Bir Fenerbahçe-Trabzonspor maçını daha geride bıraktık. Konunun bahsi böyle bir maç olunca tabii ki yine perde arkasında bir çok hikaye birikti. Değinilmesi gereken mevzular, söylenmesi gerekenler vs...
Öncelikle hakemlerle başlayalım... Sezonlar değişiyor, isimler değişiyor fakat değişmeyen bir şey var; sistemin diretmiş olduğu senaryo... Fenerbahçe-Trabzonspor müsabakasında da bu senaryolardan birine şahitlik ettik, tıpkı geçtiğimiz senelerde ettiğimiz gibi! Şayet bu maç özelinde sadece Trabzonspor'un verilmeyen gölüne odaklanırsak, büyük resmi kaçırmış oluruz. Çünkü büyük resimde 3 puan bir taraftan alınıp, nasıl başka bir tarafa veriliri anlatıyor. Eyyam düdükleri, kart vermek için pozisyon taramaları, yenilmesi için uğraş verdiği takıma karşı hal-hareketleri ve aslında birçok şey daha...
Ertuğrul Doğan... Evet, bu maçta Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan'a da mutlaka değinilmesi gerekiyor! Hemen hemen Doğan'ın görev sürecinde çıktığı her derbi maçının ardından aynı hatta kopyala yapıştır diyebileceğimiz cinsten demeçler dinledik. Peki, bu demeçlerin bir karşılığı var mıydı? Söylenen sözler, icraata geçti mi? Somut adımlar atıldı mı? Uzun lafın kısası Trabzonspor'un doğranması engellenebildi mi? Çok üzülerek söylüyorum ki sorduğumuz soruların cevabı çok vahim ve hiç iç açıcı değil!
Ve maçın kırılma anı 85. dakika... Trabzonspor'un doğrandığı ilk 20 dakikada Fenerbahçe'nin ne denli bitik olduğunu gördük. Son paslar biraz akıllıca atılsa belki de ilk 20 dakikada maç 2-0'a hatta 3-0'a bile gelebilirdi. Fakat iptal edilen gol ve çıkan kırmızı karttan sonra Trabzonspor "ben bu maçtan puan çıkartabilirimi" hiç aklına koymadı. Taa ki 85. dakikaya kadar! Fatih Hoca oyuncularına 4-4-1 taktiğine geçiyor işareti yaptı. Bu aslında puan için risk alıyoruzun da göstergesiydi. Ardından maçın bitimine kadar Trabzonspor 4 gol potansiyel atağı üretti, o dakikaya kadar orta sahayı dahi geçemezken... Bu risk daha erken alınamaz mıydı? 1-0 ile 3-0 yenilmenin arasında ne fark vardı? En önemlisi Fatih Hocaya bu riski aldıramayan baskı neydi?
3 gün sonra; yapılan bu hakem hataları unutulacak, başkanın demeçleri manşetten düşecek, hocanın alamadığı risk hatırlanmayacak ve olan yine taraftara olacak! Her zaman olduğu gibi...