda'yı vize uygulanmaması konusunda bağladı. Mektubun önemi ise, alınan yargı kararının siyasi eyleme dönüşeceğinin resmi göstergesi olması. Türk işadamlarının, Hollanda'ya gidecekleri zaman artık konuyla ilgili konsolosluklarda uygulamanın yapılmaması nedeniyle mahkeme yoluna başvurmak zorunda kalmaması bekleniyor.

Davayı kazanan Türk işadamının avukatları, bunun tarihi bir karar olduğunu ifade ediyor.

Türk işadamı Cahit Yılmaz'ın 14 Şubat 2011 tarihinde Haarlem Mahkemesinde kazandığı davaya Hollanda Göç ve Mülteciler Bakanlığının yaptığı itirazı değerlendiren Danıştay, Yılmaz'ı haklı bulmuştu.
Danıştay, Hollanda'nın uyguladığı vize kararının Türkiye ile AB arasında imzalanan 1963 tarihli Ankara Antlaşması'nın 9. maddesi ile 1973 tarihli katma protokolün 41. maddesine aykırı olduğuna karar verdi.
Avrupa çapında ilk kez alınan bu karar, Hollanda özelinde emsal teşkil edecek. Ne var ki, karar sadece işadamlarına yönelik kısa süreli vizeyi kapsıyor. Dolayısıyla turistik veya aile birleşimi için gelecek vatandaşların hala vizeye başvurmaları gerekiyor.

Karar gereği hukuken Türkiye'den Hollanda'ya gelen Türk işadamları; pasaport, ticaret odası sicil kaydı, meslek odası kaydı, Hollanda'da iş görüşmesini teyit eden bir davet mektubu gibi belgelerle vizesiz girişte ısrar edebilecek.