Kelimeler kifayetsiz.

Ve cümle kurmaya yetersiz.

Zira.

36 torun, 36 nişanlı, 36 koca, 36 baba, 36 oğul, 36 amca, 36 dayı, 36 kardeş…

Kısaca…

Üzerinde yaşayamazsak altında yatarız dediğimiz bu kutsal vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü uğruna can veren, 36 nefer.

Biliniz ki…

Emanetiniz canımıza ipotek…

Rabbim sizleri efendimize komşu eylesin.

Cenneti, cemaliyle müşerref kılsın.

Teselliyi birbirimizde arama zamanıdır.

Başın sağ olsun Türkiye’m.

Kısa ve öz bir şekilde…

Soruyorum ahali.

Bir kurşunla kaç kişi ölür sorusunu dahi bizden başkası cevaplayamazken…

Söyle benim asil milletim!

Var mıdır, 83 milyondan başka bu millet için kahrolan?

Ne badireler atlattık el ele…

Söyle…

Söyle asil milletim.

Kim, ya da kimler duydu ruhumuzdaki onca tarif edilemez acıyı?

Yahut.

Sahip olduğumuzdan başka, hangi lisanla dindi gözü yaşlı anamızın feryadı!

Var mıdır, oldu mu hiç bizden başka dostumuz?

Gördünüz mü?

Hiç denk geldiniz mi arkamızı kollayana?

Yoktur değil mi, yoktur…

Şanlı tarihimiz ortada…

Olmadı…

Hiçbir zaman da olmayacak.

Sayısız şehit verdik Anadolu topraklarında.

Yüzyıllarca mücadele ettik.

İçerdeki hainlerle savaşırken, dışardaki sahipleriyle de çatıştık.

Coğrafyamız kanımızla şekillendi, düşmanda şekil bitmedi.

Kılıktan kılığa girdiler.

Yeri geldi kravat taktı, yeri geldi bizden görünen asker oldular.

Hiçbir zaman yılmadık.

Nitekim.

Davamız hak-batıl mücadelesi…

Yardım eden Allah (cc) olunca…

Puslu havada dahi oturduk ayıkladık.

Şimdi…

Bugün.

Bin bir güçlükle sahip olduğumuz bu vatana hâlâ düşman mı ararsınız?

İşte…

Topyekûn hepsi ortada…

Alayı birlik olmuş orada.

“Ne işimiz varmış Suriye’de!”

Hainler birlik olup kapıya dayanmışken…

Torba doldurmayacak laf işte...

Sözüm o zihniyetedir ki, anlayacak gibi değiller!

Açın artık gözünüzü…

Görmüyorsanız da kulak verin.

Özettir bin yıla bu yaşananlar.

Esad’ıydı, Rusya’sıydı, İran’ıydı, bilmem hangi maskenin hangi ülkesiydi…

Biz gitmezsek onlar gelecek.

Dolayısıyla efendiler.

Kapıya dayananların kellesini koparmanın vaktinde…

Şanlı ordumuzun ayak sesleridir arşa yükselen bu çığlıklar!