Putin ise“Belgelerde ben yokum. Yolsuzlukla ilgili bir şey de yok” dedi.
Panama Belgeleri için en çarpıcı yorum,  hükümetler ve siyasiler hakkında yayımladığı gizli belgelerle adını duyuran İsveç merkezli Wikileaks’den geldi. Wikilieaks, Panama Belgeleri’nin  arkasında ABD ile ünlü borsa spekülatörü George Soros’un olduğunu iddia etti. Twitter’dan bir açıklama yapan Wikileaks, saldırının Rusya ve eski SCCB’yalan Organize Suç ve Yolsuzluklar İhbar Projesi tarafından hazırlandığını ve Uluslararası 
Wikileaks ayrıca belgelerin yüzde 99’unu açıklamayan gazeteleri de eleştirerek bu şekilde ancak “yüzde 1 gazetecilik” yapıldığını belirtti. Wikileaks, bilgilerin gizlendiğini ve bunun da arkasında ABD olabileceğini ima ederek belgelerde ABD ve İsrail’e ait kurum ve şahısların ifşa edilmemesine dikkat çekti. Öte yandan Alman gazetesi Süddeutsche Zeitung, belgelerin tamamını açıklamayacağını duyurdu.
Panama belgelerinde hakkında en ciddi iddiaların yer aldığı isim olan Rusya devlet Başkanı Vladimir Putin, konuya ilişkin ilk kez konuşarak “Belgelerde ben yokum. Yolsuzlukla ilgili bir içerik de yok” dedi. Sızıntının hükümete güveni sarsmak için bir girişim olduğunu iddia etti. Belgelerde, Putin’in müzisyen ve işadamı olan arkadaşları aracılığıyla 2 milyar dolarlık bir para akışının içinde yer aldığı iddia ediliyordu.
PANAMA’DAN CLINTON ÇIKAR MI?

ABD ise belgelerden sonra ismi geçen  kişi ve kurumların ifşa edilmesi için bankalara yeni ağır kurallar getirmeye hazırlanıyor. Belgelerin ABD Başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti’den yarışan Hilary Clinton’ı ileriki günlerde zor durumda bırakacağı da tahminler arasında. Belgelerde Clinton’ın da adının geçmesi ihtimalinin olduğu, bu ihtimalin rakibi olan Bernie Sanders’a Beyaz Saray’ın kapılarını açacak kadar etkili olacağı kaydediliyor. Daha önce ABD ile Panama arasındaki ticari anlaşma için Clinton’ın destek vermesi ve Sanders’ın da karşı çıkması, Clinton üzerindeki şüphelerin artmasına neden oluyor.
Clinton belgelerde ismi geçmese dahi, anlaşmaya verdiği destekle yine hedef tahtasında olacak çünkü bu anlaşmanın Panama’nın kirli işler için bir cennet olmasına katkısı olduğuna inanılıyor. ABD Başkanı Barack Obama, belgelere ilişkin daha önce  bir açıklama yapmış ve “Açıkçası Amerika’da da aynı şeylerden çıkar sağlayan kişiler var” demişti.  Sızan bilgiler arasında 3 binden fazla ABD’li şahıs ya da şirketin de adının geçtiği ifade ediliyor.
İLK KURBANIN HALEFİ BELLİ

Panama Belgeleri’nde adının geçmesinin ardından istifa eden İzlanda Başbakanı Sigmundur Gunnlaugsson’un yerine Tarım Bakanı Sigurdur Ingi Johannsson atandı. Johannsson’un, sonbahardaki erken seçimlere kadar bu görevi yürüteceği belirtildi. Bir istifa haberi de Avusturya’dan geldi. 119 yıllık banka  Landesbank Vorarlberg’in CEO’su Michel Grahammer görevinden istifa etti.  Ayrıca  İsviçre de belgelerle ilgili soruşturma açtı.
ÇİNLİ YOLDAŞA PANAMA DARBESİ

Çin Komünist Partisi’nden bazı elitlerin de aile boyu vergi kaçırdığı ortaya çıktı. Belgelerde partinin üst düzey yöneticilerinden Jia Qinglin’in torunu Jasmine Li, henüz  18 yaşından küçük bir kız olduğu 2010’da Virgin adalarında iki offshore şirketi sahibi olarak görülüyor.  Devlet Başkanı Şi Cinping’in kayınbiraderi Dıng Ciagui’nin de  Britanya’nın Virjin Adaları’nda iki offshore şirkete sahip olduğu açıklanmıştı.
‘MERHABA BEN JOHN DOE’

Dünyanın en büyük bilgi sızıntısı olan Panama Belgeleri’nin Süddeutsche Zeitung gazetesine nasıl ulaştığı gün yüzüne çıktı. Gazetenin muhabiri Bastian Obermayer, her şeyin  bir mesajla başladığını anlattı. Obermayer 2014 yılı nda “Merhaba. Ben John Doe. Bazı veriler ilgini çeker mi?” şeklindeki bir mesaj aldığını, kendisini John Doe olarak tanıtan bu kaynağın kim olduğunu ise bilmediğini söyledi.