Sahada futbol aradık, bulamadık. Galatasaray da kötüydü, Fenerbahçe de… İki takımın da şut çekmekte zorlandığı, pozisyon üretmekte kısır kaldığı bir derbinin ardından gündem yine bildik yere döndü: Hakem!
Son saniye golüyle Fenerbahçe 1 puanı kurtardı ama Galatasaray cephesi, maçın hemen ardından okları tek bir isme çevirdi: Yasin Kol.
Trabzonlu olduğu için mi kızdılar, faul standartları hoşlarına gitmediği için mi bilinmez… Bildiğimiz tek şey, eleştiri oklarının hızla TFF’nin kapısına kadar ulaşması.
Peki sonuç?
Kocaman bir sıfır.
TFF, Kol’un performansını “yeterli” buldu ve eleştirilerin abartılı olduğunu göstermek için hakeme yeni maç verdi. Yani federasyonun mesajı net: “Bu tartışmalar hakeme değil, size ait.”
Burada altı çizilmesi gereken bir gerçek daha var. Bazı futbol cahili çevreler hâlâ şu soruyu soruyor:
“Yasin Kol’un yardımcıları neden Trabzonlu?”
Cevabı çok basit: Çünkü orta hakem, yardımcılarını kendi seçer. Bu ekip Avrupa’da da Türkiye’de de birlikte maç yönetir. Bu işin raconu böyledir. Dünyanın neresine giderseniz gidin, hakem triosu birlikte yol alır. Yani ortada şaşırılacak bir şey yok; sadece bilgisizlik var.
Ama ne zaman işler sıkışsa…
Bir kesim hemen o meşhur butona basıyor:
“Ben de Trabzonluyum!”
Trabzon’un adını kendi camialarında şirin görünmek için gündem malzemesi yapmak artık kronik bir alışkanlık haline geldi. Sahada kötü futbolun üstünü örtmenin en kolay yolu bu çünkü: Trabzon deyip kaçmak.
Gerçek ise çok net:
Futbolumuz, hakem performansından çok iletişim ve manipülasyon krizleriyle boğuşuyor .
Her hafta aynı döngü, aynı psikolojik baskı, aynı hedef şaşırtma…
Sonuç değişmiyor:
Futbol oynanmıyor, gündem Trabzon üzerinden dönüp duruyor.