Şehrin işlek caddelerinden birinde yer alan Şehitkamil İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün önünde patlatılan tahrip gücü yüksek bomba bir anda kenti karıştırdı. Patlama sonrasında olay yeri adeta savaş alanına dönerken daha ambulanslar gelmeden nereden çıktığı belli olmayan grupların halkı galeyana getirmeye çalışması ise hayret ve tedirginlikle karşılandı.

Patama alanında meydana gelen yangının sıcaklığı sönmeden yüzlerce insan kontrolsüz bir şekilde sloganlar atmaya başladı. Sık sık PKK aleyhine yükselen sesler hükümet yetkililerini de kapsayan geniş bir yelpazede saatlerce devam etti. Boş durmayan karanlık güçler, sosyal medyada şehirde ikinci ve üçüncü patlamaların ve yangınların olduğu haberlerini yaymaya çalıştı.

Yine nereden geldiği ve nasıl toplandığı anlaşılamayan ama kesinlikle organize bir şekilde hareket eden diğer bir kalabalık grup, insanların yoğun dolaştığı caddelerde sloganlar atarak dolaşmaya başladı. Bir anda cereyan eden tüm bu hareketliliğe şehirdeki BDP binalarına yapılan saldırılar da eklenince provokatörlerin ne kadar sistemli çalıştıkları görüldü.

Uludere, düşürülen uçağımız, Pınarbaşı saldırısı, Milletvekili Hüseyin Aygün'ün misafir edilmesi, BDP'nin Şemdinli buluşmasının akabinde Gaziantep'te yaşanan ve kanlı biten bu eylemin düşündüreceği çok şey var. Kesin bir bilgi olmamakla birlikte kaçak geçişlerin çok rahat bir şekilde yapıldığı kontrolsüz Suriye sınırımızdan bomba yüklü bir aracın Pınarbaşı'nda olduğu gibi Gaziantep'e geldiği de iddia ediliyor.