Trabzonspor’un Başakşehir maçı öncesi, ilk on birde yer alması kesin olan Trabzon’un evladı Hüseyin Türkmen ile ilgili bu önemli karşılaşma öncesi, ergen taraftarların ileri geri olumsuz yorumları bayağı dikkatimi çekti.

Kimi, bu maçın adamı değil dedi.

Kimi, bu maçta bizi yakacak dedi.

Kimi, bu maçın ağırlığını kaldırmaz dedi.

Kimi de, iş olsun diye bu yorumlara destek verdi.

Ben de, Başakşehir maçında sırf Hüseyin Türkmen’e fokuslandım.

Yani maçı izledim ama, Hüseyin Türkmen’i daha çok izledim.

90 dakikada üç pas hatası yaptı.

Hazırlık paslarında başarılıydı.

Hava toplarına hakimdi.

90 dakikada Hüseyin Türkmen sarı kart yediği bir pozisyonda hatalıydı.

Bir de kısa bir geri pas verdi.

Diğer dakikalarda kendisine ne görev verilmişse onu yaptı.

Hazırlık paslarında isabet oranı yüzde yüzdü.

Kendisi duvar oldu, bu pasları atağa döndürdü.

İkili mücadelelerde akıllı ve yerinde müdahaleler yaptı.

Hava toplarında kesin hakimiyeti vardı.

Pozisyon alışı, on üzerinden 8 puanlıktı.

Maçtaki yıldızı da dört üzerinden üç oldu.

Ve de bilin istiyorum son 12 dakikayı da sakat sakat oynadı.

Yani, Hüseyin Türkmen, formasının hakkını verdi.

Mücadele çıtası yüksek maçta, hiç falso vermedi.

Ceza alanı içinde, yerinde müdahaleler yaptı.

Sarı kart gördüğü pozisyondan önce Trabzonspor lehine faul vardı, hakem görmedi.

67 dakikada Uğurcan’a attığı geri pası kısa düşmesindeki hata O’nun değil Denswill’in namüsait pasıydı. Baskı yiyeceği belliydi buna rağmen Denswill Hüseyin’e pası attı.. Yani o geri pasta hatası varsa da tek suçlu değildi.

Hüseyin  belli ki, savunduğu bölgede, alan savunması ile görevlendirilmişti ve alanını çok iyi savundu.

Başakşehir gibi atak takıma set oldu. Hatta, üç kere de hücuma çıktı.

Yani, ergen taraftar.

Hüseyin Türkmen, bu maçta sınıfı geçti..

Alkışı hak etti.

Bir ilginçlik de.. Top ayağında iken ilk yarı bitti..

Hadi bir ilginç istatik daha verelim.

Sadece 30. Dakikada bir kerecik rakibin kaçırdı.. Eee o da nazar boncuğu olsun

Bakın ergenler.. Bizim bir Atasözümüz var..

Dereyi görmeden paçayı sıvamayın.

Hüseyin’i görmeden maçta çuvallayacak demeyecektiniz.

Trabzonspor'un tarihi ilk yarısı - Fotomaç

..……..

Hüseyin Türkmen için ne yazdılar?

“ Acaba Hüseyin Türkmen ve Denswil ikilisi nasıl oynar, hata yaparlar mı gibilerinden söyleşilere tanık olduk. Bu ikili hiç zaman bir arada oynamadıkları için doğal olarak soru işaretleri de vardı. Fakat gördük ki, bu ikili genelde sırıtmadılar. Diyeceksiniz ki Hüseyin Türkmen gene sarı kart gördü. Deriz ki bizde, öncesinde Peres’e yapılan fauldü ama hakem Halil Umut Meler olaya farklı bir gözlükle bakınca Hüseyin cezalandırılan isim oldu. Maalesef!” ( Haluk Ayyıldız)

+++

İkinci yarıda Hüseyin’in bir hatası vardı Okaka’nın ağır kaldığı… ( Aksal Yavuz)

+++

İlk yarıdan başlayarak ilerlersek; Trabzonspor’un müthiş takım savunmasının ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Savunmanın göbeğinde ilk kez birlikte oynayan Hüseyin-Denswil ikilisi zaman zaman hata yapsa da, korkulan olmadı…( Cemal Ersen..)

+++

Savunmada Denswil ve Hüseyin ilk kez birlikte bir 90 dakikada görev yaparken, ‘Başakşehir’e pozisyon vermediler’ desek yeridir. Zaman zaman Hüseyin’in yaptığı bireysel hataları ise maç eksikliğine yorduk..(Rahman Turan)

+++

Edgar Ie ve Vitor Hugo'nun yokluğunda defans hattına monte edilen Hüseyin Türkmen ve Denswil'in temkinli oyunlarıyla sırıtmadıkları bir ilk yarı izledik…(Osman Başkır)

Hüseyin Türkmen: 'Okaka ile iyi mücadele ettik'
O iki an..

Maçın o iki anı bana göre, Trabzonspor’un takım ruhunun canlı örneğiydi.

Direkten dönen iki topumuz var ya.

O iki anda da saha içindeki tüm futbolcular başlarını iki elleri arasına aldı.. Aynı tepki. Aynı ruh.. Aynı mantık..

……..

Birbirlerini kollamaktan..!

İki takımın teknik adamı, birbirine kollamaktan kendi oyunlarını oynayamadı.

Hem Avcı hem Belezoğlu, rakibinin hangi hamlesi gelecek diye kendi takımını izleyemedi.

İlk yarı, Başakşehir, Trabzonspor’u kendi sahasında adam adama markaj ile durdurmaya çalıştı.

Trabzonspor buna Hamsik ve Bakasetes’ın uzun pasları ile cevap verdi.

İkinci yarı, Başakşehir, adam adama markajdan vaz geçti.

Trabzonspor bunun üzerine adam adama markaja geçti.

Yani anlayacağınız her iki takım da kendi özgün oyununu oynayamadı.

Abdullah Avcı: Bu kadar puan farkını kimse tahmin edemezdi

……….

Ne indirim, bindirim..!

A101’den uzun zamandan bu yana Murat Bey lor peyniri alırım..

4,5 lira ile başladım.. Süreç içinde 5 oldu.. 6,5 oldu. 7 oldu. 8,25 oldu.. Hiç aşağı düşmedi.. Hep yukarı çıktı.. Paket aynı paket. Ambalaj aynı ambalaj.. Üretim anı üretim.. Ek bir maliyet olsa bile bu kadar artış olmamalı.

İstikrarlı şekilde fiyat arttı.

9 oldu.

9,5 oldu.

Sonra, alımı kestim..

Gerek yok dedim.

Pazarda bizim üretici kadınlardan minziyi aldım..

Dün, hadi bir kere daha Murat Bey alayım dedim..

18 lira olmuş..

18 lira.

Gramaj aynı.

A101’deki çalışana sordum.

Bu ne?

Şikayet et abi dedi.

Cimer’e şikayet ettim.

Siz de edin.

Sonra, Forum AVM’de Migros’a gittim. Daha önce 10 liraya aldığım ETİ kare bisküvi bu kez 12.150 lira iyi mi? Bunu da Cimer’e şikayet ettim.

….

Trabzon Medyasının Muharrem Sarıkaya’ları..

Haber Türk’ten Muharrem Sarıkaya İHA çalışanını tokatladı. Türkiye tepki gösterdi.

Sonra, Habertürk’de itiraflar başladı.

Fatih Altay’lı sevgilisini, beyzbol sopası ile dövdürdüğü iddia edildi.

Ardından diğer gazetelerdeki Hit yazar çizerin, benzer mobbingleri ve şiddetleri gündeme geldi.

Pekiiiiii..

Can alıcı soru şu.

Trabzon Medyasında Muharrem Sarıkaya’lar yok mu..?

Var elbette.

Bir basın toplantısında resmen meslektaşından tokat yiyen arkadaşımız oldu.

Bir gazetenin yöneticisi, gazetenin ruhsatlı silahını kamulaştardı(!) sonra çalındı dedi.

Bir gazeteci zamanın TSYD’sinin kendisine serbest giriş kartı vermemesi üzerine hakkını ararken, lokalde gazeteciliği devlet memuru olarak yapan büyüğünün boğazını sıkmasına maruz kaldı.

Bir gazetenin genel müdürü, yazı işleri müdürünü gazete ortasında yumrukladı. O yazı işleri müdürü  iki gün gazetenin kuytu köşesinde ağladı.

O zamanlar, soysal medya yoktu. İnternet de.

O nedenle bu dediklerimizin üstü örtüldü. Güvenlik kameraları da yoktu.

Ama bilin ki..

Muharrem Sarıkaya gibi elit, aydın, münevver sandığınız Trabzon medyasından bazıları da çalışanlarına şiddet uyguladı.

Onlar kendilerini çok iyi bilirler.

Bu tür şiddete maruz kalanlar artık konuşmalı.. Bizim de bilmediklerimiz elbette vardır..

Siz Ne Yapardınız? Muharrem Sarıkaya'nın Tokat Attığı Çalışanın Tepki  Vermemesi Yeni Bir Tartışma Yarattı

…..

Ahmet Özal’a baba dostu Trabzonlular ne dedi..?

Turgut Özal’lı yılların star ismi oğul Ahmet Özal ne yazık ki, babasının izinden gidemedi. Oysa, gidebilseydi bugün Türkiye’yi yönetiyor olabilirdi.

Ahmet Özal, önceki gün Trabzon’a geldi.. Trabzonspor Başakşehir maçını izledi.

Ahmet Özal, niye Trabzon’a geldi?

Meğer, oğul özel Türkiye’yi geziyor. Siyasi nabız tutuyor.

Trabzon’da baba Özal’ın yakın dostları ile görüştü.

Baba Özal’ın Trabzon’daki yakın dostları, Ahmet Özal’a “Ak Parti’de siyaset yapmasını” önerdiler.

O da sanki o yöne doğru meyilli gibi.

Zira, baba dostu Trabzonlu tanıdıklarına dedi miş ki..” Binali Yıldırım ile sık sık istişare ediyoruz…”

Ahmet Özal, Trabzon’dan sonra Rize, Artvin  geçti oradan Erzurum’a gidecek.

…………..

ZAYTUNG

Turizm ile Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan Ortak Çalışma: Balkanlardan Gelen Turistler ''Keyfinize bakın, biz battık'' Maskeleriyle Karşılanacak...