Afyonkarahisar Mühimmat Depo Komutanlığı’na bağlı Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası’nda 5 Eylül günü meydana gelen ve 25 askerin şehit olduğu patlamada yaralanan 8 askerden biri olan 26 yaşındaki Fethi Tuna, tedavi gördüğü hastaneden taburcu edildikten sonra ifadesi alınarak otobüsle ailesinin yaşadığı Tekirdağ'ın Çorlu ilçesine gönderildi. Tuna'nın aslen Trabzon'un Sürmene ilçesi nüfusuna kayıtlı olduğu ancak ailesi ile birlikte Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde yaşadığı öğrenildi.



GELİŞİ GÜZEL İSTİFLENMİŞTİ, DÜZELTİYORDUK
Acemi birliğinden bir hafta önce Afyon'daki birliğine katıldığını söyleyen er Fethi Tuna olay gecesini şöyle anlattı:

"Üç gündür 6'dan akşam 11-12'ye kadar, başka illerden gelen cephaneleri depoya diziyorduk. 30 askerdik. Başımızda da 4 rütbelimiz vardı. Cephaneler depoya gelişigüzel istiflendiği için önce dışarıya çıkartıp sonra düzenli olarak yerleştiriyorduk. Astım hastası olduğum için genellikle dışarıda çalışıyordum. Gece cephaneleri kesinlikle dışarıda bırakmıyorduk. Her kasa 30 kilo ağırlığındaydı. Patlamanın olduğu akşam komutanından izin isteyip dinlenmek için dışarıya çıktım. Kamyonun önünde oturuyordum. Çok şiddetli bir patlama oldu. 30 metre kadar ileriye fırladım ve bir çukura düştüm. Ardından daha küçük bir patlama oldu. Düştüğüm yere el bombaları düştü. Onlar da patladı ama düştüğüm yer çukur olduğu için yara almadım. Sonra bilincimi kaybetmişim, gerisini hatırlanıyorum. Köylüler çıkarmış beni. Patlamadan önce içeride herhangi bir ses, ya da bağırış duymadım."

Patlama sırasında namaz kılan Hasan adlı bir arkadaşının da kurtulduğunu belirten er Fethi Tuna, durumunun iyi olduğunu, sırtında şarapnel parçaları bulunduğunu söyledi.

KAMYON FARIYLA AYDINLATMIŞLAR
Depoda elektrik tesisatının bulunmadığını söyleyen er Fethi Tuna, cephaneleri depoya yerleştirme sırasında bir kamyonun farlarını açıp aydınlatma yaptıklarını da söyledi.

ASKERLER YORGUN MUYDU?
El bombalarının, lağvedilen mühimmat bölüğünden gönderildiği; patlamanın da bu mühimmatın düzenlenmesi ve sayımının yapılması sırasında yaşandığı anlaşıldı.

Düzenleme ve sayımın, birçoğu 1-1.5 aylık olan askerler tarafından yapıldığı belirtilirken, işlemin denetime yetişmesi için gece de yapıldığı öne sürüldü. Acemi askerlerin, iki gün üst üste 23.00'e kadar çalıştırıldığı da de iddialar arasında. Patlamanın ise eski bir el bombasının düşerek infilak etmesiyle yaşandığı da öne sürülüyor.