Terörle mücadele konusunda bazı stratejik hataların yapıldığına dikkat çeken Yener Dönmez, Doğu'da güvenlik güçlerinin terörle etkin bir şekilde mücadele ettiğinine vurgu yaptı.

Dönmez, Batıda ise tartışmayı "Öcalan üzerinden yürütme" tuzağına düşüldüğünü, Türkiye'nin anadilde savunma hakkı gibi daha önce açıkladığı düzenlemelerin PKK'nın açlık grevi sonrası hemen gündeme getirilmesinin PKK eylemleri sonrası veriliyormuş gibi görüldüğüne dikkat çekti.

Dönmez yazısında son dönemde gündemde olan idam tartışması üzerinden Öcalan'ın öldürülmeden nasıl idam edileceğini de açıkladı.

İşte Türkiye'nin Stratejik hataları ve Öcalan'ı fikren idam etmenin yolu;

Türkiye uzun bir aradan sonra ilk kez sınır ötesine "nokta" operasyonu yaptı. Aslında uzun zamandır güvenlik güçleri PKK'yla ilk kez ciddi biçimde mücadele ediyor. Mücadelede ilk planda "sıfır kayıp stratejisi" var.

Yani operasyon yapılırken tek bir vatan evladının şehit olmaması dikkat edilen ilk nokta.

NOKTA OPERASYON

İkincisi ise belli bir hedef gözetilerek, PKK varlığından emin olunduktan sonra harekete geçilmesi, görevin tamamlanıp hızla dönülmesi.

İnsansız hava araçları dahil teknoloji ön planda, mümkün olduğunca hava gücüne dayalı mücadele yürütülmesi ise üçüncü nokta. Ama bence en önemlisi; işin bizzat başında durulması.

KOMUTAN İŞİN BAŞINDA

Genelkurmay Başkanı Özel, Karargah'ta oturan tiplerden olmadı. Özel, araziye indikçe ve bölgeye gittikçe, hem azim ve kararlılık aşısı yaptı hem de sorunları, problemleri, yapılması gerekenleri yerinde gördü.

Kolay darbe yapabilmek için cuntacı zihniyetin Ankara'nın göbeğine yığdığı tanklar, yola çıktı örneğin.

Yola çıktı ve her baskında onlarca şehit verdiğimiz, karakolları savunmakla görevli üs bölgelerine helikopterle indirildi.

ARTIK TANKLARIN İÇİNDE NÖBET TUTULUYOR

Mehmetçik, taş ve kum torbasından ibaret korunaklarda nöbet bekleyeceğine; tankların içinde nöbet beklemeye, yaklaşan teröristleri gece görüş sistemleriyle görmeye ve yüksek isabet oranıyla güçlü atışlar yapmaya başladı.

Samimi bir kurmay zekanın araziye inmesiyle başarı da beraberinde geliyor.

MAĞDURİYET ALGISINA DİKKAT EDİLİYOR

Güvenlik güçleri, PKK'ya verdirdikleri zayiatın reklamını yapmadı, çünkü mağduriyet algısı oluşturulmaması için hassastılar.

Doğu cephesinde durum böyle...

Batı cephesine gelince; Maalesef tartışmayı "Öcalan üzerinden yürütme" tuzağına Batı Cephesi'nde fazlasıyla düşüyoruz.

İşi gücü bırakıp Öcalan'ı kardeşiyle, onunla bununla görüştürmenin derdine düşüyoruz.

ANADİLDE SAVUNMA HAKKINDA STRATEJİ HATASI

Zaten anadilde savunma hakkıyla ilgili düzenleme yapılacakken, bunu PKK'nın açlık eylemi sayesinde veriliyormuş gibi gösterecek durumlara düşürüyoruz kendimizi.

Kendi kurallarımız ve belirlenmiş stratejimiz doğrultusunda ilerlemek yerine, günlük gelişmeler karşısında günlük hamlelerle ilerliyoruz.

ÖCALAN AVUKATLARIYLA PKK'YA TALİMAT VERİYOR

Açılım konusunda hassas olan Beşir Atalay bile, Öcalan'ın avukatlarıyla yaptığı görüşmelerde terör örgütüne talimat verdiğini söylüyor artık.

Öcalan'ın kardeşiyle son görüşmesinde de örgüte şehir ve kırsal saldırı talimatları verdiğini biliyoruz.

Yanında kalan mahkumları da Öcalan kendi seçti.

Onlar üzerinden de belli talimatlar iletme durumu olduğu söyleniyor. PKK ve BDP'nin işin içine Öcalan'ı sokma oyununa düşülmesinin izah edilir yanı yok.

Binlerce insanın katili Öcalan, idam edilmeyi hak ediyordu.

Bunu yapamadık.

GÖRÜŞMELERİNİ PKK'YA TALİMAT VERMEK İÇİN KULLANIYOR

Madem bu yapılamadı Öcalan, fikren idam edilmeli ve gömülmeli. Görüşmelerini terör örgütüne talimat vermek için kullanan bir mahkumun, kimseyle görüşme yapmasına izin verilemez.

Bunu hiçbir devlet yapmaz.

Öcalan'la kimse görüştürülmemeli, devlet görevlileri ve iktidar temsilcileri ağızlarına "Öcalan" kelimesini ebediyen almamalı, hiçbir biçimde kendisi ve temsilcileri muhatap kabul edilmemeli.

Öcalan'ı idam etmek budur.

Ve bunu yapabiliriz...