Köşk'ün veto gerekçesi ise şu cümleyle ifade edildi: 'Yüksek oranda yapılan zam kamu vicdanını rahatsız etti'

Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, ''Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 16. maddesinin Türkiye Büyük Millet Meclisince bir kez daha görüşülmesi için Anayasa'nın değişik 89 ve 104. maddeleri uyarınca ilişikte geri gönderildiği'' belirtilti.

Köşk'ün veto gerekçesi ise şu cümleyle ifade edildi: 'Yüksek oranda yapılan zam kamu vicdanını rahatsız etti. Zammın gerekçesi anlaşılamamıştır. '

İşte Köşk'ten yapılan o açıklama:

Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından yayımlanması uygun bulunmayan 6262 sayılı "Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun", 16 ncı maddesinin bir kez daha görüşülmesi için, Anayasanın 89 ve 104 üncü maddeleri uyarınca Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına geri gönderilmiştir.

Söz konusu Kanunun Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına geri gönderilmesinin gerekçeleri aşağıda sunulmaktadır:

"Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca 23/12/2011 tarihinde kabul edilen 6262 sayılı"Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" incelenmiştir.

İncelenen Kanun ile, diğer hususların yanında dışarıdan atanan bakanların ve milletvekillerinin emeklilikleri ile ilgili düzenlemelere de yer verildiği görülmüştür.

Anayasanın, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin ödenek ve yolluklarını düzenleyen 86 ncı maddesinde 21/11/2001 tarihli ve 4720 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin ödenek ve yollukları yanında emekliliklerinin de kanunla düzenlenmesi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ile bunların emeklilerinin Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı ile ilgilendirilerek üyeliği sona erenlerin de ilgilerinin devam etmesi öngörülmüştür. Böylece, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin emeklilik işlemleri Anayasal dayanağa kavuşturulurken, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı ile ilgilendirilmeleri suretiyle de, farklı sosyal güvenlik kuruluşları ile ilgi kurulmasından doğan emeklilik haklarına ilişkin farklılığın giderilmesi, aynı emeklilik hak ve imkânlarına tâbi olmaları sağlanmıştır.

Ayrıca bu maddenin, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerine ödenecek ödenek ve yollukların, kendilerine sosyal güvenlik kuruluşları tarafından bağlanan emekli aylığı ve benzeri ödemeler varsa bunların kesilmesini gerektirmeyeceğini hükme bağlayan ikinci fıkrası da, ilk fıkradaki değişikliğe paralel olarak, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı tarafından bağlanan emekli aylıklarının kesilmemesini sağlayacak şekilde değiştirilmiştir.

Anılan Anayasa değişikliğine ilişkin Anayasa Komisyonu Raporunda, yasama organı üyelerinin, siyaset kurumunun yapısı ve uzun süreci içinde saygınlıklarını emeklilik dönemlerinde de sürdürmek durumunda oldukları ve milletvekilliğinden sonra da toplumsal sorumluluklarının devam ettiği; siyasetin ve milletvekilliğinin sadece ekonomik durumları yüksek düzeyde olanların uğraş alanı olmaktan çıkarılması amacıyla da milletvekillerinin ve emeklilerinin durumlarının bir bütünlük içinde ele alınmasının gerektiği belirtilmiştir.

On sene önce yapılan söz konusu Anayasa değişikliğine rağmen, bunun gerektirdiği yasal düzenlemelerin gerçekleştirilememesi sebebiyle, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin ve hatta Başkanlarının emekli aylıkları arasında önemli farklılıklar oluşmuştur.

İncelenen Kanunla 5510 sayılı Kanunun 43 üncü maddesinde yapılması öngörülen değişikliğin, Anayasanın 86 ncı maddesinde 2001 yılında yapılan değişiklikle yasama organına tanınan düzenleme yetkisi çerçevesinde gerçekleştirildiği ve bu suretle, emekli milletvekillerinin almakta oldukları aylıklar arasındaki eşitsizliğin giderildiği anlaşılmakta ise de, çerçeve 16 ncı madde ile 5510 sayılı Kanuna eklenmesi öngörülen geçici 38 inci maddenin birinci fıkrasında, 43 üncü maddede yapılan değişiklikle Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ve dışarıdan bakanlık görevlerinde bulunanlara veya bu görevleri herhangi bir sebeple sona erenlere ödenecek emekli aylığının belirlenmesine esas % 42'lik oranın 31/12/2020 tarihine kadar % 60 olarak uygulanacağının hükme bağlanmasının gerekçesi anlaşılamamıştır.

Yasama organının söz konusu oranların belirlenmesi konusunda takdir yetkisi bulunmakla birlikte, emekli aylığının belirlenmesine esas olan oranın sekiz yıllık bir süre için yüksek oranda artırılarak uygulanmasının kamu vicdanında da rahatsızlığa yol açtığı görülmektedir.

Bu sebeple, incelenen Kanunun çerçeve 16 ncı maddesinin yeniden değerlendirilmesinde yarar görülmektedir.

Yayımlanması yukarıda açıklanan gerekçelerle uygun görülmeyen 6262 sayılı "Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun", 16 ncı maddesinin Türkiye Büyük Millet Meclisince bir kez daha görüşülmesi için, Anayasanın değişik 89 ve 104 üncü maddeleri uyarınca ilişikte geri gönderilmiştir."